43

3.2K 195 105
                                    

"Emir!"

Duyduğum tanıdık sesle duraksarken şaşkınca sesin geldiği yöne döndüğümde bizden birkaç metre ötede dikilen Batuhan, Akın ve Oğuz'u gördüm. Bakışlarımı onların yüzünde gezdirdiğim sırada Batuhan'la göz göze geldiğimizde ne yapacağımı bilemeyerek havadaki elimi yavaşça aşağı indirdim.

"Batuhan..."

Dudaklarım isteğim dışında onun ismini fısıldadığında benim fısıltımın hemen arkasından babamın kısık sesini duyarak kaskatı kesildim.

"İbne sürüsü..."

Onun söylediği şeyle beraber bakışlarımı Batuhan'dan çektikten sonra az önce aşağı indirdiğim kolumu hızlıca havaya kaldırarak aynı hızda bir an bile tereddüt etmeden babamın suratına indirdim.

Babam yumruğun etkisiyle acıyla inlediğinde onu tuttuğum yakasından iterek bıraktıktan sonra ellerimle yerden destek alarak ayağa kalktım. Yüzüm babama sırtım onlara dönükken karnımda ve kaburgalarımda hissettiğim ağrılara aldırmamaya çalışıyordum.

"Bugünden itibaren sen artık benim için hiçbir şeysin Arif Koroğlu ve umarım kendi pisliğinde boğulursun."

Babam herhangi bir cevap vermedi. Sadece acıyla inleyerek yerde iki büklüm yatmaya devam etti. Onun bu halini görmemle beraber sertçe yutkunduktan sonra ellerimi ceketimin ceplerine sokarak derin bir nefes aldım ama aldığım nefes canımı yaktığında herhangi bir ses çıkartmamak için dişlerimi sıktım.

Canımın yandığını belli etmemeye çalışarak arkama döndüğüm anda Batuhan'la göz göze geldiğimde bakışlarımı ondan kaçırarak onlara doğru yürümeye başladım.

Şu anda kimseyle konuşacak ya da neler olduğunu anlatabilecek bir durumda değildim ve kimsenin soru sormasını istemiyordum ama biliyordum ki Akın neler olduğunu öğrenmek isteyecekti.

Nitekim öyle de oldu.

Onlara yaklaşıp hiç duraksamadan yanlarından geçtiğim sırada Akın hızlı adımlarla bana doğru yönelmişti. Onun bana bir sürü soru soracağını bildiğim için hızlıca onun sözünü kestim.

"Kardeşim-"

"Sonra Akın."

Akın sessiz kalarak başıyla beni onayladığında göz ucuyla ona bakmayı keserek yürümeye devam ettim. Sol tarafımda Akın ve Oğuz varken, sağ tarafımda Batuhan vardı.

***

Akın, Oğuz ve Batuhan sessizliklerini koruyarak Emir'i takip ettiler ve sonunda dördü de bir caddenin kenarlarındaki kaldırıma sırasıyla Oğuz, Akın, Emir ve Batuhan olacak şekilde oturdular.

Batuhan Emir'in hemen yanında oturmasına rağmen hiçbir şekilde Emir'e temas etmiyordu çünkü onu rahatsız etmekten ve onu incitmekten korkuyordu ama içten içe Emir'in elini tutmayı istemekten kendini alıkoyamıyordu.

Emir sanki Batuhan'ın bu durumunu hissetmiş gibi bakışlarını yanında oturan Batuhan'a çevirdiğinde Batuhan'ın ilgili gözlerle ona baktığını görünce onu rahatlatmak istercesine hafifçe gülümsedi ve bakışlarını önüne çevirdikten sonra cebindeki elini çıkartıp Batuhan'ın elini tutarak parmaklarını birbirine kenetledi.

Batuhan Emir'in yaptığı bu şeyle beraber rahat bir nefes aldığında Emir birbirine kenetli olan ellerini kendi ceketinin cebine soktu.

Bir süre sessizce orada oturup gecenin sessizliğini dinledikleri sırada Batuhan'ın Emir'in elini daha sıkı tutmasıyla Emir'in bakışları Batuhan'a döndüğünde Emir Batuhan'ın arkasında kalan telefon kulübesini fark etti.

Geçmişin Yaraları (BxB & Yarı Texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin