95.𝚋Ölü𝑚

108 11 85
                                    

𝙎ı𝙣ı𝙧 𝙠𝙤𝙮𝙪𝙮𝙤𝙧𝙪𝙢 25 𝙤𝙮
_______________________

Bir Ay Sonra

Jeon Jungkook dan

Taehyungun olmak! Sadece ona özel olmak ve onun kollarında kendinden geçmek. En hassas noktanda onu hissederken, kokusu nu içine çekerek mayışmak. Beynimin ona ait olan bölümü o kadar dolmuş vaziyeteydi ki kendimi bile daha az düşünüyordum.

Taehyung la ilk birlikte olduğum gece hislerim o kadar yoğun şekilde kendini göstermişti ki sonraki birkaç gün ben, ben değildim. Vücudum ona alışana kadar kendimi sıktığımdan dolayı birkaç gün tatlı ağrılarım olmuştu ama gram umurumda değildi. Bana yaşattıkları, hissettirdikleri, parmaklarının dokunuşları içime öyle kıvraklık vermişti ki, tek yapabildiğim kendimi ona teslim etmek olmuştu. Tabii bir de korkularımın fazlasıyla yersiz olduğunu anladiğim için rahata ermiştim.

Yaza giden günlerin sıcaklıkları artarak devam ediyordu. Hayatım, taehyung un koşullarına ayak uydurmaya alışmışken, bedenim yorgunluk çekiyordu. Her gece bitip tükenmek bilmeyen arzuları...

Beynim zaten kırılgan ve hassasken, bedenim ona ayak uy-

durmaya çalışmaktan yorgun düşüyordu. Çok eskiden gelen gece yaşantısı onu bir hayli tecrübe sahibi etmişti. Taehyung, hayatına gir digim günden sonraki bir yılda kimseyle birlikte olmadığı için son bir ayda bu birikiminin acısını benden çıkarıyordu. Geçen bir ay içerisinde bana nefes aldırmazken, kendisi nasıl oluyor da yorgun- luktan etkilenmiyordu, şaşıyordum...

Gözlerimi açtığımda güneş çoktan doğmuştu. Taehyung uyanmış. hazırlanıyordu. Burnuma şampuanının kokusu gelirken, ben de bir an önce suyun altına girmem gerektiğinin farkındaydım.

"Günaydin, miniğim." Son bir ayda her gün olduğu gibi neşesi

son derece yerindeydi.

Yatağın içinde gerinirken, "Günaydın," diye mırıldandım. "Kaçta çıkacaksın?" Beni okula bırakması gerekiyordu. Taehyung onun olduğum ilk geceden sonra, bir hafta beni evden dışan çıkarmayıp, okula dahi göndermemişti. Nedeni, yorulmami istemiyor oluşuydu. Sonraki üç hafta ise önemli derslerime girip çıkmıştım. Geçen hafta vize sınavlarıma da mecburiyetten gitmek

zorunda kalmıştım. Vizelerim taehyung un beni çalıştırması sayesinde

gayet güzel geçmişken, her ders molasında beni sıkıştırmaları olay

oluyordu. Benim kaçışım, çığlıklarım korumalar tarafından bile

duyulacak şekilde evi inletirken taehyung un bir gram bile umurunda

değildi.

"Dersin kaçta başlayacak?" Kravatını düzeltip yatağa yaklaştı.

"On."

Yataktan kalkabilmek için üzerimdeki çarşafı kaldırdım. Bacaklarım ağrıyordu. Yataktan çıkmayı başardığımda taehyung un tam önünde durdum. Bakışları, önü hayli açık olan geceliğimden gorünen göğüslerimde dolaştığında derin bir nefes alıp burnumun ucundan öptü. Kendine hakim olamama halleri sürüyordu. "Bırakırım güzelim, aşağıda bekliyorum."

Sırtını dönüp odadan çıktıktan sonra ben de kendimi banyoya attım. Kapıyı gereksiz yere kilitleyip boy aynasının karşısına geçtiğimde saçlarım, dün gece taehyung un hışmina uğradığı belli olacak şekilde dağılmıştı. Aynada kendi yansımama bakarken son günlerde içimdeki jungkook la konuştuğum konu tekrar aklıma geldi.

Iş işten geçmişti ama evlenmeden taehyung un olduğum için piş manlık duyacak mıydım ya da duyuyor muydum, emin değildim. Taehyung beni seviyordu, bunu zaten biliyordum. Onun olduğum ilk gece kulağıma defalarca fısıldamıştı. Onu her hissedişimde ruhumu da ele geçirircesine müthiş sözleriyle ikimizi de doyuma ulaştırmıştı. Yaza evleneceğimiz de kesinken kendi kendime sürekli olarak 'zaten taehyung un olacaktın' diyordum.

SÖZLEŞME⟭⟬Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin