ARYA

36.BÖLÜM

Selin'den

Arıza'yla yaptığım sohbet biraz işe yaramış olacak ki,kısa bir süre sonra odasından çıkıp aramıza katıldı.

O geldikten sonra annemin de neşesi yerine geldi ve sohbetimiz daha keyifli bir hal aldı.

Canım annem.Biz çocukken de böyleydi.En ufak bir sorunumuzda,o sorun çözüme ulaşıncaya değin güzel yüzü hep hüzünlü olurdu.Sonra sorunumuza çözüm bulduğunda,gözlerindeki hüzün perdesi kalkar ve yerini neşeli pırıltılara bırakırdı yeniden.

Şimdi aradan yıllar geçti.Bu süre içinde bizler,kendi ayakları üzerinde durabilen 3 güzel kadına dönüştük.Ama o yine de bizim sorunlarımızı kendine dert edinmekten,bizim için geceleri zaman zaman uykusuz kalmaktan asla vazgeçmedi.

Hem de sorunlarımızla baş edebilmemizin yollarını bize en güzel şekilde öğretmiş olmasına rağmen.

Bebeğimizi öğrenene kadar,annemin bu haline hep çok şaşırırdım.Hatta bazen hafiften kızdığım bile olurdu ona.Bizleri kendine çok fazla dert edinip,kendi hayatını yaşayamadığı için. O da hep

"Anne olunca beni çok iyi anlayacaksın Selin'cim "derdi.

Söylediklerinde çok haklıymış gerçekten de.Henüz o minicik canın aramıza katılmasına aylar olmasına rağmen,şu an bile onun için endişeleniyorum.Ve bu endişelerimin o büyüse bile,geçebileceğini hiç sanmıyorum.Kısacası o minik beni şimdiden çok değiştirdi desek yanlış olmaz.

Neyse ...Ben yine bebek ve annelik hakkında düşüncelere dalınca kendimi kaybettim.

Bugüne dönecek olursak,en başta da dediğim gibi Nazlı'nın aramıza katılmasıyla o güzelce kahvaltısını ederken biz de onun yanında bir yandan keyifle çaylarımızı yudumlayıp,bir yandan da gündelik sohbetimize devam ettik annemle.

Anneme,

"Minik fareye bebeği söylediniz mi? Yoksa arasam mı onu?"

diye sorduğumda annemin cevabı

"Aslında bu güzel haberi vermek anne olarak senin hakkındı güzelim.Ama dayanamadım ve onu arayıp haber verdim"

oldu.Bunun üzerine gülümseyerek,

"Önemi yok Güneş Sultan.Seni ve heyecanını çok iyi anlıyorum"

dedim.Sonra da

"Peki tepkisi ne oldu?"

diye devam ettim sözlerime.

"Ne olacak? Tahmin edeceğin gibi,"Yani şimdi ben teyze oluyorum öyle mi?"deyip sevinçten havalara uçtu"

diye cevapladı sorumu.

Çay keyfimiz bittikten sonra biraz uzanıp dinlenmek istedim.Hatta kısa bir süre şekerleme bile yaptım.Malum hamilelik hem insanın çabuk yorulmasına hem de sık sık uyumak istemesine neden oluyor çünkü.Nazlı da bu sırada elindeki bir davayla ilgilendi.

Biraz dinlenip yeniden güç toplayınca aklıma Tuğçe'yi arayıp kahveye davet etmek geldi.Annem teklifimi

"Çok iyi olur valla Selin'cim.Özledim o tatlı çılgını"

diyerek karşıladı ve bende hemen Tuğçe'yi aradım tabi.

Neyse ki Emre'nin şirkette acil bir işi çıktığı için müsaitti.Böylece teklifimi hemen kabul etti.

Onun gelişiyle neşeli bir kahve sohbeti yaptık. Kahve dediysem benimki kafeinsiz kahve merak etmeyin.

Sohbetimiz boyunca bol bol Emre'yi çekiştirdik.Çekiştirdik derken,Emre'nin son zamanlarda ne kadar değiştiğini konuştuk desek daha doğru olur aslında.