-Multimedia, AWOLNATION - The Best (feat. Alice Merton)
"Ceren al şunu."
Beynim ağrıyordu. Beynim, kelimenin tam anlamıyla ağrıyordu.
O yüzden abimin sesi kafamın içinde çarpa çarpa tekrarlıyor gibi hissediyordum.
"Ağrı kesici." Diye devam etti. Gözlerimi açıp yatakta yanıma oturan abime baktım. Bir elinde su bardağı, diğerinde bir hap vardı ve beni bekliyordu.
"Yavrum bakma öyle saf saf, iç şunu işte. Sonradan daha çok ağrıyacak." Dediğinde uzattığı ilacı alıp içtim.
"Aferin." Dedi abim. Suyu içtikten sonra bardağı benden alıp komodinin üzerine bıraktı.
"Abi başım çatlayacak.." diye sızlandım bir elimi alnıma bastırırken. Çok uzun zamandır bu kadar şiddetli bir baş ağrısı yaşamamıştım. Öyle ki, abimin odanın perdelerini açmasına bile dayanamayıp kapattırmıştım.
"Çatlar." Dedi o da bana hiç acımadan. "Geceki halini bilsen bu ağrı az bile kalır dersin."
"Çok kötüyse anlatma." Dedim başımı yatak başlığına yaslarken. Kafamı dik tutmakta güçlük çekiyordum henüz.
"Hangi birini?" Dediğinde inleyerek yüzümü kapattım.
"Hiçbirini." Dedim. Dün gece benim için şu an karanlık bir boşluktan ibaretti. Parça parça hatırlayarak sonradan birleştireceğimi biliyordum ama ortaya pek de memnun olacağım bir şey çıkacağını sanmıyordum.
"Tek bir şeyi merak ediyorum." Dedim ellerimi yüzümden indirirken. "Kustum mu?"
"Tabii ki." Derken şaka yapıyor olmasını umuyordum ama ciddiydi.
"Nerede?" Diye sordum korkuyla. Bunun herkesin içinde yaşanmamış olmasıyla teselli bulabilirdim ancak.
"Burada." Dediğinde bir nebze olsun rahatladım.
"Seni çok uğraştırdım değil mi?"
"Olsun yavrum, olacak o kadar." Dedi yanağımdan makas alırken.
"Tamam, hadi anlat." diye pes ettim. Gerçeklerden kaçış yoktu.
"Ben nasıl sarhoş olduğuna çok hakim değilim yalnız, geceyarısından sonra yanındaydım."
"Olsun."
"Hiç mi hatırlamıyorsun? Nereden başlayacağım?" Diye sorduğunda gözlerimi kapatıp kendimi zorladım.
'Tekila savaşları. Shot yarışması.'
'Olmaz, ben tek shot ile sarhoş oluyorum.'
"Biz shot yarışması yaptık." Dedim gözlerimi açarken.
"İyi yaptınız." dedi abim. "Onu gördüm."
"Çok net değilim şu an."
"Oraları hatırlarsa uyandıktan sonra Evren'e anlattırırsın o zaman." Dedi abim. Camın önündeki yatakta kendinden geçmiş bir şekilde uyuyan Evren'i gösterdi. "Ben iki gibi odaya döndüm, siz biraz daha kalalım dediniz."
Aferin bize.
"Gelince Evren direkt yattı zaten; hatta hiç kıpırdamamış sanırım." Dedi hareketsiz yatan Evren'e bakıp. "Arada kontrol ediyorum, nefes alıyor." Dediğinde güldüm. "Sen bileğini burkmuşsun."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Külkedisi
Humor"Hey, Külkedisi!" diye seslendi ayakkabımın tekini veren çocuk. "İsmini öğrenemeyecek miyim?" "Üzgünüm, Beyaz Atlı Prens. Öğrenemeyeceksin." Sinestezik bir çocukluk aşkı okurken biraz da eğlenmek isteyenleri buraya alalım! 💛