6.3

62.7K 4.7K 2.5K
                                    

MEDYA: pambık prenses. (İnanın çok güzel ve doğal bir kız. En olası olan valla.)

-Sınır: 1,200 oy. 1 milyon okunduk ama hala 500 bin olduğumuzla aynı sınırı koyuyorum. Ama yeni okuyucular hala oy vermemekte ısrarcı...

Peki ya niye hiç yorum gelmiyor? Hatta bunu genelde yb isteyen arkadaşlar yapıyor. Ben yorum da görmek istiyorum arkadaşlar, beni motive eden inanın o. Boşa yazıyormuş gibi hissediyorum yoksa. Düşüncenizi belli etmezseniz ben neye veya kime yazıyorum ki? Kendime yazmak istesem paylaşmazdım :(

Neys. İyi okumalar... umarım dediklerim ciddiye alınır.
-

Ece: beden eğitimi dersi tam bir faciaydı.

Ece: kafama top yedim...

Ece: ama iyi bir tarafı da var.

Ece: en sevdiğim hocam (hayır kesinlikle beden eğitimi hocası olduğu için sevmiyorum kendisini) bizi erkenden saldı ve eve erkenden gidebilirim.

Ece: peki ben bunun yerine ne yapıyorum?

Yazmamla hızlıca saate bakmam bir oldu. Zilin çalmasına on beş dakika ancak kalmıştı.

Ece: ders bitiş ziline kadar sevgili sevgilimi bekleyeceğim.

Çok geçmeden çevrim içi olup yazdığını görmemle gülümsemeden edemedim.

Esat: okul çıkışı babam gelip yaptığım hasarın bedelini ödeyecek.

Ancak mesajını okuduktan sonra yüzümdeki ifade silindi.

Esat: babam bu kez gerçekten de sikecek belamı.

Sanırım Esat'ın korktuğu tek kişi babasıydı!

Esat: üzgünüm bebeğim ama zil çalınca yanında olamayacağım.

Esat: sen de beni boşuna bekleme.

Ece: ya ama neden?

Esat: adam bu ay resmen beş kez çağrıldı okula.

Ece: ama bu senin bile isteye yaptığın bir şey değildi ki, sadece kapıda kalan kişiyi kurtarmak istemiştin.

Sonuçta işe yaramaz güvenlik gecikmişti.

Esat: aslında konu sadece o da değil,

Esat: konu o ayrana yardım etmiş olmam ve onun yüzünden başıma bunların gelmiş olması.

Ece: ne dedi Kemal hoca?

Esat: "oğlim vallah o kapının ücreti neyse verilecek."

Ece: lan kdnksbkdhsh

Esat: "olur, öderiz" dedim.

Esat: "ancak bunun için neden babamı çağırdığınızı anlayamadım, kendisi ibandan da yollayabilirdi" dedim.

Esat: "canım öyle istiyor" dedi. :d

Esat: pisliğine yapıyor ibne.

Kemal hoca kadar gıcık bir hoca var mıdır? Sanmam.

Esat: ben de "bilsem bir tane daha kırardım, en azından babam daha makul bir şey için işini bırakıp da gelirdi okula" dedim.

Esat: Kemal hoca da "madem çok istiyorsun, iki kapı kırmışsın gibi düşünelim, ikisinin de ücretini alırız babandan" dedi.

Vay şerefsiz.

Ece: bu adamın kafadan istiyorum.

Dur bir düşüneyim.

MELANKOLİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin