RUHUM SENİ SEÇTİ

46.Bölüm Kıskanç Yarim

Giray önünden sinirli sinirli giden karısının arkasından o görmeden gizli gizli gülüyordu. Karısı gerçekten de çok kıskançtı. Şuan tek bir kelime etse emindi bütün sinirini ondan çıkarırdı.

"Abi gülüp durma artık, şimdi arkasını dönerde yakalarsa ona güldüğünü inan sana yapacaklarından sonra biz güleriz artık."

"Ne yapayım cadım. Görmedin mi içerdeki hallerini az daha araya girmeseydik hostesi parçalayacaktı."

O sırada yanlarında bütün konuşmayı duyan Ateş aynı sevdiği gibi arkadaşına yaklaşıp konuşmaya başladı.

"Ezgim haklı abi valla şu iki karış açık ağzını kapat artık. Görmüyor musun kız burnundan soluyor?"

"Görmez miyim? Görüyorum ve gördüklerimde çok hoşuma gidiyor."

Leyal deminden beri arkasında  fısır fısır konuşan üçlünün her söylediğini gayette net duymuştu. Demek kocası onu kıskandığı için mutlu olmuştu öyle mi? Olurdu tabi kim mutlu olmazdı ki kıskanılmaktan.

Ah o hostes olacak yellozu bıraksaydılar az daha yolsaydı. Nasıl yüzsüzce birde yanınızdaki kız kardeşiniz mi dememişmiydi. Bari benzeseler içi yanmayacaktı. Aslında ortada bir suçlu varsa oda kocasıydı. Ne vardı canım bu kadarda yakışıklı olunacak. İnsan biraz daha az yakışıklı, az seksi olsaydı ölürmüydü.

Neyse artık olanları daha fazla düşünüp üç günlük tatilini kendisine zehir etmeyecekti. Sözünü tutacak kocası ile çıktıkları ilk tatilin tadını çıkartacaktı. Gerçi otele gittiklerinde, kocasını deminden beri arkasından gülüp durduğu için  biraz süründürmezse içi asla rahat olmayacaktı.

Grup hep birlikte havaalanından çıktıktan sonra, kiraladıkları üç araçla dün arayıp rezervasyon yaptırdıkları otele arkalı önlü giriş yapmışlardı.

Ezgi lobiye girer girmez anneannesini arayıp sağsalim geldiklerini haber vermiş, sonrada telefonu annesinin alması ile birazda onunla konuşmuştu. Annesine nerden estilerse kaldıkları oteli merak etmiş ısrarla adını sorup durmuştu.

Genç kızda söylemekten birşey olmayacağını düşünüp sırf annesinden kurtulmak için otelin ismini söylemiş sonrada vedalaşıp telefonu kapatmıştı. Daha sonrada lobide sıranın onlara gelmesini bekleyen arkadaşlarının yanına dönmüştü.

"Anneannemin hepinize selamı var"

Hepsi bir ağızdan "Aleyküm Selam" diyerek genç kızı yanıtlamıştı.

Ezgi daha sonra Leyal'e dönüp yerleştikten sonra ne yapacaklarını sormuştu.

"Limonum yerleştikten sonra hemen çıkacak mıyız?"
"Yok kuzum az dinlenelim hiç değilse birer duş bari alalım. Baksana nemden sırılsıklam olduk."

"Doğru söylüyorsun az dinlenmek iyi gelecek. Peki Suna ile konuştun mu? Buraya mı gelecek yoksa alışveriş merkezinde mi buluşacağız?"

"Konuştum az önce bende şimdi bir kaç işi var dedi ben onları halledeyim sizde az dinlenin sonrada vakit kaybetmemek için alışveriş merkezinde buluşalım dedi. Bende kabul ettim tabiki kızı birde onca işinin arasında buraya kadar yormak istemedim."

"İyi yapmışsın kuzum bencede en uygunu bu. Tamam ozaman giderken Firuze'yi de alırız yanımıza birkaç saatede işlerimizi bırakıp döneriz." diyerek arkadaşını cevaplamıştı genç kız. Daha sonrada yanlarında arkadaşları ile konuşan abisinin koluna dokunup kendilerine bakmasını sağlamıştı.

"Abiciğim biz az dinlendikten sonra Suna ile buluşmak için Firuze'yi de alıp alışveriş merkezine gideceğiz. Sanada uygunsa arabanın anahtarını bize verir misin?"