Keyifli okumalar:)
Karan dudaklarımda hüküm sürerken söylediklerinin etkisindeydim. "Sana aşığım güzelim" demişti. Kalbim şiddetli bir şekilde atarken, hissettiğim şeyler çok değişikti. İçim mutlulukla dolarken Karanın dudağımı ısırması ile kendime geldim.
Saniyeler geçtikçe eriyordum, o suydu bense onu kana kana içiyordum. Ellerimin altında ki saçlarla oynamaya başladım. Ardından da saçlarını kavrayıp sertçe çektim. Yaralıydı ve yaralarına aldırmadan hareket ediyordu.
"Ne oldu?" fısıltıyla konuştuğunda homurdandım.
"Yaralısın!" ıslak dudaklarımın üzerine fısıldadı,
"Seni öpmeye doyamıyorum." Diyerek dudaklarıma kapandı.
3 Ay sonra
"Şans hadi! İki saattir seni bekliyorum alt tarafa iki günlüğüne iş seyahatine gidiyoruz!" Karanın sesini duymam ile derin bir nefes alırken çantamın fermuarını kapatıp kapıya ilerledim.
"Bekle azıcık işin ne?" aşağıdan kapı çarpma sesi gelirken kıkırdadım. Ben mi ona dış kapıya git demiştim? Kendi başına hareket edip sonra da sinirleniyordu! Odaya tekrardan dönüp şarj aletini küçük çantama attım. İşte şimdi hazırdım. Çantamı omuzuma alıp bavulu da yataktan indirdiğimde Karanı gördüm. Bakışları kavganın habercisiydi, gözlerimi kısıp Karana bakmaya devam ettim. Saldırmaya başladığı an karşı atağa geçecektim.
"Kaç saat oldu, seni bekliyorum." dediğinde omuz silktim.
"Üzerimi değiştireceğim dedin, az kumaş barındıran kıyafetler giymişsin ve beni bekletiyorsun. Saatlerdir!" dediğinde öfke ile söylendim.
"Saatlerce değil, 1 saat 35 dakika abartma!" sinirle burun delikleri açılırken bir adım geri gittim. Kesinlikle bağıracaktı!
"Madem bu kadar beklettiğini biliyorsun da neden acele etmiyorsun?" üste çıkma hamlem yanlış olmuştu. Hemen şirince gülümseyip ona yaklaştım.
"Ama aşkım, ne koyacağıma karar veremedim. Yoksa bekletir miyim seni?" hemen ardından da yanağına öpücük bıraktım. Yüzü gülerken rahat bir nefes alacaktım ki bir adım geriye gitti.
"Umarım, bavulumda eksik var diye beni yarı yoldan döndürmezsin." bu dediğine gözlerimi kısarak baktım. Resmen benimle dalga geçiyordu.
"Gideceğimiz yere araba ile gitmeyecek miyiz? Bir şey olursa döneriz."
"Doğru diyorsun. İşkence edilecek bir Karan var nasılsa!" bu dediğine kahkaha attım. Korumalardan birisi valizimi aldığında söylendi.
"Hadi Şans gitmemiz gerekiyor." Kendimi toparlayarak peşinden çıktım. Ardından inerken sorularımı peş peşe sıralıyordum.
"Tüm pencereleri iyice kapattın mı? Ocağa baktın mı? Aşağıda ki kapıyı ..." Karanın durması ile sırtına çarptım. Elinde ki bavulu bırakıp bana döndü.
"Sevgilim, evin çevresinde en az elli koruma var. Pencereleri sonuna kadar açık bırakıp gidelim kimse eve girmeye cesaret edemez. Ha olurda ocak patlar o zaman kader diyerek kendimize yeni bir ev alırız."
"Ciddi misin? İnsan evim gitti diye üzülürdü."
"Birincisi evim değil evimiz, ikincisi evin içerisinde olduğumuza göre giden bir şey yok, üçüncüsü oldu da ev gitti bunalıma girecek değilim." Elini boynuma götürüp alnıma öpücük kondurduktan sonra Alexin tasmasını tutarak ilerledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktan Gelen Aşk |Mavi ve Aşk Serisi1|
ChickLitSabah uyandığınızda yaşadığınız her şey aslında bir rüyaysa ne yaparsınız? Siz maceradan maceraya koştuğunuzu sanırken bütün bu olanlar beyninizin size oynadığı ufak bir oyunuysa? Geceden sabaha ne olabilir ki demeyin, her an her şey olabilir! ...