*Emir'den...*
Yüzümde hissettiğim küçük dokunuşlarla ve saçlarımın arasında gezinen titrek parmaklarla uyandığımda kendimi o kadar dinlenmiş hissediyordum ki sanki günlerdir uyuyormuş gibiydim.
Gözlerimi kırpıştırarak yavaşça aralarken bulanık görüş açıma giren yüzün sahibini tanımam için onu net görmeme gerek yoktu.
Yüzümde oluşan uyku sersemliğimi belli eden gülümsememle ona baktığımda onun yüzümdeki ve saçlarımdaki parmakları durmuştu.
Açık kalmakta zorlanan gözlerimi tekrar kapatırken Batuhan'ın ellerinin benden uzaklaştığını fark edince aceleyle konuştum.
"Çekme."
Pürüzlü çıkan sesim uykudan yeni uyandığım için miydi yoksa hasta olmaya başladığım için miydi bilmiyordum ama en azından Batuhan'ın ellerini çekmesine engel olabilmişti.
Ellerinden biri tekrar çekingence saçlarımın içinde dolaşmaya başladığında pozisyonlarımızı değiştirmiş olduğumuzu fark ettim. Batuhan'ın bir kolu boynumun altından geçip eli saçlarımın arasında dolaşırken benim bir kolum sımsıkı onun beline sarılmış haldeydi.
Açıkçası bu pozisyon çok hoşuma gitmişti.
Kendimi iyice ileri itip ona sokulduğumda Batuhan anlık olarak kasılmış ama hemen ardından gevşeyerek o da bana sıkıca sarılmıştı.
Küçük kıpırdanmalarla iyice yerime yerleşip tekrar uykuya dalacakken Batuhan'ın kısık sesini duydum.
"Emir?"
Onun sesini duymamla beraber gözlerimi aralarken bakış açıma giren boynuyla derin bir nefes aldım. Başımı hiç oradan çıkartmak istemesem de içimde onu görmek isteyen bir tarafım daha vardı. Bu yüzden kafamı geriye çekerek ona baktım ama bunun dışında bir milim olsun yerimden ayrılmadım.
"Efendim."
Batuhan'da kafasını hafifçe eğip bana bakarken onunla bu kadar yakın olmamızdan dolayı hızlanan kalbim dışında bu durumdan hiç rahatsız değildim.
"Konuşalım mı biraz?"
Bakışlarımı Batuhan'ın huzursuz yüz ifadesinde dolaştırdığımda ondaki huzursuz ifadenin aynısı bendede oluşmuştu. Hiç istemeyerek de olsa kollarımı ondan ayırıp yavaşça ondan uzaklaşırken başımı onaylarcasına salladım.
Yüzleşme zamanıydı.
İkimizde sözleşmiş gibi doğrulup yatağın iki ucuna oturduk ve o sırtını yatağın başlığına yasladığında ben onun tam karşısında durup bağdaş kurarak oturuyordum.
"Hala kızgın mısın bana?"
Batuhan'ın sorusuyla başımı hızlıca iki yana salladım. Ona olan kızgınlığım aslında günler öncesinden bitmişti ama ona mesaj atacak cesareti ne yazık ki bir türlü toplayamamıştım.
"Sana kızgın değilim Batuhan çünkü düşününce hata yapan tek kişinin sen olmadığını fark ettim. Ben... Ben sana yalan söyledim Batuhan. Aslında-"
"Heteroseksüel olmadığını biliyorum Emir."
Sözlerimi kesmesiyle onun bunu nereden öğrendiğini bilmediğim için ilk başta şaşkınca ona baksam da aklıma gelen anahtarlarla beraber bu işin altında Akın'ın olduğunu anlamıştım.
Bu düşüncelerle birlikte yüzümde hafif bir gülümseme oluştuğunda yavaşça derin bir nefes aldım ve bakışlarımı Batuhan'ın gözlerine çevirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin Yaraları (BxB & Yarı Texting)
Teen Fiction(TAMAMLANDI.) (Bazı bölümler +18 cinsellik ve küfürlü sahneler içermektedir...) *** "Benim en güzel yansımam senin gözlerindeki yansımam olduğundan beri aynaya bakmamın hiçbir anlamı kalmadı ki Emir'im." "Bendeyse işler biraz karmaşık." "Neden peki...