15. BÖLÜM

580 17 28
                                    

O gün akşam yemeğini Yusuflarda yemiştik ve ardından Yusuf babamı eve bırakmıştı. Beni almak için geldi ve benim evime yol aldık.

Y: Sevda yolunu buldu baksana.

M: Anlamadım?

Y: Güzelim Sevda bak ne güzel sevgilisiyle yaşıyor, sen neden bana taşınmıyorsun? Koskoca ev, ikimize de yeter.

M: Ama Yusufum-

Y: Ya güzelim, ben her sabah senin o güzel ellerinle hazırladığın kahvaltıyı yemek istiyorum, eve senle girmek evden senle çıkmak istiyorum, her gece senle uyumak istiyorum hakkım değil mi ya?

M: Ya tabi hakkın aşkım, ben de istiyorum.

Y: Eee o zaman?

Bana masum masum bakmaya başladı.

M: Yaa bakma bana öyle. Dayanamıyorum ya.

Daha çok baktı.

M: Tamam ya tamam. Yarın cumartesi. Öğlen gel eşyalarımı toplayalım. Ama yardım edeceksin.

Mutluluğu yüzünden okunuyordu.

Y: Tamam tamam yeter ki gel, istersen tüm eşyalarını ben toplarım.

Söylediklerine gülerken evin önüne çoktan gelmiştik bile.

Y: Ya güzelim gitmesen?

Yanaklarını sıktım.

M: Ya sen çok tatlısın ben seni yerim. Çok mu seviyosun sen beni, tipine kurban olduğum.

Yanağını sıkmayı bıraktım ama elim hala yanağındaydı. Yanağını okşarken kafasını çevirip elimi öptü.

Y: Hadi bekletme Sevda'yı.

Bunu o kadar isteksiz söylüyordu ki, bir an ben de inmeyip onunla geri dönmeyi düşündüm.

M: Tamam.

Kapıyı açtım. Tam inecektim ki, kolumdan tuttu.

Y: Bir şey unutmadın mı?

İstediği şeyi biliyordum.

M: Ne gibi?

Y: Şu gibi.

Yaklaştı ve boynumu öptü. Dudağımı, yanağımı ve en son da alnımı öptü.

Y: Gül bakayım.

Gülümsedim. Yanağımdaki ellerinin başparmaklarını dudaklarım üstünde gezdirdi. Başparmağını öptüm. Geri çekildi ve gülümseyerek beni izlemeye başladı.

Y: Çok güzelsin.

Utandığım için gözlerimi kaçırdım. Saçlarımla oynamaya başladı. Ona baktığımda hala beni izlediğini fark ettim. Sonra gözleri hafiften dudaklarıma kaydı. Ellerimi boynuna doladığımda telefonum çalmaya başladı.

Y: Boşver açma.

Öpüşmeye başladığımızda telefon tekrar çalmaya başladı.

Y: Eeh yeter be!

Telefonu açtı.

Y: NE VAR LAN Bİ RAHAT VERMEDİNİZ!

M: Yusufum sakin ol bitanem ver bana.

Telefonu elinden aldım.

S: Anda bir dahakine telefonu sen aç olur mu?

Güldüm.

M: Tamam anda. Nerdesin sen?

S: Evdeyim. Saat 10 oldu, hala yoksun da gelmeyeceksin sandım.

M: Yok anda yok. Kapının önündeyim aç kapıyı.

Sadece SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin