Yorgunluğu bastıran o tatlı heyecan hakimdir Safiye ve Naci'de. Bebeklerini izlerken uyuyan Safiye'ye bakar Naci. Tebessüm eder. Kucağındaki Karan'ı beşiğine koyar usulca. Minicik battaniyeyi üzerine örter. Sessizce çıkıp evdeki hazırlıklara bakacağı sırada gözlerini açık gördüğü kızına bakar. Tebessüm eder. Gidip beşiğinden alır bebeğini. Hayran hayran bakarken konuşur fısıltıyla.
N: Babacım.. Anneyi uyuttun sen mi uyandın? Çok yoruldu biraz dinlensin. Benimle idare et şimdi.
Diyip gülümser. Yaklaşıp koklar. O bebek kokusu işler ciğerlerine. Safiye'yi ve Karan'ı uyandırmamak için kızını da alıp çıkar odadan. Salonda çay içen Hikmet Gülben ve Han'a kızıyordur.
H: Torunlarımı sevicem ama ben uyanmadılar mı daha?
Han: Baba bir sessiz ol. Ablam uyuyor.
Naci kucağındaki kızıyla gelir.
N: Baba.. Safiye uyuyor. Ama prensesim uyanmış bak.
Diyip kızını gösterir. Hikmet hemen başını çevirir. Eve gelen bebek sevinci onu da çok etkilemiştir.
Han: Maşallah yeni baba. Bebek yakışmış kucağına.
Naci güler.
N: Bu aralar sana fazla katılıyorum. Kıyamet yakın galiba.
Diyip güler. Hikmet kollarını açar.
H: Ver bana torunumu hadi.
Naci kucağındaki kızına bakar. Yaklaşıp öper saçlarından. Sonra da usulca bırakır Hikmet'in kollarına. Nazlı masum masum yeni açılan gözleriyle bakar ona anlam veremese de.
H: Safiye'ye öyle benziyor ki..
Der çocuksu olmuştur birden. Gülben ve Han da Hikmet'in dibine girip bebekle meşgul olurlar. Naci güler hallerine. Bebeklerinin doğumuyla beraber yepyeni bir sayfa açılacağını tahmin etmiştir ama bu kadarını o bile düşünmemiştir.
Ceylan gelir.
C: sofrayı kuralım Safiye uyanınca götürürüz.
N: Ağrısı vardı biraz. Ona tepsiye koyalım da odaya götürürüm ben
G: Ablam odada hayatta yemez ki.
H: Eski Safiye yemezdi. Ama o artık bir anne. Ne kadar değiştini görmüyor musunuz? Ceylan kızım tepsiye koyun yemeğini Safiye'nin.
Gülben mutfağa geçer. Safiye'ye ayrı hazırlarlar. Bu esnada Nazlı da huysuzlanmaya başlamıştır. Acıktığı bellidir.
H: Damat seninki huysuzlanıyor. Annesine götür istersen.
Naci usulca alır kızını. Ona bakarken tebessüm etmemesi imkansız hale gelmiştir. Gelir odasına kızıyla. Safiye'yi uyandırmamaya çalışmaktır amacı ama bebeğin acıktığını da bilir. Safiye hissetmiş gibi açar gözlerini. Birden sıçrar etrafa bakar.
S: Bebeklerim!
Naci karısını sakinleştirir.
N: Safiye'm korkma.. Oğlumuz uyuyor. Kızımız da bende.
Safiye derin bir nefes alır.
S: Sen varken korkmam ben...
Naci gülümseyerek yaklaşır. Yatağın ucuna oturur.
N: Annesi burda acıkan biri var.
Safiye anında gülümser açar kollarını.
S: Ver benim güzel kızımı bana.
Naci usulca verirken Safiye yine sanki ilk kez alıyor gibi heyecanlanır. Bebeğini doyurmaya başlar. Hayranlıkla izler bu mucizeyi. En büyük destekçisi de Naci'dir... Naci özenle yardım eder. Safiye kızını doyurduktan sonra annelik iç güdüsüyle bakar.
S: Naci. Oğlumuz uyanmadı ama acıkmıştır o.
Naci gülümser bu lafa.
N: Nazlı'yı ver bana yatırıyım beşiğine. Oğlumuzu veriyim.
S: Yok. Yok olmaz.
N: Neden Safiye'm?
S: Beşik uzak kalıyor. Gözümün önünde olsunlar.
Naci gülümseyerek Safiye'nin yanına yatırır Nazlı'yı. Beşiğin başına gidip Karan'ı da usulca alır. Doyma sırası ondadır.
Tek tek özenle ilgilenirler minik bebekleriyle. Naci Safiye'sini asla ihmal etmez. Gidip hazırlanan tepsiyi getirir.
N: Senin de bir şeyler yemen lazım artık.
S: Naci odada yiyemem. Dökülür bir şey olur.
N: Dökülmez. Dökülürse de ben temizlerim ama ağrın var bu şekilde kalkamazsın.
Safiye itiraz edecek gücü bile bulamaz kendinde. Başını yanında uyuyan bebeklerine çevirir. İçi huzur bulur. Sonra da kocasına bakıp onaylar. Naci karısının yanına oturur. Tepsiyi kendi dizine koyar. Çorbadan bir kaşık alır.
N: Aç ağzını Safiye'm.
S: Ben yerim Naci.
N: Olmaz hadi aç.
S: Sıcaktır o.
Naci kaşıktaki çorbaya üfler. Soğutur ve özenle ağzına verir kaşığı. Safiye yaşadığı huzuru tarif bile edemez. Rüya gibidir bu olan her şey. Gözleri dolu dolu bakar hep. İçinden milyon kere şükreder.
Çorba bittikten sonra kalan yemeklerden de yer. Naci tepsiyi alıp mutfağa bırakır ve döner.
N: Sana bir şey aldım..
Safiye çocuksu bakar.
S: Naci..?
Naci papatyadan oluşan o kolyeyi çıkarır. Papatyanın yapraklarında dördünün baş harfleri vardır. Safiye hayran hayran bakar.
S: Ç..çok güzel bu... Neden zahmet ettin..?
N: Daha önce almıştım bunu ama doğum olunca anca verebildim. Zahmet değil hem bu.
Diyip öper dudaklarından. Safiye huzurla bakar ona.
S: En büyük mucizem sizsiniz benim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Papatya Kadın
Romance🌼Hayallerimi Sığdırdım Bir Papatyanın Kokusuna...🌼 🕊 ...papatya gibi kokuyorsun...🕊