Otomobil trafiğin nispeten daha daha az olduğu bir yola saparak hızlanana kadar geçen yarım saatte hiç konuşmamışlardı Aslan'la.O hafif bir müzik açarak düşünceler içinde yol almaya devam etmişti.Ebruli ise yaşadığı travma nedeniyle bedeninin yorgun düştüğünü hissedince, gözlerini kapatıp biraz dinlenmek istemişti.
Gözünü açtığında Şile'ye yaklaştıklarını fark edince Aslan'a dönerek,
- Neden buraya geldik? diye sordu
-Sakin bir yerde deniz havası almak iyi gelir diye düşündüm, şimdi nasılsınız? diye sordu.Ebruli minnettar bir sesle,
-Daha iyiyim, yardımınız için çok teşekkür ederim,Aslan "önemli değil" manasında başını salladıktan sonra,
-Neden gittiniz ki o adamı görmeye?
diye sordu.-Ben...sadece yıllar sonra ...merak ettim...belki de yeniden görmek istedim ama, galiba pek de iyi bir fikir değilmiş
-Bazen geçmişi geçmişte bırakmanın en doğrusu olduğunu öğrenemediniz mi? Eğer bir zamanlar birisi kalbimizi bir şekilde kırdıysa bu gelecekte de tekrarlanacaktır.Bilirsiniz, bir çeşit Murphy kanunudur bu.
Ebruli biraz tereddütlü bir şekilde,
-Siz de...Begüm'ü orda öyle bırakmasaydınız keşke...anneniz istemişti sonucunda, benim yüzümden aranız bozulsun istemem.Tam o sırada Aslan'ın şarj paneline takılı telefonu çalmaya başlayınca Ebruli o yöne doğru baktı.Ekranın üzerinde "Annem" yazısı görününce
Şahika Hanım'ın neler söyleyeceği ile ilgili sorularla dolmuştu kafası.Aslan gözünü yoldan ayırmadan diafonu açarak çağrıyı,
-Efendim Anne, diyerek cevapladı.-Nerdesin oğlum,
-Şile'ye doğru gidiyorum,
-Neden oraya gidiyorsun ki, Begüm'le yemek yemeyecek miydin sen?
-Öyleydi ama... bir şeyler oldu ve oradan ayrılmak zorunda kaldım.
Şahika Hanım tereddütlü bir sesle,
-Kiminle gidiyorsun...diye sordu.
-Ebruli'yle,
-Neden onunla gidiyorsun?
Aslan kendinden emin bir şekilde,
-Çünkü...onunla gitmek istedim...
deyince Şahika Hanım bir süre sessiz kaldıktan sonra,-Peki oğlum, sonra konuşuruz o zaman, diyerek kapatmıştı telefonu.
Ebruli, ikisinin bu konuşması sırasında nefesini dahi tutmuştu.Zaten Aslan söylemese de, Şahika Hanım'ın bu durumu Begüm'den öğreneceğini biliyordu.O sırada, aklına yazdıkları hikaye gelince bir an şaşkınlığa uğradı.Çünkü, Aslan onu düştüğü zor durumdan tam zamanında müdahale ederek kurtarırken, hem, Begüm'ün, hem de Şahika Hanım'ın planlarını alt üst etmişti. Begüm, Aslan'la umduğu gibi bir akşam yemeği yiyememişti.Şahika Hanım'ın da, onları yakınlaştırma çabası böylece boşa gitmişti.Peki ya Şahika Hanım neden onunla Ayhan'la buluşacağı yere Begüm ve Aslan için bir rezervasyon yaptırmıştı? Yoksa olayların bu şekilde gelişeceğini önceden tahmin etmiş miydi? Ya olaylar başka şekilde gelişse ve değişik bir sonuç ortaya çıksaydı ne olacaktı?
O sırada, telefonundan Şahika Hanım'ın aradığını gördüğünde dehşetle bakınca Aslan merakla,
-Kim arıyor? diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASLAN'IN İNİNDE
RomanceGenç bir yazar adayı olan Ebruli'nin yolu ünlü yazar Şahika Tecer ve oğlu Aslan'la kesiştiğinde geçmişten gelen sırların kahramanı olacağından haberi bile yoktu.Bu karşılaşma bir tesadüf müydü?Yoksa herşey bir planın parçası mıydı? Ya da acı dolu...