Güçlü

1.2K 134 179
                                    

"Dede!"

Dedem ne olduğunu anlamayarak bana bakınca ona kendisine arkadan silahla yaklaşan adamı işaret ettim.

Dedem arkasını döndüğünde volkan gücünden olan adam, dedemi tam başından vurdu.

Dedem yere yığılırken korkuyla "Dede!" diye bağırdım.

Bacaklarımdaki ve diğer yerlerimdeki yaraları umursamadan dedeme doğru koşmaya başladım.

Volkan gücünden olan adam omzuma ateş açınca birkaç adım geriledi.

Yeni yarama rağmen koşmaya devam edince adam diğer omzumdan da vurdu.

Sert çarpan bu volkan gücü ile sırt üstü düştüm.

Adamlar benim bu halime gülerken gözümden istemsiz yaşlar akıyordu.

Sinirle yumruklarımı sıktım.

"Ben ruh temsilcisi Meva. Ölmüş ve bu savaşta bana katkı sağlayacak tüm ruhları mücadele için buraya çağırıyorum."

Tüm vücudum titrerken adamlar korkuyla bana baktılar.

Canım yanarken gözlerim kararmaya başladı.

Kendimi bırakamazdım.

Umarım istediğimi başarabilirdim. Eğer yaparsam bu savaş son bulabilirdi.

Umudum kesilirken adamlar da rahatlamaya başlamıştı. Hayır, hayır, hayır. Başarmalıydım.

Yumruklarımı olabildiğince sıktım ve bağırarak "Ben ruh temsilcisi Meva. Ölmüş ve bu savaşta bana katkı sağlayacak tüm ruhları mücadele için buraya çağırıyorum." dedim.

Bir anda her yer sessizleşirken büyük bir rüzgar esti.

Adamlar rüzgarda uçup gitmemek için buldukları her yere tutunurken acıyla ayağa kalktım.

Gözlerimi yumarken yüzüme vuran rüzgarın zaferi tattırmasına izin verdim.

Gözlerimi açtığımda karşımda emrimi bekleyen milyarlarca ruha baktım.

Korkudan kaçmaya giden iki adamı işaret edip "İki kişi şu ikisini tutsun." dedim.

İki ruh hızla onları tutarken ateş gücünün element temsilcisine baktım.

Savaş için sabırsızlanıyordu.

Ruhların içinde dedemi görünce de gözlerim doldu.

Bana gururla bakıyordu.

"Element temsilcileri kendileri ile aynı olan güçlere sahip olan ruhlar ile grup olsun." dedim.

Herkes dediğim gibi grup olurken "Her gruptan elli kişi çetenin devamını ve diğer gezegendeki suçluları yakalamak için ayrılsın. Bu kişiler hayatta yakını olmayanlardan seçilsin. Geriye kalan herkes yakınlarını görmeye gidebilir." dedim.

Savaş harici bir sebepten kendilerini çağırmam herkesi şaşırtmıştı.

Herkes bana bakarken "Siz sevdiklerinizi görebiliyorsunuz ama onlar sizin özleminiz ile yaşamaya çalışıyor. Onların özlemini giderin." dedim.

Hepsi tereddütte kalırken "Gücümü zor kullanabildim. Zamanınız kısıtlı. Hadi!" diye bağırdım.

Teşekkürler ardında giden ruhların arkasında sadece Oflaz Amcalar kalmıştı.

Annemler de koşarak gelirken çevredeki ruhlara şok içinde bakıyorlardı.

Dedemi öldüren iki adama baktım.

"Sizin işinizi ben halledeceğim."

Güneş gücünden olan adam, "Ruhlar olmadan bize zarar veremezsin. Bizden fiziksel olarak güçsüzsün." dediğinde güldüm.

"Evet, fiziksel olarak güçsüzüm."

Ellerimi birbirine kenetledim ve derin bir nefes verdim.

"Yüce gücümü taşıyan ruh, benim ruhum ile birleş."

İçimde birden çok hissi aynı anda yaşarken canım yanıyordu.

"Ruhum, bedenimi terk edin."

Yenice gelen babam, "Meva!" diye bağırırken ruhum beni dinleyerek bedenimden ayrılmaya çalışıyordu.

Elimi iki yana açtım ve başımı göğe kaldırdım.

Gözlerimi kapatırken acıyla bağırdım.

Birleşen ruhlarım bedenimden göğe doğru çıkarken herkes bana şok içerisinde bakıyordu.

Ruhum bedenimi terk ettiğinde bedenim yere yığılmıştı.

Adamlara baktım.

"Ama ruhum sizden güçlü."

Adamlar dediğimden korkarken "Eşit şartlarda olmak ister misiniz?" diye sordum.

"Ha...hayır."

"Öyle olmaz. Eşit şartlarda olalım."

Adamlar kaçmaya çalışırken onları tutan ruhlar buna engel oldu.

Ruhlara baktım.

"Onları bırakın."

Ruhlar beni dinleyerek onları bıraktıklarında iki elimde de güç topu oluşturdum ve onlara fırlattım.

Güç topları adamlara çarpar çarpmaz ikisinin de ruhu bedenlerinden ayrılmıştı.

Korkuyla bana bakarken "Başlayalım." dedim.

Ruh Temsilcisi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin