♣️19♣️ Mesaj

37.5K 2.1K 183
                                    

Keyifli Okumalar:)

Multi: Lina

Hani bazı anlar vardır. Tüm gözlerin sizin üzerinizde olduğunu hissedersiniz, ya da takip edildiğinizi sanırsınız bende bunları hissediyordum. Okuldan çıktıktan sonra metroya binmeyip otobüs duraklarına ilerlemiştim. Bu akşam da restoranda çalışacaktım. Gitmek istemesem de mecburdum, aslında çalışmak beni germiyordu çalışmayı her zaman severdim. Beni geren şey Karanı görme ihtimalimin yüksek olduğuydu.

Karşılaştığımızda ne tepki vereceğimi bilmiyordum. Herhalde adama bunları anlatsam bana kahkahalarla gülüp deli olup olmadığımı sorardı. Aslında bu biraz deliceydi, bu kadar uzun bir rüya görüp bunu da sürekli düşünmek aptalcaydı. Daha önce de rüyalar görmüştüm, iç sesim anında devreye girdi ve ruhuma doğru fısıldadı. "Hiç birisi bunun kadar gerçekçi değildi." derin bir nefes aldım ardından da yutkunduğumda otobüs durağı görüş açıma girdi.

Otobüs durağını görüş açıma girdiğinde durdum. Yanımdan tek tük insanlar geçerken yoldan geçen arabalara baktım. Bu his beni boğuyordu.

İyice delirdin! İç sesim beni yeniden uyarırken bir adım attım. Diğer adımlarda peş peşe gelirken birkaç saniye içerisinde otobüs durağına varmıştım. Boş olan banka oturup etrafıma bakınmaya başladım. Gözüme çarpan araba ile bakışlarım kısılırken oturduğum yerde doğruldum. Arabanın ön camı kapandığında bakışlarımı otobüsün geleceği yöne doğru çevirdim. Rüyadaki gibiydi, Hayalin evinden dışarı baktığımda ki o anı yaşamıştım sanki? Uzun bir soluk bıraktım, kırmızı ışıklarda duran otobüsü görmemle yerimden kalktım, biraz önce ki araba geçip giderken otobüs önümde durdu. Kartımı basıp en arkaya doğru ilerledim. Koltuklardan birisine oturup çantamdan kulaklığımı çıkardım. Dinlediğim müzik kafamdaki düşünceleri uzaklaştırırken birkaç dakikalığına da olsa dinlendiğimi hissediyordum.

&&

45 dakikanın sonunda restoran kapısının önüne gelmiştim. Cam kapıyı itip itmeme konusunda kararsızdım. Karan denilen adam burada olabilirdi, elim kapıya giderken arkamdan duyduğum narin bir ses ile irkildim.

"Pardon, geçebilir miyim?" arkamı döndüğümde gözleri masmavi boncuk gibi gözlere sahip olan bir kızla karşılaştım.

"Tabii."

Kıza geçmesi için yer verirken teşekkür edip ilerledi. Bende arkasından içeri girdiğimde elime tutuşturulan önlük ile kalakaldım.

"Benim acil çıkmam gerek, izin aldım sonra görüşürüz." Işıl koşturarak restorandan çıkarken elimdeki önlükle kalmıştım. Önümde ki kız bana gülümseyerek bakarken bende hafifçe tebessüm ettim.

"Seni müşteri sanmıştım. Sende benim gibi burada çalışıyorsun demek ki? Müdürün odası nerede öğrenebilir miyim?"

"Öyle mi? Sevindim. Koridorun sonunda."

Kız tarif ettiğim yere ilerken elimde ki önlükle soyunma odasına ilerledim. Önlüğü bırakıp çantamı dolabıma koydum hızlıca üzerimi değiştirip koridora çıktığımda kızla tekrardan karşılaştım.

"Konuştun mu?" meraklı kişiliğim hemen kendisini belli ederken kız gülümseyerek elini uzattı.

"Evet, konuştum, yarından itibaren burada çalışıyorum."

"Çok sevindim."

"Bu arada ismim Lina"

"Bende Şans."

Lina yanımdan uzaklaşırken duyduğum ses ile olduğum yerde kaldım. Ezginin sesi restoranda yankılanırken hızlıca koşturdum.

"Ne yapıyorsun? Hem senin burada ne işin var? Hani gelmeyecektin?" Ezgi adamın birine kapıda bağırırken kolundan tutup dışarı çıkardım.

"Dağ ayısı! Hödük!"

"Bağırma! Senin yüzünden kovulacağım."

"Bak bak nasıl da gidiyor öyle, ya sen gel bana çarp sonra da hiçbir şey olmamış gibi davran! İnsan özür diler."

"Ezgi! Ben kime diyorum?"

"Tamam sustum. Ya keşke çantamı kafasına vursaydım. İçimde kaldı."

"Ne söyleyeceksen söyle ve git."

"Notalarımı çantana koymuştuk ya unutmuşum onu almaya geldim. Peşinden koşturdum ama otobüse yetişemedim. Bende bir sonrakine binmek zorunda kaldım."

"Bekle burada." Koşturarak notaları alıp geldiğimde Ezgi yeni gelen kıza sinirle bakıyordu. Muhtemelen Ezginin sinirinden o da nasibini alacaktı.

"Hadi git artık." gözlüklerini yukarı doğru ittirip mırıldandı.

"Bu kim?"

"Çalışma arkadaşım"

"Gözüm pek tutmadı." Kahkaham yankılanırken yanağından öptüm.

"Kıskanılacak bir şey yok merak etme"

"Nereden çıkardın onu." Elimdeki notaları kapıp yanımdan uzaklaştı. Arkasından da Lina giderken bende içeri girdim. Önlüğümün ön cebine koyduğum telefonumun mesaj sesi duyulurken telefonumu alıp gelen mesaja baktım. Tanımadığım bir numaradan mesaj gelirken okuduğum yazı ile dudaklarım aralandı.

Bazı rüyalar öyle güzeldir ki gerçek olsun istersin..

Ig: busellannhikayeleri

Karanlıktan Gelen Aşk |Mavi ve Aşk Serisi1|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin