(Cumartesi sabahı. Ömer normalde Cumartesi günleri izinlidir ama Nihat Bey'le her hafta başka bir sergiyi gezmeye karar vermişlerdir. Bu hafta Ömer, Tuna'yı da onlarla birlikte götürmek istemiş ve Nihat Bey de bu fikre sıcak bakmıştır.
Gamze yatakta uzanmış Ömer'in giyinmesini izliyordur.)
Gamze: Bugün hangi sergiye gidecektiniz?
Ömer: Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun eserleri bu ayın sonuna kadar Beyoğlu'nda bir müzede sergileniyormuş. Oraya gideceğiz.
Arabayla alacak değil mi Nihat Bey?
Evet. Ben bir Tuna'ya bakıp geliyorum. (Biraz sonra geri gelir.) Hazırlanmış, bekliyor. Sana da sormadık ama
(Güler.) Fark ettim onu, evet.
Çok uzun sürüyor gezmemiz, her bir tabloyu inceliyoruz. Bazı şeyleri not ettiriyor bana Nihat Bey, sıkılırsın diye düşündüm.
Benim zaten bugün için güzel planlarım var, çağırsanız da gelmezdim.
Öyle mi? (Yatağa doğru yaklaşır.) Neymiş bu planlar?
Önce gidip kahve ve tatlı alacağım ama paket yaptırıp evde dizi izleyerek yemeyi planlıyorum. Sonra saç maskesi yapacağım, uzun bir duş alacağım. Duştan sonra yüz maskesi yapacağım. (Çantasını alır, çantanın içindeki küçük torbayı çıkarır.) Bir de bunu aldım.
O ne?
Dudak maskesi.
Dudak maskesi mi? Ne yapıyor o?
(Maskenin arkasını çevirir, yazılara bakar.) Nemlendirici dudak maskesi. Nemlenmiş, pürüzsüz, yumuşak hisseden dudaklar. Dolgun ve göz alıcı dudaklar için kullanım.
(Ömer'in gözleri heyecanla açılmıştır.) Gerçekten mi?
(Gamze yataktan kalkar. Ellerini Ömer'in boynunda birleştirir.) Yaparım, akşam da sen test edersin. Bakalım yumuşamış mı, nemlenmiş mi dudaklarım?
(Ömer başını sallar.) Öncesi ve sonrasını iyice kıyaslayabilmem için şimdi de biraz test etmem gerek ama. (Gamze'nin yanağını kavrar. Kendine doğru çekip uzunca öper. Ömer, öpmeyi bıraktıktan sonra Gamze devam etmek için tekrar ona yaklaşır.) Gitmem lazım.
Ne zaman biter işiniz? Çok geçe kalmazsanız akşam sinemaya mı gitsek diyecektim. Orda buluşuruz.
Olur, en geç 5 gibi bitmiş olur.
Tamamdır, biletleri alırım ben internetten. Haber veririm size de. (Ömer'in gömleğinin yakasını düzeltir, biraz geri gidip Ömer'i süzer.) Çok yakışıklı oldun.
Teşekkür ederim. Lokantaya yardıma gitmeye gerek var mıdır acaba? Akşam oraya mı gitseydik? Geçen hafta sonu çok yoğunlardı.
Konuştum ben sabah Nuran'la, gelsek mi biz de falan dedim ama pek de istekli konuşmadım açıkçası. O da gerek yok deyince üstelemedim. Üçümüz bir şeyler yapalım istiyorum. Zaten lokantanın izinleri, devir işlemleri falan derken çok uğraştık, iki işte çalışıyor gibiydim resmen.
Haklısın.
Düzenleri yeni yeni oturuyor, bir tam otursa her şey, tıkır tıkır işleyecek onlar da rahat edecek. Şimdiye çoktan her şeyin bitmiş olması gerekiyordu. Gerçi onlardan kaynaklı da değil, işlemler çok uzadı.
Doğru zaman şimdiymiş. Geç olsun güç olmasın.
Öyle tabii. Bunu ben de kendime ara ara hatırlatıyorum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖmGam: Yeniden
FanfictionÖmGam Yeniden: Ömer dizisinin çifti ÖmGam için yazılmış alternatif bir hikaye. 27. Bölümden devam edecek şekilde yazdım. Okuyan/okumaya başlayacak kişilere şimdiden iyi okumalar, umarım beğenirsiniz.