31.Bölüm Geçmişin Yükleri

9.9K 588 174
                                    

Allah der ki;
Kimi benden çok seversen
Onu senden alırım ve ekler;
Onsuz yaşayamam deme,
Seni onsunda yaşatırım.
Ve mevsim geçer gölge veren ağaçların
dalları kurur, sabır taşar,
canından saydığın yar bile bir gün el olur.
Aklın şaşar, dostun düşmana dönüşür.
Düşman kalkar dostun olur.
Öyle garip bir dünya,
olmaz dediğin ne varsa olur.
Düşmem der düşersin,
Şaşmam der şaşarsın.
En garibi de budur ya;
Öldüm der durur yine de yaşarsın.
Hz.Mevlana

Ne güzel demiş Hz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ne güzel demiş Hz.Mevlana demi, bu hayatta olmaz dediğimiz herşey olur, "yeter" ben artık taşıyamıyorum dediğimiz her acıyıda taşırız. Bazen yüklerimiz kayıplarımız ağır gelir omuzlarımız çöker ama yinede bir şekilde tekrar kalkar o düşen omuzlarımız.

Leyal insanların gelip geçtiği koca koridorda sanki oturacak başka yer yokmuş gibi yere öylece oturmuştu. Onca zamandan sonra ilk defa kendini bu ailenin dışında hissetmişti. Düşünceleri buraya bir saat önce geldiği vakte dönmüştü.

Uçaktan indiği gibi havaalanın girişinde bulduğu ilk taksiye biner binmez anneannesinin kaldığı hastanenin adresini verip yola çıkmıştı. Şansına fazla trafik olmadığı için kısa sürede hastaneye ulaşmıştı. Taksiden inip koşarak içeriye girmişti. Kısa süre sonrada danışmadan yaşlı kadının hala ameliyatta olduğunu öğrenmiş ve hızlıca ameliyathanelerin bulunduğu kata gitmişti.

Koridoru döner dönmez ilk Altan abisi ve Sedef ablasını görmüştü. Daha sonrada onların arkasında perişan halde olan dostu Ezgi ve eski kayınvalidesi Ayça hanımı görmüştü. Bir kaç tanede mahallerinde bulunan komşuları vardı.

Genç kız onları görmesi ile birlikte sabahtan beri tuttuğu göz yaşlarını serbest bırakmıştı. Ve ağlayarak adımlarını hızlandırmış daha onun geldiğini farketmeyenlere kendini belli etmişti. Sonrada koşarak baba kucağı bildiği Altan amcasının kollarına kendini atmıştı.

"Amcam bu nasıl kara bir günmüş Rabbim bizi daha ne kadar sınayacak."
"Şşşş güzelim, ayçiçeğim benim sakinleş biraz. Ayşe teyzem iyi olacak eski toprak o hepimizi gömer yinede ona bir şey olmaz merak etme sen."
"Korkuyorum ona Giray'a bir şey olacak diye çok korkuyorum. Onlarda benden giderse yapamam bu sefer dayanamam."

Sedef:
"Deli deli konuşma kuzum o nasıl lakırdı öyle, derdi veren Allah dermanını verir elbet. Sen duanı et kalbini ferah tut. Toparlan, bak Ezgi'de çok perişan oldu sizin birbirinize destek olmanız lazım."

Leyal ablasının haklı olduğunu bildiği için gözlerinden akan yaşları, elinin tersiyle kurulayıp arkadaşının oturduğu yere doğru ilerlemişti. Arkadaşının vaziyeti kendisindende beterdi. Yavaşça  yaklaşıp önünde durup dizlerinin üstüne çökmüştü. Daha sonrada kucağında duran ellerini avucunun içine alıp, dudaklarına götürmüş tek tek öpmüştü. Ezgi önünde durup ellerini öpmeye başlayan kızla daldığı düşüncelerden çıkmış canı dediği dostunun geldiğini anlamıştı.

RUHUM SENİ SEÇTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin