37.BÖLÜM

1.3K 139 352
                                    






Selin'den


Sabah o güzel uykumdan Arıza'nın koridorda

"Hadi uyanın artık!!! Saat çoktan 10 oldu bileeee!!!Kahvaltı nerdeyse hazırrrr!!!

diye yankılanan epey yüksek sesiyle uyanıyorum.Klasik Nazlı işte! Eskiden de beni güzellik uykumdan böyle uyandırır,kızdırırdı.Şimdi biz büyüdük ama bu konuda değişen bir şey olmadı gördüğünüz gibi.

Uyanır uyanmaz ilk iş olarak,Aliş'in tarafına çeviriyorum başımı.Hala huzurla uykusuna devam ettiğini gördüğümde keyifle gülümsüyorum.

Yine en sevdiği uyku pozisyonunda.Bir eliyle belime sıkıca sarılmış ve kafasını boyun girintime gömmüş bir şekilde derin bir uykuda Okyanus Gözlüm.

Nazlı'nın epey yüksek sesle bağırmasına rağmen,uyanmaması biraz garip aslında.Demek dün balık avı ve sohbet tahminimin ötesinde yormuş benim Maviş'imi.

Şimdi kendi evimizde olsak böyle biraz daha uyumasına fırsat verir,ben de onu doyasıya izlemenin tadına varırdım.Tabi annemlerde olunca böyle davranmam pek mümkün olmuyor.Sizin de tahmin edebileceğiniz gibi.Üzülerek de olsa onu uyandırmalı ve kahvaltıya inmeliyim.

Bu tatlı,uykucu kediyi uyandırmanın en güzel yolu da tabi ki o yumuşacık gül kurusu dudaklarına konduracağım bir öpücük.Böyle düşünerek,önce alt sonra da üst dudağına birer öpücük bırakıyorum.

Neyse ki çok fazla beklememe gerek kalmadan,o okyanus gözlerini aralıyor ve öpücüklerime büyük bir istekle karşılık vermeye başlıyor.Anlaşılan aç ama bu açlık öyle yemekle giderilebilecek bir açlık değil.

Kısa bir süre sonra nefes almak üzere durunca,

"Hadi Aliş!! Sen acıkmadın mı? Nazlı "Kahvaltı hazırrr!"diye sesleniyordu az önce.Bekletmeyelim onları şimdi "

diyerek yataktan kalkıp,banyoya ilerliyorum.

Söylediklerimden çok hoşlanmasa da

"Peki o zaman aşkım.Sen banyodayken ben de giyineyim"
deyip,yataktan kalkıyor.Sonra da dün giydiği kıyafetleri bir çırpıda üzerine geçiriyor.

"Ooo! Sen hemen hazır oldun ama Aliş.Bekle de birlikte inelim"

deyip,hemen banyoda yüzümü yıkayıp,dişlerimi fırçalıyorum.Sonra da tıpkı Ali gibi dün giydiğim kıyafetleri üzerime giyiyorum.Bu sırada Aliş de banyodaki rutin işlerini tamamlamakla meşgul oluyor.

Saçlarımı gevşek bir topuz yaptığımda bugün için hazır hale geliyorum.

"İkinizde sabah ilk kez duş almadan güne başladınız"dediğinizi duyar gibiyim.

Size çok ilginç bir şey söyleyeceğim şimdi.Burası sadece 3 ay öncesine kadar benim odam ve hatta benim evim olabilir.Ama şu an tuhaf bir şekilde kendimi bu odada,evde bir misafir gibi hissediyorum inanın.Anlıyorum ki,bundan böyle sadece Ali ve bebeğimle birlikte,emek harcayarak kurduğumuz ev ya da evler benim gerçek anlamda evim.

Tabi bir de şöyle bir durum var.Belki Aliş'le bu gece evimizde küçük bir yaramazlık yapar,sonrasında birlikte duş alırız.Bilemeyiz değil mi?

Ben bunları düşünürken,bir yandan da Aliş'le mutfağa doğru ilerliyoruz.

Mutfaktan gelen mis gibi kokulara bakılırsa,annem yine tüm hünerlerini göstermiş.

Mutfağa geçip yerlerimize oturduğumuzda annem,

"Günaydın çocuklar! Umarım uykunuzu iyi almışsınızdır.Siz başlayın,ben çayları döküp geliyorum şimdi "

ARYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin