Keyifli okumalar:)
Duyduğumuz sesle Karan ayağı kalkarken hızlıca koluna yapıştım ve mırıldandım. "Gitme." Karan şefkatle bana bakıp ardından da saçlarıma öpücük kondurdu.
"Korkma, bakıp geleceğim." O sırada tekrardan ses duyulduğunda hızlıca yerimden kalktım. Karan elleriyle beni kavrayıp ardından da söylendi.
"Yavaş olsana!"
"Korktum ya ne yapayım?"
"Bakıp geliyorum bekle burada."
"Olmaz. Bende geleceğim." Elleriyle yüzümü kavrayıp burnuma öpücük kondurdu.
"Ya Karan! Aşağıdan ses geliyor ve sen burada romantizmi Allah-u Ekber dağına çıkardın!" diye söylendiğimde kahkaha atmıştı.
"Ulan kadın yemin ediyorum dengesizleştin. Sonra 'Karan neden romantik bir adam değilsin de odun bir adamsın diye sormuyor musun?'"
"Şimdi bunun yeri mi? Demek ki yersiz bir zamanda yapıyorsun ki odun diyorum!"
"Fesuphanallah ya!"
"Hadi gidelim." Karan önden bende arkasından aşağıya doğru ilerlerken Karanın merdivenlere değil de dolapların oraya gitmesi ile durdum.
"Merdivenler bu tarafta yalnız." Dediğimde hiç beni iplemeyip çekmeceyi açtı ve gümüş rengi silaha baktım. Bunu gördüğüm ilk günden beri alışamamıştım ve her gördüğümde içimi huzursuzluk kaplıyordu. O silahı her eline aldığında kötü birisi olmasından korkuyordum. Dudaklarımı kemirip bunları düşünürken Karan merdivenlerden inmeye başlamıştı.
"Beklesene!" sitemle söylenip ona yetişmeye çalışırken başımın tekrar dönmesi ile yerimde sendeledim fakat Karanı tek bırakamazdım. Merdivenin kenarlıklarına tutunup yavaş yavaş inerken bir yandan da fısıldıyordum.
"Beklesene! Hey, sana diyorum!" İnce uzun koridora girdiğimiz de Karanın koluna yapıştım. Minik minik sesler gelirken bacaklarım titremeye başlamıştı.
"Kendimi Bonnie and Clyde gibi hissettim. O dönemin kıyafetlerini giysek tam olacağız." Dediğimde Karan sırıtmıştı. Spor odasının önüne geldiğimizde mırıldandım.
"Ne yapacağız? Mafya mafya işlere girdik. Hayır, benim elimde de bir şey olsaydı iyiydi. 2 kişiler falansa birini de ben indirirdim" dediğimde Karan bana ayıplayıcı bakışlar atıyordu.
"Ne dedim ki?" şirin şirin gülümserken kapıyı gösterip mırıldandım.
"Hadi aç kapıyı merak ettim." Karan spor odasının kapısını hafifçe açıp kafasını soktuğunda onu merakla dürtüp fısıldadım.
"Ne var? Ne var?" Karan bana dönüp mırıldandı.
"Sayende kaybettiğim belim, deldin resmen!" dediğinde kahkaha atmıştım.
"Dalga geçmesene!" dediğimde içeri girmişti.
"Burada bir şey yok." Dudaklarımı büküp mırıldandım.
"Nasıl yok, ses geliyordu. Ayy Karan, yoksa evin altında yatır mı var."
"Güzelim saçmalama." tekrardan bir ses duyuldu. Minderlerin yakınından gelen ses ile oraya doğru ilerledim. Karanın spor yaparken sürekli yukarı çıkıp dolaptan su almayayım dediği dolabın içinden ses geliyordu. İki haftadan beri bozuk olduğu için de Karan onu ellemiyordu. Dolabın kapısını hafifçe araladığım da gördüğüm şeyle ağzım kocaman oldu.
"Karan, gelsene." Yanıma yaklaştığın da elimle köpekleri gösterip mırıldandım.
"Alexten sonra iki tane yavru köpeğimiz oldu." Dolabın içinde ki anne köpek ve 2 tane minik köpeğe bakarken içimin titrediğini hissettim. Yavaşça köpeğin yanına çömeldiğimde Karanın sesini duymuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktan Gelen Aşk |Mavi ve Aşk Serisi1|
ChickLitSabah uyandığınızda yaşadığınız her şey aslında bir rüyaysa ne yaparsınız? Siz maceradan maceraya koştuğunuzu sanırken bütün bu olanlar beyninizin size oynadığı ufak bir oyunuysa? Geceden sabaha ne olabilir ki demeyin, her an her şey olabilir! ...