𝙔𝙖𝙯ı𝙢 𝙮𝙖𝙣𝙡ı𝙨̧ı 𝙤𝙡𝙖𝙗𝙞𝙡𝙞𝙧 𝙪𝙮𝙖𝙧𝙢𝙖𝙮ı𝙣
Üç gündür çektiğim mide bulantısı yemek yiyemediğim için halsizliğe yol açıyordu. Bir kere bile kusmamış olsam da sürekli olarak midemde garip durumlar meydana geliyordu. Bu durumu taehyung a
yansıtmamayı başarmıştım. Ders çalışıyorum bahanesini kullanarak yatağın içinde, çıkardığım notlarımla vakit geçiriyordum. Parmağıma taktığı eşsiz yüzüğün varlığına ve hissine alışmış tm, günlerdir kendimi tutamadan sürekli yüzüğe bakıyor, Taehyung'un eşi olacağım diye kendi kendime beyan ediyordum. Kim jungkook! Ömür boyu parmağımda taşıyacağım yüzüğü gibi, soyadını da bu yük bir zevkle kabul edecektim. 𝙏𝙖𝙩𝙖𝙮𝙖 𝙘𝙤𝙠 𝙮𝙪̈𝙠 𝙤𝙡𝙖𝙘𝙖𝙠𝙨ı𝙣 𝙗𝙚𝙡𝙖𝙣ı 𝙤𝙣𝙖 𝙗𝙪𝙡𝙖𝙨𝙩ı𝙧𝙢𝙖𝙣ı 𝙞𝙨𝙩𝙚𝙢𝙞𝙮𝙤𝙧𝙪𝙢 𝙡𝙖𝙣𝙚𝙩𝙡𝙞 𝙨𝙚𝙮
Taehyung'la olan gece yaşantıma ise zorla da olsa biraz ara vermeyi başarmıştım. Haftanın her gecesi beni isteyen adamı beş günlük uğraş sonucu haftanın üç gecesine razı etmeyi başarmıştım. 𝙃𝙖𝙝𝙖𝙣𝙬𝙟𝙚𝙡𝙧𝙡𝙙𝙟𝙙𝙠𝙙 𝙨𝙚𝙫𝙚𝙣 3𝙙
Arabanın ufak sallantıları dahi midemi bulandırırken taehyung un yanında yüzümü bile ekşitmedim.
"Çıkışta seni alamayabilirim, güzelim."
Çantamı koluma takarken, "Sorun olmaz," dedim. Araba kampüsün önünde durdu.
"Korumalar burada bekliyor olacak. Onlarla dönersin." Beni kendine çektiğinde dudağımın kenarına her günkü öpücüğünden birakti. "Tamam." Gülümsemeye çalışıp mis gibi kokusunu içime çek
tim ve arabadan indim.
Taehyung, ben okula girene kadar bekleyip gözden kaybolduğun
da, ben de dersin işleneceği sınıfa ilerledim. Seokjin bey son za
manlarda birçok kez yaptığ gibi, bugün de derse gelmeyeceğini söyleyen bir mesaj attığından gözüm onu aramıyordu. Evlilik hayatı seokjin le namjoon a o kadar çok yakışmıştı ki bazı günler taehyung un evine oturmaya geldiklerinde, birbirlerine olan
aşklarını ve bakışlarını izleyerek doyasıya zevk alıyordum.
Dersimizin hocası geldiğinde, oturduğum yerde birazcık doğ rulup, not tutabilmek için defterimde boş bir sayfa açtim. Mide min bulantısı az buçuk geçmişti. Kendimi daha iyi hissederken, ders boyunca midemi düşünmemeye çalışıp hocaya konsantre oldum. Bir saatten fazla süren dersin kırkıncı dakikasından sonra kendimi yavaşça bırakmaya başlamıştım, açlık, midemin bulant sını daha beter şekilde geri getirmişti. Kendimi tutmayı başarsam da hocanın dersi bitireceğinden şüpheliydim. Sonunda birkaç kişi mola istediğinde hoca da on dakika kadar izin verip konuyu ikinci derse uzattı.
Fırsattan istifade elimi çabuk tutup kattaki tuvalete gittim, kusmamak için kendimi zor tutuyordum. Kapıyı kilitlediğim gibi öğürmeye başladığımda bayılacak gibi oldum. Elimle duvardan destek alıp ayakta kaldım ve midemde son kalan atıkları da dışarı çıkardım. Artık bomboş olan midemden safranın iğrenç, yakıcı tadi geliyordu. Eğildiğim klozetten kendimi geriye doğru çektim. Sifona bastım ve elimi yüzümü yıkamak için lavaboya yöneldim. Karşım daki aynada rengimin iki ton daha soluk olduğunu gördüm.
Berbattım.
Sakin olmalıydım. Bu halde derse giremezdim. Bacaklarım da ufacık bile can yokmuş gibi hissediyordum. Lavabodan destek alarak bir süre gözlerimi kapattım, sonra da yavaş adımlarla sınıfa döndüm. Insanların dikkatini çekmemek için elimi mideme koy muyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÖZLEŞME⟭⟬
Fanfictionᴋᴇşᴋᴇ ʙᴇɴɪ ɪʟᴋ ᴊᴇᴏɴ ᴏʟᴅᴜɢ̆ᴜᴍᴜ ᴏ̈ɢ̆ʀᴇɴᴅɪɢ̆ɪɴ ᴢᴀᴍᴀɴ ᴏ̈ʟᴅᴜ̈ʀsᴇʏᴅɪɴ