Selin'denEve doğru yol almaya devam ederken neşemiz çok yerinde.Nasıl olmasın ki?Yoğun iş temposundan biraz uzaklaşıp,2 günü yalnızca kendimize,ilişkimize ayırmak bize çok iyi geldi.
"Kısa ama harika bir tatil oldu,sağol Mavi."
diyerek aramızdaki huzurlu sessizliği bitirdiğimde,bakışlarını yoldan bir an bile olsun ayırmadan
"Bence de güzel bir tatil oldu bebeğim,yoğun tempodan sonra böyle başbaşa olmayı çok özlemiştim doğrusu."
diye karşılık veriyor Aliş.Sesindeki haylaz tondan,bu durumdan ne kadar memnun olduğunu anlamak benim için hiç zor değil.Hemen
"İstanbul'a yalnızca 2 saat uzak bir yerin,insana bu kadar iyi ve huzurlu hissettirmesi bazen bana çok garip geliyor."
diyorum neşeyle.Cevabı hiç bekletmeden geliyor.
"Böyle olması normal bitanem,Şile küçük bir yer.İstanbul'un keşmekeşinden uzak."
"Haklısın aslında aşkım.Ama büyük şehirden uzakta da yapamıyor insan.Şehrin sana sunduğu olanaklar çok fazla çünkü."
diyerek gülümsüyorum bu kez.Cevabıma hiç şaşırmıyor ve
"Evet güzelim,ne yazık ki öyle.Ayrıca şunu da unutmamak lazım,bizim gibi büyük şehirlerde yaşamaya alışmış olanlar,ilk başta küçük yerlerin o sessizliğini,sakinliğini sevseler bile kısa sürede sıkılıyor bu durumdan."
diye karşılık veriyor ciddi bir ses tonuyla.
Dediklerini düşününce haklı olduğunu fark ediyorum.Ama bir yandan da İbrahim Abi gibi sonradan küçük yerlere taşınanlar var.Bu nasıl oluyor?Aliş'in
"Nereye daldın öyle güzelim?"
diyen sesiyle ana döner dönmez,aklımdakileri söze dökmekte gecikmiyorum.
"Peki,o zaman İbrahim Abi yıllardır Garipçe'de yaşamayı nasıl başardı bitanem?"
Biraz düşünüyor ardından
"Babam bazen anlatırdı,İbrahim Abi her zaman kır hayatını çok severmiş.Ondan olabilir güzelim."
diye cevaplıyor beni.Sonra da yine muzip bir tonda ekliyor.
"Tabi sen merak etme,benim öyle bir planım yok.Ara sıra şehirden uzaklaşmayı sevsem de öyle sakin bir yerde,uzun bir süre yaşayabileceğimi hiç sanmıyorum."
Duyduklarımla,rahat bir nefes alıyorum.Sinemaya,konsere gitmeyi,farklı farklı restoranlar ya da cafelerde değişik kahvelerin veya lezzetli yemeklerin tadını çıkarmayı seven biri olarak,kendimi küçük bir köyde,fazlasıyla sakin bir hayat yaşarken hayal edebilmem mümkün değil çünkü.
"Öyleyse,biz şimdilik böyle küçük kaçamaklarla yetinelim aşkım.İleride neler olacağını bilemeyiz tabi."
diyerek kıkırdadığımda,
"Neyse,bu konuyu da hallettiğimize göre siz biraz uyuyun isterseniz güzelim."
deyip gülümsüyor ve radyoyu açıyor.Arabaya yayılan sakin müzik çok geçmeden gözlerimin kapanmasına neden olduğunda,rahat bir uykunun kollarına bırakıyorum kendimi.
Ali'den
Selin,yanımda huzurlu bir uykuda.Hava güneşli ama çok sıcak değil.Kısacası,seyahat için son derece uygun.2 günü güzel karım ve henüz doğmamış minik kızımla ilgilenerek geçirdiğim için,kendimi çok zinde ve iyi hissediyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARYA
FanfictionSelin ve Ali evleniyor...Kısa bir süre sonra da bebek haberi alıyor çiftimiz...Çiftimizin bebeklerini kucaklarına alacakları güne kadar yaşayacakları maceraları bebeklerinin dilinden okumaya hazır mısınız? Kapak tasarımı için @mavininalseli arkadaşı...