Korku dolu bir gün yaşadıktan sonra akşama doğru Safiye ve Naci eve dönmek için Deniz hanımın yanından çıkarlar. Bu sırada merakla bekleyen ev halkı da iyice endişelenir.
Han: Gülben, baba bir sakin olun.
G: Ablamın halini görmedin sen Han. Çok korktuk.
H: Öyle. Belli vardı sancısı. Han ara Naci'yi tekrar.
Han: Doğum falan başlasa Naci haber verirdi zaten baba. Hem elli kez aradım açmıyor.
H: Karısı doğumdayken seni düşünecekti zaten! Bir de lafa bak.
Han: Baba bir yaptığımızı da söylediğimizi de beğen ama ya.
Gülben hala merakla sağa sola dolanıyordur.
G: İyidir dimi? Hem ablam hem bebekler...
Tam o sırada Han'ın telefonu çalar.
Han: Heh Naci arıyor. Öğreniriz şimdi.
Diyerek açar telefonu.
N: Alo?
Han: Naci elli kez aradım şu telefonu yanında niye taşıyorsun sen?
N: Karım bu haldeyken sen arayacaksın diye düşünmem lazımdı unutmuşum.
Han bir an için hak verir Naci'ye.
Han: Kusura bakma. Korkudan gözüm döndü. Ablam ve bebekler iyi mi?
N: İyiler doğum sancısı değilmiş. Eve geliyoruz biz şimdi.
Han: Tamam bekliyoruz.
Diyip kapatır telefonu.
Han: Korkulacak bir şey yok. Daha doğum sancısı değilmiş bu.
G: Ağrısı var mıymış?
Han: Yok heralde olsa bırakmazlar. Eve geliyorlarmış şimdi.
H: Çok şükür.
G: Aklım çıktı ya.
H: Sakin olun tamam bakın iyiler.
Kısa bir süre sonra anahtar sesi duyulur.
N: Geç Safiye'm.
Diyip nazikçe öncelik tanır eşine Naci. Safiye minik adımlarla girer eve. Yorgundur ve korkmuştur. Hala da korkusu vardır. Naci yanından bir an bile ayrılsın istemez. Girer girmez arkasına bakar.
S: Naci gitmiyorsun dimi? Geliyorsun?
N: Geldim Safiye'm geldim. Merak etme. Burdayım ben.
Diyip geçer karısının arkasından. Evin kapısını kapatıp tutar elini. Birlikte ilerlerler içeri doğru. Kendilerine bakan Hikmet, Han ve Gülben ile göz göze gelirler.
H: Kızım? İyi misiniz?
S: İyiyiz baba..
G: Abla çok şükür.
N: Ben Safiye'mi yatırıp geliyorum. Çok yoruldu.
Safiye itiraz bile edemez yorgunluktan. Odaya geçerler beraber. Naci karısının üst değiştirmesine yardım eder. Usulca yatırır yatağa. Üzerini örterken Safiye çocuk gibi tutar elini.
S: Yanımda kal. Bizim sana ihtiyacımız var. Gitme.
Naci karısının dediğini ikiletmez. Tebessüm eder ve alnından öperken fısıldar.
N: Asla.. Asla bırakmam sizi.
Diyip yanına uzanır. Göğsüne çeker sevdiği kadını. Karnına koyar elini konuşur.
N: Biliyorum siz de çok heyecanlısınız annenizle, benimle, ailemizle karşılaşmaya ama biraz daha yavaş anlaştık mı? Anneyi üzerseniz bozuşuruz.
Safiye Naci'nin lafına güler. Tüm stresi unutur o an.
S: Seni şuan anlıyorlar Naci zaten.
N: Benim bebeklerim babalarını anlıyor dimi?
Bebekler tekme atınca tekrar gülerler.
N: Bunu evet diye kabul ediyorum.
S: Tamam tamam çıkıyorum ben aranızdan.
Naci yaklaşıp karnını öper. Gözlerini kapatır. Belli etmemeye çalışsa da kendisi de çok korkmuştur. İçinden şükreder sürekli... son lafını sesli söyler.
N: Şükürler olsun.
Safiye huzurla yanına çeker kocasını. Sıkıca sarılır ve kapanır gözleri. Naci uykuya dalan sevdiğini izler bir süre. Sonra da ev halkına bilgi verip meraklarını gidermek için kalkar usulca. Yanlarına gider.
N: Yeni uyudu.
Han: Ne ağrısıymış bu?
N: Vucudu kendini doğuma hazırlıyormuş bir nevi.
G: Ondan mıymış o ağrı?
N: Evet ama artık daha dikkatli olmamız lazım.
Han: Bu demek ki artık her an doğum başlayabilir.
N: Aynen öyle. Yarın sabah kitapçıya gidicem doğum için alınan birkaç şey kalmış orda. Onları almam lazım. Sonra gelicem hemen eve. Bir daha da gitmem doğum olana kadar aklım hep burda zaten. Gülben senden ricam yarın ben kitapçıdayken Safiye'ye arkadaşlık eder misin? Tek kalmasın. Korkuyorum. Ben hemen dönerim zaten bir saate. Belki o kadar bile sürmez.
G: Sen merak etme enişte ben burdayım. Gözün kalmasın arkada.
Naci rahat bir nefes alır.
N: Çok sağolun..
Han takılır Naci'ye.
Han: Ablam kadar seni de tek bırakmamak lazım. Babalar da 9 doğuruyordu dimi heyecandan?
İlk kez Han'ın esprisine cevap vermek yerine gülerek onaylar Naci. Yüzleri güler ama bu kez tatlı bir heyecan vardır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Papatya Kadın
Romance🌼Hayallerimi Sığdırdım Bir Papatyanın Kokusuna...🌼 🕊 ...papatya gibi kokuyorsun...🕊