Keyifli okumalar:)
Bir insan hayatı boyunca kaç kez beyaz giyerdi. Sanırım kadınlar için üç; biri doğduğunuz da anneniz sizi bembeyaz kıyafetlere sarar, ikincisi ise aşık olduğunuz adamla hayatlarınızı birleştirmek için adım attığınız o gün ve sonuncusu ise bu hayata veda ettiğinizde..
Hayatımın en huzurlu günlerini Karanla yaşadım. Onunla sevindim, üzüldüm, ağladım, kırıldım. Ama en önemlisi de âşık oldum. Şimdi ise karnımda ikimizin bebeğini taşıyordum. Yarından itibaren artık Şans Özen değil Şans Özen Kuday olacaktım. Bebeğimiz Karanın deyimiyle meşru bir bebek değil evli anne babanın bebeği olacaktı.
Başımda ki kırmızı örtü yüzüme yapışmış bir şekilde salonun ortasında oturuyordum. Kına gecesini her ne kadar istemesem de sonuçta bu geleneklerimizde vardı. Gerçi doğrusunu söylemek gerekirse çok fazla kişi olmadığımızdan bu gecenin olmasını pek istememiştim. Fakat Reyhane teyze dedikoducu kişiliğini konuşturup mahalle de ki bütün kızları ve annelerini toplamıştı ve şimdi hepsi yüksek yüksek tepeleri söyleyip etrafımda dönüyorlardı. Gerçi kalabalığın bir kısmı Hayalin evine sığmasa da yapılacak bir şey yoktu maalesef. Hayal ağlayıp ağlamadığımı kontrol etmek için örtüyü kaldırdığın da gülümsedim.
"Ağlamış mı?" Reyhane teyzenin sorusu karşısında daha da gülümsedim.
"Hayır."
"Ay vallahi şiştim. Bu kızın ağlayacağı yok. Kaçıncı dönüşümüz bu tansiyonum fırladı. Ver şu kınayı yakalım." Dediğinde herkes kahkaha atmıştı. Elimi uzattığımda Reyhane teyze Karanın zorla eline tutuşturduğu cumhuriyet altınını elime koyup üzerine de kınayı sürdü. Elime küçük keseyi geçirirken de söyleniyordu.
"Hadi yine iyisin, kaptın kocanın zenginini bu devirde cumhuriyet altını kaça biliyor musun?" dediğinde salonda yine bir kahkaha tufanı oluşmuştu. Kahkahalar mırıltılara dönerken Reyhane teyze örtümü açıp saçlarımı okşadı ve ardından da mırıldandı.
"Şans, kızım.. Sen ve Hayal benim olmayan kızımsınız, ben böyle Karanla uğraşıyorum laf söylüyorum ama bunlar hep sizi sevdiğimden. Çok mutlu ol kızım, yüzünden gülümseme asla eksik olmasın. Bir derdin ya da sıkıntın olursa da bana geleceksin tamam mı?" dediğinde gözlerim dolmuştu. Boynuna sarılıp ardından da yanağına öpücük kondurdum.
"Çok teşekkür ederim."
"Reyhane teyze durdun durdun kızı ağlattın."
"A aa ne yapmışım ayol, konuşmayalım mı?"
"Kızın gözlerini şişireceksin yarın düğün var." Reyhane teyze ve Hayal laf dalaşı yaparken bende sandalyeden kalktım. Diğer kızlar müzik açıp oynamaya başlarken bende kendi çapımda onlara eşlik ettim. Sonuçta bugün son bekâr günümdü.
*****
Saat 12ye gelirken herkes gitmiş Reyhane teyze Hayal ile birlikte salonda oturuyordum. Şu ana kadar Karandan herhangi bir arama ya da mesaj gelmemişti. Bunu söylediğimdeyse de herkeste ki cevap sürekli "rahatsız etmek istemediğinden aramıyordur" olmuştu ama merak ediyordum. Sonuçta onlar gece kulübü gibi bir yerlerde eğleneceklerdi ve yanlarında da Mert olacaktı. Allahım dedim. Ne olur bugün son bekâr günüm olsun.
"Karanla Cahit ne yapıyor acaba? Arasak mı?" dediğimde Hayal gülümsemişti.
"Ay Şans ne yapacaklar acaba? İçip oturuyorlardır yerlerinde."
"Mertte orada olacak ama .." dediğinde bu sefer Reyhane teyze araya girmişti.
"Bir şey olmaz. Hadi gidi yatın bende evime gideyim." Reyhana teyze giderken bende salondan çıkıp üzerimi değiştirmeye gittim. Ama içimde ki merak bir türlü gitmiyordu. Aslında Karanın sadece oturup etrafa bet bet bakacağını biliyordum fakat yanlarında ki promosyon Mert'in sağı solu hiç belli olmazdı. Minnoş Karanımı bir anda yoldan çıkartabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktan Gelen Aşk |Mavi ve Aşk Serisi1|
ChickLitSabah uyandığınızda yaşadığınız her şey aslında bir rüyaysa ne yaparsınız? Siz maceradan maceraya koştuğunuzu sanırken bütün bu olanlar beyninizin size oynadığı ufak bir oyunuysa? Geceden sabaha ne olabilir ki demeyin, her an her şey olabilir! ...