🕊..62

633 40 7
                                    

Safiye karşısında çapkınca sırıtan kocasına bakar. Güler.

S: Sıranızı bekleyin Naci bey.

N: Tabii öncelik evlatlarımın.

Karan babasına anlamış gibi kaşı çatık bakınca Safiye kahkaha atar.

S: Gel oğlum gel.

Diyip kucağına yatırır oğlunu. Emzirmeye başlar. Naci de Nazlı'nın pijamalarını çıkarır. Safiye'nin hazırladığı giysilerden birini alıp giydirir özenle kızına.

N: Annesi biz içerdeyiz. Bekliyoruz sizi.

S: Tamam bizim de karnımız doysun gelicez babası.

Naci kucağındaki Nazlı'nın minik elini tutar. Hafif sallayarak el sallatır. Safiye sırıtır.

S: yerim ama sizi ben.

N: Bay bay annesi.

Naci kızıyla beraber çıkar odadan. Sabah gazetesini okuyan Hikmet'e bakar.

N: Günaydın baba.

H: Günaydın damat. Oo benim torunum da uyanmış. Ver bakıyım kucağıma.

Diyip açar kollarını. Naci Nazlı'yı verir Hikmet'e. Hikmet öper miniği.

H: Diğer torunum nerde?

N: Annesiyle oğlum. Gelirler birazdan.

Han merdivenlerden inerek gelir.

Han: Günaydın.

H: Günaydın oğlum.

N: Günaydın.

Han Nazlı'nın tatlı bakışını görünce güler.

Han: Dayıcım sen küçük Safiye'mi oldun? Bakışa bak aynı ablam.

Naci güler.

N: Böyle düşünen tek ben değilmişim.

Han: Kırk yılın başında aynı düşüncedeyiz.

Diyip takılır Han Naci'ye. Naci gülmekle yetinirken Safiye Karan'la beraber gelir.

S: Biz geldikk.

Han ablasının kucağından alır yeğenini.

Han: Günaydın abla hoşgeldiniz.

Naci önce çocuklarını öper sonra karısına bakar.

N: Safiye'm. Benim çıkmam lazım.

S: Naci daha kahvaltı bile yapmadın ama.

N: Kitapçıya gidicem. Bugün sabahtan yeni sipariş ettiğim kitaplar gelecek. Sonra da gelip sizi alıyım bizimkilerle biraz temiz hava alalım ne dersin? Parka falan çıkarız.

S: Üşümezler ama dimi?

N: Safiye'm bu sıcakta mümkün mü sence? Ama için rahat etsin hırka alırız bizimkiler için yanımıza.

S: Tamam gideriz o zaman.

Hikmet bir an kahkaha atınca hepsi ona döner.

H: Safiye bu karınca gibi durmuyor yerinde.

Derken Nazlı çoktan kucaktan kaçmış emekleyerek evi birbirine katmaya başlamıştır. Karan ise kardeşine uymuş dedesinin bulmacasını yırtmıştır. Safiye kocaman bakar.

S: Nasıl ya? Bu kadar insan iki bebekle başa çıkamadık mı?

Hepsi hallerine gülerken Safiye koşarak Karan'ın elinden alır yırttığı gazete parçalarını. Seslenip yardım ister.

S: Nacii Nazlı'yı tut zarar vermeden kendine.

Naci güler.

N: ortada bir şey bırakmak doğru değil artık. Gözümüz hep onlarda olsun.

Nazlı sehpadan aldığı anahtarlığı inceler. Renkleri çok ilgisini çekmiştir. Naci öper kızının elini. Usulca açtırır parmaklarını ve anahtarı alır. Dişleri çıkarken kaşımasına da yardımcı olsun diye dişliği verir eline. Bu ikizlerin hep ilgisini çeker. Safiye derin bir nefes alır.

S: Naci hiç gitmesen mi napsak?

N: Çok sürmez zaten işim Safiye'm. Ama tamam kalıyım.

Han: Naci sen git gel. Ev dolu zaten ablam tek kalmaz.

S: Bak ya bir de yerime karar veriyor.

H: Niye ayrı kalamadın mı kocandan?

S: Kalamadım baba nolmuş?

Naci gülmemek için kendini zor tutar.

N: Safiye kal dersen kalırım.

S: Ay yok tamam git gel de dillerine düşmeyelim.

Naci gidip ayakkabılarını giyinirken Safiye de ikizleri Hikmet ve Han'a verip kapıya gelir. Yolcu eder kocasını. İçeri geri döner.

S: Şimdi bana bakın ikiniz de tutuyorsunuz öyle çocukları. Bırakırsanız yakarım çıranızı.

H: Bir de babasını tehdit ediyor.

S: Baba bırakırsan daha büyük facia olur.

H: Tamam tamam hadi hazırla sen.

Safiye mutfağa geçer. Naci ise dükkana gelmiştir. Yüzünde güller açar. Güne karısı ve çocuklarıyla başladığı için içi huzur doludur. Gidip kendine çay doldurur. Kasadaki yerine oturur. Çayı da koyar önüne. O sırada açılan kapıya kaldırır başını bakmak için. Gülruh'dur gelen. Şaşkınca bakar.

N: Gülru..?

G: Demek dükkanın burası.. biliyor musun adına sevindim. Başarıcam dediğin her şeyi başarmışsın. Safiye'ne kavuşmuşsun.. Evlarını kucağına almışsın... Hayalindeki kitapçıyı açmışsın...

N: Evet başardım..

G: Eminim çok iyi baba olmuşsundur sen. Tomris'e bile.. Çok iyi babaydın.

N: Tomris konusu dile getirebileceğin bir konu değil. Ben bir yemin ettim. Bundan dönecek değilim.

G: Dönmeni istemedim Naci ama..

N: Neden geldin?

G: Birkaç işim vardı Naci. Bir de Ertan görüşmek istedi.

Naci şaşkın bakar.

N: Nolacak peki?

G: Bilmiyorum. Sadece.. Haberin olmalı diye düşündüm.

N: Gülru aranızdaki şey beni ilgilendirmiyor ama Tomris konusunda dikkatli olmak zorundasın. Şimdi müsadenle..

G: Eski bir dost olarak hatrım bu kadardı yani...

N: Arkadaş olarak hep yanındayım. Ama mevzu başka yöne kayamaz. Sen buna garanti verebilir misin kendin için?

G: Veremem.

N: O zaman ziyaretin kısası makbuldur.

Gülru başını sallar.

G: Peki.. Ama Ertan konusunda..

N: En ufak gelişmede haberim olsun...

Gülru başını sallar.

G: Teşekkür ederim Naci.. her şeye rağmen hala koruyorsun bizi.

N: Tomris için..

G: Safiye çok şanslı.. Senin gibi bir eşi var.

N: Asıl şanslı benim. O hayatımda çünkü.

Gülru yutkunamaz bile.. çıkar dükkandan. Naci ise kafası karışmış şekilde bakar. Ertan konusu açılınca sinirlenmiştir de.. Tomris'in öz babasının onu incitmesinden korkar çünkü..

Aniden dönünce çay dökülür üzerine.

Papatya KadınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin