Selin'denSabah,otel odasının camından sızan güneş ışığıyla uyanıyorum.Saate baktığımda henüz 8.30 olduğunu görüyorum.Hemen sol yanıma dönüp,mışıl mışıl uyuyan Aliş'i izliyorum sonrada.
Öyle masum,öyle güzel görünüyor ki uyurken, uyandırmaya kıyamayıp öylece onu izlemeye devam ediyorum bir süre.Uyanır korkusundan nefes almaya bile çekinerek.
Öte yandan içimde öyle bir heyecan var ki anlatmaya kelimelerim yetmez.Aradan 10 dakika geçtiğinde içimdeki bu tarifsiz heyecana daha fazla dayanamayıp,o güzel gül kurusu dudaklara bir öpücük kondururken buluyorum kendimi.
Siz şimdi içimdeki bu heyecanın sebebini merak ediyorsunuzdur değil mi? Hemen söyleyeyim.
Çünkü,dün akşam verdiğimiz son konser sonrası o yoğun konser haftası sona erdi.Bizde bugün günlerdir heyecanla beklediğimiz balayımıza başlayabilmek için kuşlar kadar özgürüz artık.
Bir haftalık konser maratonu nasıl geçti diye sorarsanız,tek kelimeyle "Mükemmeldi"diye cevaplarım sizi.
İlk gün ki provamızın kötü geçmesi dışında hiç bir sorunla karşılaşmadık.Yani,o ilk provamız konserlerimizin uğuru oldu diyebiliriz.
Konser salonu her gün doldu,taştı.Hatta birkaç kez izlemeye gelenler olduğunu bile söyledi Kerem Hoca.
Tüm izleyiciler,konserlerden fazlasıyla memnun olmalılar ki,bunu bize o güzel alkışlarıyla çok açık ve net bir biçimde hissettirdiler.Koca salon her gün bol bol alkış sesleriyle inledi çünkü.
Haftalar süren o sancılı çalışma döneminin sonunda,ortaya çıkan sonucun izleyiciler tarafından beğenildiğini hissetmek,tarifi imkansız bir duyguymuş gerçekten.Umarım,hepiniz bir gün bu duyguyu tatma şansını yakalarsınız.
Konserlerin ilk iki günü annem,Haluk Abi ve Sevilay anne de bizi yalnız bırakmayarak,bize tahminlerimin de ötesinde,beklenmedik bir sürpriz yaptılar.
Son bir kaç yıldır,ailedeki herkesin bizi mutlu etmek için çaba göstermesi hem Aliş hem de beni fazlasıyla şaşırtıyor inanın.Ama aynı zamanda çok da iyi hissettiriyor.Mavi, bu durumun ikimizin arasındaki o güçlü aşktan kaynaklandığını düşündüğünü söyledi bana bir kaç kez.Ona göre,bu güçlü aşk,herkesi olumlu etkileyip dize getirmiş.
Özellikle Haluk Abi'nin,bu konudaki çabası gerçekten de görülmeye değer.
Ali'yle son bir kaç yıldır, eskiye göre öyle güzel bir ilişkileri var ki,biri bana bunu daha önce söylese kesinlikle inanamazdım.Örneğin,şimdilerde ayda en az bir ya da iki kez birlikte öğle yemeğine çıkıp,saatlerce sohbet ediyorlar.Birkaç ayda bir de birlikte balığa çıkıyorlar.Geldikleri nokta sizce de inanılmaz,öyle değil mi?
Ama benim için en güzel olan ne biliyor musunuz? Bu yemekler ve balık avı sonrası eve döndüğünde Ali'nin o güzel yüzü ve okyanuslarında gördüğüm paha biçilmez mutlu ifade.Artık benim "Canım Mavim"yıllardır özlemini çektiği baba sevgisini tadabildi en nihayetinde.
Öyle ki,uzun zaman Ali'ye yaşattıkları yüzünden Haluk Abi'ye kızan,ondan mümkün olduğunca uzak durmaya özen gösteren ben,gösterdiği bu çaba sonrası onu gerçekten seviyorum son yıllarda.
Ve benim,bir insanı affedip yeniden sevmem hiç de kolay değildir.
Bu arada Aliş de öpücüklerime daha fazla dayanamayıp,açıyor o okyanus gözlerini.
"Günaydınnnn Aşkım!"diyorum hemen.
"Günaydın Bitanem "diyor karşılık olarak.Hafif uykulu gelen o güzel sesiyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARYA
Hayran KurguSelin ve Ali evleniyor...Kısa bir süre sonra da bebek haberi alıyor çiftimiz...Çiftimizin bebeklerini kucaklarına alacakları güne kadar yaşayacakları maceraları bebeklerinin dilinden okumaya hazır mısınız? Kapak tasarımı için @mavininalseli arkadaşı...