🕊..56

561 38 4
                                    

Bebekleriyle beraber tam ordan çıkacaklarken odadaki oyuncaklar ilgilerini çoktan çekmiştir bile.

N: Anlaşılan odamıza gitmemiz zaman alacak Safiye'm.

Safiye güler.

S: Olsun.

Çocukları için hazırlanan oyun sahasındaki minderlere oturup ikizleri de kucaklarına alırlar.. Nazlı minik topu alır eline. Karan ise küçük bir kuklayı alır. Naci bu işi oyuna çevirmeyi sever. Karan'a bakar.

N: Kukla oynamak istiyor anlaşılan benim oğlum.

S: Naci ne bilsin çocuk daha oynamayı?

N: Böyle böyle öğrenecek Safiye'm işte.

Naci bir kukla da kendine alır. Ele geçirmeli olan bu bez kuklayı giyer eline. Bebeklerin ikisi de hayranca bakar birden babalarına şaşırırlar. Karan heyecanla bakar.

Bu sevince Safiye güler. Gözleri dolu doludur. Bir süre onları izlemeyi tercih eder. Naci elindeki kuklayı gösterir çocuklarına.

N: Bakın bunun adı... Dimitri.

Safiye ile göz göze gelip güler. Geri önüne döner.

N: Sizinle arkadaş olmak istiyormuş.

Nazlı heyecanla babasının elinde olan kuklaya sarılır. Karan da kardeşini taklit edip sarılınca çok tatlı bir görüntü ortaya çıkar. Naci ikisinin de saçlarını öper. Aslında daha oynamak ne bilmeyen bebekler renk ilgilerini çektiği için sadece babalarından almak için yapmıştır bu basit hareketi. Bundan kendine pay çıkaran Naci'nin mutluluğuna diyecek yoktur ama.

N: Sizi Dimitri de öpmek istiyormuş.

Diyip kuklanın ağzını ikizlerinin karınlarına dokundurur sırayla. Huylanan bebekler gülmeye başlarlar. Safiye de gülüp girer araya.

S: Aa tamamm babası. Ver bakıyım uyku zamanları.

Sırayla doyurup uyutur bebeklerini. Sonra da telsizi yanlarına bırakarak sessizce çıkarlar odadan. Büyük pencereye gözü çarpar Safiye'nin. Yaklaşıp seyreder dışarıyı...

Baharın gelmesiyle açan çiçekler görsel şölen yaratırken kokularıyla Safiye ve Naci'yi mest etmiştir bile çoktan.. Huzur ve mutluluğun saklandığı mevsimdir bahar.

Ormanın ortasında çok güzel bir ev , büyük ıhlamur ağacının altında tahtadan masa , baharın etkisiyle yaprakları renkten renge bürünmüş çok güzel gözüküyordur. Kapının girdisinde iki sandalye , tahta sütunlarında ışıklandırmalar vardır. Tam da hayallerindeki gibi olan bu ev büyüler Safiye'yi.

S: burası çok güzel.

Der hayranca izlerken. Naci eşinin elini tutar.

N: Sana asıl süprizim odamızda.

Safiye hala inanamaz şuanki hallerine. Heyecanlı, çocuksu gülümsemesiyle sorar onay istercesine.

S: Burası...bizim mi?

N: Evet ama sen burayı hatırlamadın.

Safiye anlam veremez bir an. Sorgular hemen.

S: Nasıl? Neyi hatırlamam gerekiyor Naci?

Naci tebessüm eder.

N: Yıllar önce okulun bahar şenliğinde uçurtma uçuramadık annen izin vermedi diye senle ben buraya gelmiştik. Birlikte uçurtma uçurmuştuk burada. Çok sevmiştin . Burası o yer Safiye'm..

Safiye hatırlar o anı.. Gözleri dolar bu detaya...

🕊🕊🕊🕊🕊 23 YIL ÖNCE 🕊🕊🕊🕊🕊

Papatya KadınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin