Kendisine doğru gelen gölgeyi görünce irkildi küçük kız. Adam yaklaştı kıza iyice. O yaklaştıkça kız dahada giriyordu ağaca.. Adam ne kadar sevimli gözükmeye çalışsa da, sinsi bakışı onu ele veriyordu. Kız çok korkuyordu. Tanımıyordu bu adamı.. Kimdi bu adam?
- gel senî ânnene götüriyîm
dedi yabancı adam tam konuşamadığı Türkçeyle. Hafsa bembeyaz kesilmişti, hareket edemiyordu, donmuştu adeta. Sadece
- kimsin sen?
diyebildi.
- Ben babânın arkadâşıyım.Hadi gel sêni götüriyim.
dedi. Hafsa inatla karşı çıkıyordu.
- istemiyorum git,onlar beni bulur
diyordu. Bu adamın iyi bir adam olmadığını sezmişti anlaşılan.. Ne kadar dirensede , zaten beceremediği sevimliliğini hepten sildi yüzünden yabancı adam. Kızı kucaklamış götürüyordu. Hafsa bağarsa da dinlemiyor, bırakmıyor,ilerlemeye devam ediyordu..
Sonunda bir el tuttu yabancı adamı omzundan. Yabancı adam şaşırmış olacakki olduğu yerde kaldı öylece. İki adam arasında konuşmalar geçiyordu. Hafsa nın bilmediği bir dilde konuşuyorlardı.Küçük Hafsa dediklerinden birşey anlamıyor bi o adama bir bu adama bakıyor kurtulmayı umuyordu. Zamanla konuşmanın şiddetlendiğini anlamıştı sinirli çıkan seslerden. Yeni gelen adam birşey dedi yabancı adama. Her ne dediyse suratını buruşturdu yabancı adam.Çocuğu bıraktı ve söylenerek gitti.. Hafsa korkmaya başlamıştı yeniden. Şimdide başka adamın eline düşmüştü.. Ya bu adamda kötüyse? Ya oda onu kaçırırsa ?
Zihninden geçen soruları anlamış olacak ki kızın yüz hizasına kadar eğilip, çat pat bildiği Türkçeyle,
- Korkma! Sanâ zarâr vermem !
dedi. Bu sefer aynı soruyu bu yaşlı adama yöneltti minik kız.
- Kimsin sen?
Ama o yabancı adama sorduğu gibi sormamıştı bu soruyu. Gözü bir yerden ısırıyordu bu yaşlı adamı. Ama nereden ? Hafsa bunu düşünürken sorusunu cevapladı yaşlı adam
- Benim âdim Ebu Cendel . Kabe'nin görevlilerindenim..
Tabi yaa.. Şimdi oturmuştu taşlar yerine. Onu nereden tanıdığını şimdi hatırlıyordu. Annesi ve babasıyla tavaf ederken Hacerül Esved' e deymek istemişti elini. Ama bir türlü ulaştıramıyorlardı onu. Kabe'nin etrafındaki görevlilerden bir tanesi onu kucağına alıp öpmesine izin vermişti Hacerül Esved'i . Şimdi hatırlıyordu.Bu o adamdı. Elini Ebu Cendel e doğru uzatıp
- Bak
dedi
- Hatırladın mı? Bana Hacerül Esved'i öptürmüştün .
- Evet, evet hatırladım.
dedi gülümseyerek. Kızda güldü bunun üzerine..
Daha fazla yorulmasını istemiyordu. O yüzden kucağına aldı minik kızı. Kız az önceki korkusundan dolayı etrafta gezdiriyordu endişeli gözlerini. Zaten korktuğu karanlıktan şimdi hepten korkar olmuştu. Her an tekrar gelecek gibi hissediyordu o kötü adam için..