Selin'denLunapark'a doğru ilerlerken düşünüyorum da,Savaş'ın araması tam zamanında oldu bence.
Aliş'e sorduğum o soruların cevaplarından sonra,ortalık fazlasıyla duygusallaşmıştı çünkü.
Gerçi öyle bir cevaptan sonra duygusal olmamak ne mümkün?
Demek,annesi hastanedeyken onu oyalamak için hastaneye gittiğimde aşık olmuş bana Mavi.Sonra da hiç kendini alamamış benden.
Aslında bunu biraz tahmin ediyordum ama,yine de tam olarak öyle olduğunu öğrenmek beni çok etkiledi.
Biliyorsunuz,biz o dönemler birbirimizi çok kırıyorduk.Tabi sonra o kırıkları çok daha güzel bir şekilde onarıyorduk da.Ama yine de,Aliş'in o gece bana aşık olduğundan emin olmam çok da mümkün değildi o zamanlar.
Doğrusunu isterseniz,ben de o gece evden kaçıp neden hastaneye gitmek ve Mavi'nin yanında olmak istediğimi kendime bile açıklayamamıştım.
Sadece içimden bir ses,"Ali'nin yanında ol.Sana çok ihtiyacı var"demişti.Ben de o sesi dinlemiştim.Sanırım,yüreğim ben henüz farketmemişken,Mavi'nin içindeki o çok derinlere saklanmış "kalbi kırık erkek çocuğu"nu görmüş ve beni uyarmıştı.
Şimdi,o gün o sesi dinleyip soluğu hastanede aldığım için,çok şanslı hissediyorum kendimi.
Büyük olasılıkla,o gün yanında olamasaydım eğer,şimdi hayat bizi çok farklı noktalara sürüklemiş olurdu çünkü.
Aklımdan bunları geçirirken,bir yandan da yola odaklanmış Mavi'yi izliyorum.
Gözleri yine hafif kısık ve o çok sevdiğim açık mavi tonuna bürünmüş.Huzurlu ve mutlu görünüyor.
Bu görüntüye daha fazla dayanamayıp,boynuna küçük bir öpücük konduruyorum.Bu arada boynundan yayılan o muhteşem deniz kokusu,ciğerlerime doluyor her zaman ki gibi.
Sonra da Aliş'in o muhteşem erkeksi sesi kulaklarıma doluyor.
"Ama sen böyle yaparsan ben nasıl araba kullanabilirim ki bitanem?"diyor.Bir yandan da gözlerini yoldan ayırmamaya çalışarak.
"Haklısın Aliş.Ama işte,görüntüne daha fazla dayanmak mümkün olmadı" diyorum hemen.
"Anlıyorum güzelim.Ama çok fazla bir yolumuz kalmadı zaten.Lunapark'a vardığımızda,beni istediğin kadar öpersin olur mu?"diyor o da cevap olarak.
"Olur Mavi,olur diyorum yüzümde kocaman bir gülümsemeyle.
"Seni seviyorum Koca Gözlü Kız"diyor Ali de cevabım üzerine.
"Seni çok seviyorum Okyanus Gözlüm"diyorum ben de hemen.
Ve tam bu sırada,"Oooo biz size engel olmayalım Abi"diyen Emre'nin sesi kulağıma geliyor.
Biz böyle konuşurken,Lunapark'a gelmişiz bile.
"Selammm! Kusura bakmayın dalmışız biraz"diyor Ali hemen.
Emre de yüzünde muzip bir gülücükle,"Yok Abi.Ne kusuru,keyfinize bakın siz"diye cevap veriyor.
Bu arada arabadan inerek,herkese kocaman sarılıyoruz.
Ve hep birlikte içeri girmek üzere,parkın kapısına doğru ilerliyoruz.
Bakalım,bizi içeride ne maceralar bekliyor?
Ali'den
Şu an el ele Lunapark'tan içeri girmek,benim için öyle anlamlı ve özel ki bilemezsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARYA
FanfictionSelin ve Ali evleniyor...Kısa bir süre sonra da bebek haberi alıyor çiftimiz...Çiftimizin bebeklerini kucaklarına alacakları güne kadar yaşayacakları maceraları bebeklerinin dilinden okumaya hazır mısınız? Kapak tasarımı için @mavininalseli arkadaşı...