Papatya Kadın

🕊..63

Safiye mutfakta yaptığı yemeğin altını kapatıp bakar tadına.

S: Mmhhh.. Valla da mis gibi olmuş. Naci bayılacak.

Neriman güler arkadan.

Neriman: Abla sen naptın da beğenmedi eniştem?

Safiye o an boş bulunup sıçrar.

S: Kız ne arıyorsun sen orda?

Neriman: Abla babayla dolaşmaya çıkıcaz ya demiştim. Çıkıyoruz demeye geldim. Safiye bakış atar.

S: Benimkiler uyuyor hala dimi?

Neriman: Mışıl mışıl uyuyolar.

S: Heh iyi bari. Bana bak dikkat et babaya.

Hikmet gelir.

H: Çocuk avutuyolar sanki.

S: Valla baba çocuktan betersin. Nazlı da Karan da bunu yapmadı daha.

H: Büyüsünler görücez.

Neriman araya girer.

Neriman: Hadi baba ne olur çıkalım artık.

H: Tamam kızım çekiştirip durmasana.

Hikmet ve Neriman evden çıkarlar. Safiye uğurlar ve mutfağa geri döner. Hemen peşine çalan kapıya koşar.

S: Neriman ne unuttunuz yine?!

Kapıyı açmasıyla Naci'yi görür.

S: Naci?

N: Safiye'm. Neriman'ı mı bekliyordun?

S: Babayla yeni çıktılar da Naci ondan. Sen erken geldin bir şey mi oldu?

N: Kitapçıda gömleğime çay döküldü de Safiye'm.

Diyip üzerini gösterir. Safiye kocaman bakar.

S: Ayy Naciiii!!! Çok yandın mı?

N: Yok yok soğumuştu Allah'tan.

S: Ay iyi bari. Çıkar da yıkayım ben.

Naci eve girer.

N: Safiye'm ben hallederim.

S: Ay Nacii. Elli kez mi konuşucaz bunu? Ben hallederim yıkama işlerini.

Naci banyoya gider. Safiye de peşinden gelir bilmiş bilmiş. Naci arkasından gelen karısına bakar. Düğmelerini açmaya başlar gömleğinin.

N: Safiye soyunuyorum. Napıyorsun?

S: Ay Naci yanımda hiç soyunmadın sanki. Çıkar da yıkıycam.

Naci gülmemek için zor tutar kendini.

N: Yanında soyundum tabi kocan sıfatıyla.

Safiye güler bu lafa. Yaklaşır. Elini gömleğin yakasına koyar. Elini usul usul sürterek düğmelere iner. Kumaşın üzerinde usul usul kayan parmakları, sıcaklığı Naci'yi baştan çıkarmaya yetiyordur bile. Yutkunur istemsizce. Safiye fark eder. Bu durumu değerlendirmek her zamanki gibi hoşuna gider. Bilerek düğmeleri açarken oyalanır. Birini çözer önce...

Naci'nin gözü karısının dokunuşuyla deli eden parmaklarına kaymıştır. Fısıldar.

N: Safiye.. ?

Safiye ise farkında değil gibi davrandıkça Naci iyice dayanamayacak duruma gelir. Elini arkaya doğru atıp fıskiyenin açılmasını sağlar. Ordan sular akmaya başladığında Safiye uzaklaşır bilerek.

S: İyi Naci. Hadi çıkar gömleği. At kirli sepetine. Attırma tepemi.

Der. Tam çıkacakken Naci bileğini aniden tuttuğu karısını çeker ılık ılık akan suyun altına. İkisi de kıyafetleriyle sırılsıklam olmuşlardır. Safiye bir anlık şoku atlatır.

S: Naptın Naci?

Naci ise deminden beri sarhoş olmuş şekilde bileğinden usulca tuttuğu karısının bileğini usulca duvara bastırarak dudaklarına yönelir. Fısıldar.

N: Sana deli oluyorum ben... Bir bakışın.. Gülüşün.. Dokunuşun...

Daha cümlesine devam edememişken Safiye cesur bir hamle yaparak dudakları arasındaki mesafeyi kapatır. Islak olmaları umurlarında değildir. Hala başlarından akan su da daha tahrik edici bir ortam yaratmaya yetiyordur bile. Naci  ellerini usulca karısının sırtındaki fermuara götürür. Islak elbisenin fermuarını milim milim indirirken dudaklarında keşke çıkmıştır bile. Fermuar tamamen indiğinde ise vücudundan süzülerek yere düşmesini sağlar elbisesinin. Ellerini karısının çıplak tenini hissedercesine koyar sırtına. Safiye kasılır bu hareketle. Sırtında hissettiği parmaklar vucudunu keşfe çıkmış gibi her zerresine ulaşmaya çalışır adeta.

Naci dudaklarından boynuna doğru yöneldiği karısını bu kez de dudaklarıyla çıkar keşfe. Sırılsıklam olmaları daha alevlendirirken Safiye'nin dudaklarından bir inleme dökülür. Bu tahrik edici sesle Naci daha da dayanamaz hale gelirken sütyenin üzerinden öptüğü göğüslere kavuşmak istercesine sütyen kopçasını çözer tek hamlede. Safiye kocasından çıkardığı gömleğin de yere düşmesine izin verirken sırada diğer engeller vardır.

Göğüslerinde sıcak, ara ara sertleşen ama nefesini hızlandıran o öpücükler daha da isteğini artırırken Safiye'nin elleri Naci'nin kemerine gider. Önce kemeri çözer sonra da pantolondan kurtulmasına yardım eder. Tenlerini yakan başlarından akan sıcak su değil birbirlerinin deli gibi arzuladıkları tenleridir.

Aniden sırtını duvara yaslanmış bulan Safiye kocasının kucağında bulur kendini. Hissettiği o anki zevkle artık iliklerine kadar yaşarlar bu anı.