Selin'denSabah çok dinlenmiş ve keyifli bir şekilde güne uyanıyorum.Bunun iki sebebi var.Birincisi,Aliş'le geçirdiğimiz tutkulu gece.İkincisi de minik prensesimize kavuşacağımız,onu kucağımıza alacağımız günün giderek yaklaşması.
Gözlerimi aralar aralamaz,Ali'yi görmemle yüzüme keyifli bir gülümseme yayılması bir oluyor yine.
Üzerinde koyu mavi gömlek,krem rengi bir pantolon ve açık kahve ayakkabılar var.Saçlarını en sevdiğim şekilde dağınık kurutmuş.Mükemmel görünüyor her zaman olduğu gibi.Aklımdan,
"Demek işte çok yoğun bir gün olmayacak ki,rahat giyinmiş benim aşktan adamım."
diye geçirdiğim sırada Aliş aynadan uyandığımı fark edip,yanıma yaklaşıyor.
"Günaydın aşkım,sen çoktan giyinmişsin bile."
dediğimde,gülümseyerek
"Günaydın bebeğim,evet öyle oldu ama sen üzülme birlikte kahvaltı edebiliriz yine de."
diye karşılık veriyor hemen.
"Tamam o zaman Aliş.Ben hemen hazır olurum şimdi."
diyerek yataktan kalkıp soluğu banyoda alıyorum bu sözler üzerine.
Kısa bir süre sonra tüm işlerimi tamamlamış ve saçlarımı at kuyruğu yapmış olarak odamıza geri döndüğümde,yatağa serilmiş bir şekilde beni bekleyen lila rengi salaş elbisemi ve krem hırkamı görmek zaten yerinde olan keyfimin daha da artmasına neden oluyor.
Ayakkabı olarak da krem babetlerimi seçmiş Ali.
Hemen yanına ilerleyip,
"Seni hakedecek ne yapmış olabilirim acaba Mavi?"Çok teşekkür ederim."
diyerek yanağına şöyle en büyüğünden bir öpücük konduruyorum.
"Ne yaptım ki güzelim?Sadece seninle geçireceğim zamanı biraz daha çoğaltmaya çalışıyorum o kadar.Yani,başka bir deyişle biraz bencillik yaptığımı söyleyebiliriz."
diyor muzipçe gülümseyip bir yandan da göz kırparak.Sonra da
"Gerçekten beğendin mi?"
diye soruyor.
"Beğenmek ne kelime,ba-yıl-dımmm!Sanırım modacı annenin etkisi hep bunlar."
diyerek elbiseyi üzerime geçirip,babetlerimi de giydiğimde sıra portakal çiçeği parfümümü sıkmaya geliyor.1-2 dakika sonra el ele mutfağa doğru ilerliyoruz.Bakalım bugün nasıl geçecek?
Ali'den
Şu an karşımda öyle güzel bir manzarayla kahvaltı ediyorum ki!Bu anlar her şeye değer inanın.
Selin kızarmış ekmeğine erik marmeladı sürüp ısırdıktan sonra,elini karnının üzerine koyup hafifçe okşayarak
"Hımmm!Harika,öyle değil mi minik prensesim?Sen de sevdin mi bakiiim erik marmeladını?"
deyip miniğimizle günlük sohbetini ediyor karşımda.Ben de sessizce gülümseyerek izliyorum bu güzel görüntüyü.
Bir süre sonra bu kadar sessizliğin yeterli olduğuna karar vererek,
"Eee,kızımız ne diyor bakalım?Beğenmiş mi annesi?"
diye konuştuğumda,
"Tam bilmiyorum ama sevdi galiba babası,içimde kıpırdadığını hissettim sanki."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARYA
FanfictionSelin ve Ali evleniyor...Kısa bir süre sonra da bebek haberi alıyor çiftimiz...Çiftimizin bebeklerini kucaklarına alacakları güne kadar yaşayacakları maceraları bebeklerinin dilinden okumaya hazır mısınız? Kapak tasarımı için @mavininalseli arkadaşı...