Melisa'dan
Erva gidince Yusuf arkasından kapıyı kapattı ve yanıma attı kendini. Derin derin nefes alırken gözlerini kapattı ve iyice arkasına yaslandı. Elini tuttuğumda irkilerek gözlerini açtı ve bana baktı.
Ben: Aşkım iyi misin?
Bir süre bana baktı, ardından kafasını sallayıp Yahya'ya döndü.
Yusuf: Kanka noldu ona? Niye öyle davrandı?
Yahya: Rüya görmüş kanka. Etkisinden çıkamadı daha.
Yusuf benim elimi sımsıkı tutmaya devam ederken anlatmaya başladı.
Yusuf: Benim bir kardeşim vardı. Benden dört veya beş yaş küçüktü. Daha kırk günlük bile değildi öldüğünde.
Yusuf'un sonlara doğru sesi titredi, sertçe yutkundum.
Yusuf: Erva onunla yaşıttı. Sonra ben Erva'yı onun yerine koydum. Ona abilik yaptım, onu korudum kolladım, onunla oynadım. O benim kardeşimin yarattığı boşluğu biraz olsun doldurdu, bense ona Eylem'in ona yapmadığı büyüklüğü yaptım. O benim kardeşim, ve şimdi nedenini bilmediğim bir şey yüzünden benden uzaklaşması canımı çok yakıyor.
Yaklaşıp ona sarıldım.
Ben: Bitanem bak, kardeşinin seni çok sevdiğine eminim. Ama rüyası gerçekten onu çok etkilemiş. Unuttuğunda eski halinize geri döneceksiniz. Sen de sürekli sorma ki, hatırlamasın.
Yusuf başını salladığında kapı çaldı. Ayağa kalkıp kapıya doğru gitti ve kapıyı açtı.
Erva: Canım abim ben geldiiiim!
Erva bir anda Yusuf'un üstüne atlayıp ona sarıldı. Sonra bana göz kırpıp kimse görmeden eczane poşetini girişe bıraktı.
Yusuf'u kolundan tutup hızlıca koltuğa oturttu.
Erva: Abla sen bi gelsene benle.
Ben: Ha ge-geleyim.
Heyecanla oturduğum yerden kalktım ve Erva'yı takip ettim. O sırada Yahya da mutfağa geçiyordu.
Ben: Erva ben çok heyecanlıyıım!
Erva: Heyecan yapmanın sırası değil, şimdi giriyorsun, bu testi hemen yapıp çıkıyorsun.
Elindeki poşeti aldım.
Ben: Sen burda bekle. Gelecek olan olursa haber ver.
Erva: Tamam.
Tuvalete girip kapıyı kilitledim. Hemen testi yaptım, ardından sonucunu beklemeye başladım. Sonucunu beklerken Erva seslendi.
Erva: Abla sonuç vermedi mi daha?
Ben: 5 dakikası var.
Kapıyı açtım ve o girdikten sonra tekrar kilitledim. Dakikalar geçmek bilmiyordu resmen. Bir elim kalbimde, bir elim karnımda heyecan içinde saniyeleri sayıyordum.
5 dakika sonlandığında gözlerimi kapattım.
Ben: Sen bak önce ben bakamayacağım galiba.
Erva: Bir dakika bir dakika, ben şimdi teyze mi oluyorum hala mı?
Ben: Ne demek o ya?
Gözlerimi açtığımda karşımda 32 diş sırıtıyordu. Testi elime verdi. Sonuca bakınca bir anlık duygu patlamasıyla gözyaşlarım yanaklarımı ıslatmaya başladı. Bebeğim oluyordu, ANNE OLUYORDUM!
Erva hemen kapıya yönelip kilidini açtı. Yusuf'a seslenerek çıktı ve salona doğru koşmaya başladı. Ağır adımlarla onu takip edip salonun girişinde durdum.
