Evde otururken bi anda aradı, o gün okulun son
günüydü, ve yarın yoktu ben Almanya'ya gidecektim,
Evde herkes aynı odanın içersinde,konuşmak istedim. Ben seni çok seviyorum Işıl'ım demeyi deli
gibi istedim,ama biz utanan çocuklardık anamızın,
babamızın yanında öyle konuşamazdık.
Bende
Bende
Evet
Teşekkür ederim
İyi akşamlar
Gençler o dönem Whatsapp yoktu ama hayatımız muhteşem güzeldi. Üç ay kıza çaktırmadan baktım
Peşinden çok uzaktan yürüdüm
Gölgem gölgesine değerde laf olur azar işitir diye....
Nihayet çıkma teklif ettim
Teneffüslerde koridorda yürüdük utancımızdan
Nasılsın iyimisin den başka dersten başka bir şey konuşamazdık.
Sevgililer gününde el ele tutuşmadık ama,küçük parmağımı tuttu hafiften.
Öyle bir sevindim ki aklınız hayaliniz durur
Sevdiğimizi öpmeyi hayal etmek bile sevdaya ihanetti bizim yüreğimizde.
(Musa Garip YouTube'dan alınmış bir yorum)Eskiden sevgiler daha mı masumdu daha mı temizdi ki acaba? Zamanla sevgiler kirlenip çıkarlara yenik mi düştü? Eskiden sevdimi iki gönül bir olup samanlık seyran olurken şimdi o samanlığa razı kaç gönül vardır ki acaba?
Sevmek o kadar zor sahip olunan bir duyguydu ki bulunduğunda neden kıymeti bilinmeyip elimizin tersiyle itilirdi ki. Giray'da öyle yapmamış mıydı? Belki ömür boyu arayıpta bulamayacağı sevgiyi korkuları yüzünden elinin tersiyle itmemiş miydi?
Şimdide kızın ağzından çıkan "ARKADAŞINIM" sözü niye kalbine mızraklar batırıyordu, elinde sanki kor alevler varmış gibi hissettiriyordu ki. Daha bu sabah aynı sözcük hiçte ağzını yakmadan dilinden çıkmamış mıydı? Peki sabahtan akşama ne değiştide kendi dilinden çıkan sözcük şimdi başka dilden dökülünce ıstırap veriyordu ona?
Onca yıl örülen duvarlar şimdi nasıl tek vuruşta yıkıla biliniyordu ki? Yıllarca aşka tövbe etmiş geride gözü yaşlı bir eş ve çocuklar bırakmam diyen öz güveni nereye gitmişti ki acaba?
Aslında biliyordu o dün gördüğü bir çift mavi göze görür görmez teslim olmuştu. Artık sıra kabullendiği teslimiyete yenilmeye gelmişti ve Giray o yenilgiye dünden razıydı. Peki karısı yenilmiş bu adamı geri hayatına isteyecek miydi işte bundan emin değildi.
"Değilsin"
"Değil miyim daha bu sabah öyleydim ama şimdi ne değişti. Ha dur yoksa arkadaşın olma vasfına bile sahip değil miyim?"
Giray daha önce bu kızın hazır cevaplılığının hoşuna gittiğini söylemişti değil mi? Ama şuan o fikrini değiştirdi karısı sessizken daha iyiydi sanki.Genç adam burnundan derin bir nefes alıp gözlerini karısının okyanuslarına dikmişti.
"Değilsin çünkü sen benim hala karımsın. Unuttuysan hatırlatayım aramızda ben istemeden asla bozulmayacak bir nikah var""Öyle mi? Bir yıl önce aklın nerdeydi peki benim fikrimi bile almadan tek çelsede beni boşayan sen değilmiydin? Ama doğru ya evlenirken söylemiştin emanetini kendi ayakları üzerinde durunca özgür bırakacaktın, al işte bak gayette kendi ayaklarım üzerinde duruyorum hadi ver özgürlüğümü istiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHUM SENİ SEÇTİ
General Fictionİyi adamlar yanlızlıktan ölüyor,İyi kadınlar ise kötü adamların balkonundan gökyüzüne bakarken...... Dostoyevski Giray karşısındaki kadınların istediği herşeyi kabul etmişti ama onunda bir şartı vardı şimdi bunu söylemeliydi ki ilerde olacakların ö...