Merhabalar, bol Yankı'lı, sakin bir bölüm sizi bekliyor, iyi okumalar :)
-Multimedia, VIDEOCLUB - Amour plastique
"Ceren, uyan."
Omzumdan şiddetli bir şekilde sarsılıyordum. Bunu da Evren'den başkası yapmazdı zaten.
"Alo, kime diyorum?"
"Ne?" Diye sızlandım yastığıma doğru. Evren hâlâ beni sallamaya devam ederken omzumu oynatarak ittim onu. "Ay sallama Evren!"
"Kalk."
"Uykum var, git başından."
"Kalkmadan gitmeyeceğim." Dedikten sonra tekrar sarsmaya devam etti.
Ben de hışımla yorganımı açıp ona döndüm. "Ne var Evren?" Dedim sinirle.
"Saatten haberin var mı?"
"Yok." Dedim aynı sinirle. Daha gözlerim bile açılmıyordu, saati soruyordu bir de bana.
"Belli." Dedi yatağıma oturup. "Saat 1."
"Ee?"
"Öğlen 1."
"İsterse akşam 1 olsun, sana yüz kere söyledim beni şöyle uyandırma diye."
"Aman, prenses." Diye burnumu sıktı. "Kalk da dışarı çıkalım."
"Ne dışarısı ya?" Dedim gözlerimi ovuştururken.
"Görkem aşağıda. Tam üç saattir senin uyanmanı bekliyoruz. Kahvaltı yaptık, PlayStation oynadık, çay içtik, tekrar acıktık, bir şeyler daha yedik ama sen hâlâ uyanmadın."
"Görkem mi burada?" Dedim dirseklerimin üzerinde doğrulurken. "Niye haber vermedin?"
"Veriyorum işte."
"Ne zaman geldi?"
"Az önce anlattıklarımı dinlemedin mi?" Diye kafamı dürttü hafifçe. "Sabah geldi. Yankı'ya bakmaya gelmiş, sonra buraya geldi."
"Yankı.." diye mırıldandım. Yatağın içinde debelenip telefonumu bulduğumda şarjı bitmişti sabaha kadar elimden bırakmadığım için. Başucumdaki çekmeceden şarj aletimi alıp yatağın yanında şarja taktım telefonu.
Açılmasını beklerken, "Dışarıda ne yapacaksınız?" Diye sordum Evren'e.
"2-3 arası halısaha ayarladık."
"Adam mı lazım? O yüzden mi uyandırdın beni?" Dediğimde gülmeye başladı.
"Bugün komik tarafından mı kalktın sen?"
"Kaldırıldım.." diye mırıldandım.
"Gelirsin işte bizi izlemeye, ne zamandır totem yapmaya gelmiyorsun."
"Hiç bağıracak halim yok Evren, başım çatlıyor." Dedim alnıma masaj yaparken.
"Sen sabanın altısında neden uyanıktın?" Diye sordu.
"Uyuyamadım."
"Abim de uyuyor hâlâ. O da mı uyumadı?"
"Onu son bıraktığımda saat dört falandı, sonra ne yaptı bilmiyorum."
"Dün gece uyumama gecesi falan mıydı?"
"Galiba." Dedim Nida'nın, Yazgı Ablanın ve hatta Bahar'ın da uyumadığını hatırlayınca.
"Neyse uyandığına göre ben aşağı iniyorum."
"Tamam geliyorum ben de. Biraz daha uyanayım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Külkedisi
Humor"Hey, Külkedisi!" diye seslendi ayakkabımın tekini veren çocuk. "İsmini öğrenemeyecek miyim?" "Üzgünüm, Beyaz Atlı Prens. Öğrenemeyeceksin." Sinestezik bir çocukluk aşkı okurken biraz da eğlenmek isteyenleri buraya alalım! 💛