On altıncı bölüm: Asırlık adet (part 1)

12 1 0
                                    

- Çok güzel olmuşsun karıcığım..
Heyecanım yetmezmiş gibi birde kalbim atıyordu yerinden çıkacak gibi. Ve bunu anladığına emindim. Gıcık şey.. herşeyi anlıyordu.
Hâlâ onun gözlerindeydi gözlerim. Göz bebeklerinde kaybolmuştum. Çok utanmama rağmen çekemiyordum gözlerimi. Ne olduğu hakkında hiçbir fikrim olmayan bir çekimin esiriydim. Gözlerini indirdi aşağıya doğru. Gözlerini takip etti gözlerim. Buldu sonunda aradığını. Sağ elime bakıyordu ben onun suratını incelerken. Sonra aldı sağ elimi eline. Öptü önce elimin üstünü. Sonra parmaklarıma doğru ilerledi parmakları. Serçe parmağımı seçti parmaklarımın arasından, kınalı serçe parmağımı.. Gülümsedi. Sadece dudakları değil gözlerinin içide gülüyordu. Kınalı parmağıma doğru yaklaştırdı dudaklarını ve beni kasıp kavuran bir buse kondurdu orayada. Ne yapacağımı, nasıl davranacağımı bilemiyordum. Oda benim inadıma yapar gibi devam ediyordu beni utandırmaya. İki tane yetmezmiş gibi alnımdanda öptü son olarak. Bunu yapmasını bekliyorum zaten. Yılların hatta belkide asırların adetiydi sonuçta. Hadi bu adetti. Diğerleri neydi ? Beni seviyordu,buna emindim artık ama beni utandırmasına ne gerek vardı şimdi. Gıcık kocam benim. Ben seninle bir ömür ne yapacağım böyle..
Düşüncelerden sıyrılıp gerçeklere dönme zamanı gelmişti. Şuan yaşadığım şey hayallerimden daha güzeldi zaten. Belkide bundan dolayı utanıyordum. Baktım karşımda duran adama..kocama. Nede güzel bakıyordu kurban olduğum. O bana iltifat etmişti , sanırım. Benimde etmem gerekiyordu. Önceleri onun iltifatlarına sessiz kalmamı daha normal karşılayabilirdi. Ama şimdi Allah'ın katında onun eşiydim. Diliyle söylemese bile oda sevildiğini anlayacak iltifatlar  duymak isterdi. Her ne kadar gözlerim avazı çıktığı kadar bağırsada ,genede beklerdi herhalde. Cesaretimi topladım. Gözlerimle ona şiirler okuyarak baktım gözlerine. Cesaretim artıyordu gözlerine bakarken. Her yerden, herkesten, herşeyden sıyrılıp sadece biz varmışız gibi rahatlıyordum. Sesimi kontrol edip başladım cümleme
- Sende.. yakışıklı olmuşsun. Yani üzerindeki sana yakışmış..
- Çok değil yani ?
- Sina ! Zaten alışamadım.. neden utandırıyorsun ?
- Ah Hafsam ah.. Ne yapacağız biz senin bu utangaçlığını hı?

Kınalı Parmak Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin