ARYA

48.BÖLÜM

Selin'den

Dün bizi en son kucak kucağa "Gülen Gözler" filmini izlerken bırakmıştınız ve eminim hepiniz yol yorgunluğuyla filmi tamamlayıp tamamlamadığımı merak ediyorsunuz.Öyle değil mi?

Biraz zorda olsa filmi sonuna kadar izlemeyi başardım evet.Çünkü bu film, benim için yeri ayrı olan filmlerin en başında geliyor.

Adını bilmeseniz bile,filmi size biraz anlatsam hangisi olduğunu çıkaracağınızdan şüphem yok.Hani şu,Şener Şen'in Ayşen Gruda'ya çok aşık olup sürekli babasından istediği,ama bir türlü baba rolünü oynayan Münir Özkul'dan onay almayı başaramadığı filmden söz ediyorum.

Hatta,Şener Şen'in küçük uçağıyla evin üzerinden neredeyse her gün geçerek,herkesi biraz korkuttuğu sahneler hepinizin aklındadır.Filmin sonunu da hepiniz biliyorsunuzdur.Aşk kazanır ve iki sevgili kavuşur.

İşte belki de bu sebepten,bu film benim için hep özel bir yerdedir.Kaç kez izlemiş olursam olayım,hiç bıkmam.Bana hep Aliş ve beni hatırlatır.

Bizde filmdeki o iki sevgili gibi,çok uzun zaman aşkımız için çabaladık ve en sonunda tüm engelleri aşarak birlikte olmayı başardık çünkü.

Annemin eski Türk filmlerine duyduğu hayranlık nedeniyle,biz 3 kardeş hep bu tür filmler izleyerek büyüdük.Bu filmler sayesinde,annem ve babam çok mutlu bir evliliğe sahip olmasa bile aşkın büyüklüğüne içten içe inandık hep.

Benim Aliş'ten asla vazgeçmememi sağlayan da bu inançtır büyük ihtimalle.Bu inanç sayesinde onu büyük bir özveri ve sabırla,tüm hırçınlığına rağmen sevmeye devam edebildim ben.

Şu an bir yandan sakin sakin kahvaltımı ederken,bir yandan da aklımdan bunlar geçiyor.Tabi bir de en kısa zamanda kızlar ya da annemle bir alışverişe çıkmam gerektiği.

"Selinnnn!Yine mi alışveriş?"

dediğinizden eminim.Ama bu kez sadece keyif olsun diye çıkılacak bir alışverişten söz etmiyorum inanın.

Sabah kahvaltıya inmeden önce,dolabımın karşısında ne giyeceğimi bulabilmek için yarım saatten fazla zaman harcamak zorunda kalınca keyfim de biraz kaçtı haliyle.

En sonunda salaş beyaz yarım kollu bir t-shirt,yumuşak beli lastikli bir jean pantolon ve yine beyaz spor pabuçlarımda karar kıldım.Neden derseniz,diğer denediklerim artık hafifçe kendini belli eden karnım yüzünden bir türlü üzerime uymadılar maalesef.

Şimdi böyle dedim diye,üzüldüğümü sanmayın ama olur mu?Minik prensesime kavuşacağım günün giderek yaklaşması,onun varlığını bu şekilde belli etmesi beni çok mutlu ediyor aslında.

Varsın,bir süre o eskiden çok sevdiğim belime tam oturan elbise ve eteklerimi giyemeyeyim?Ne olmuş yani?

Tam da bu sırada Aliş'in,

"Aşkım yine nereye daldın öyle?Eğer hazırsan,hastaneye gitmek üzere çıkalım mı artık?"

diyen sesi doluyor kulağıma ve düşüncelerimden sıyrılarak,

"Olur tabi Mavi.Kahvaltım bitti zaten,içerden hırkamı alayım çıkarız hemen."

diyerek sofradan kalkıp, içeri geçiyorum.

1-2 dakika sonra da hastaneye gitmek üzere yola koyuluyoruz.

Ali'den

Şu an Selin'le birlikte halamı görmek üzere hastaneye gidiyoruz.