ÖmGam: Yeniden

Part 57

(Gamze ve Ömer'in bebekleri 8. Haftalık olmuştur. Öğleden sonra doktor muayenelerine gitmek için Ömer atölyeden erken çıkar ve bankaya gitmek üzere yola çıkar. Bankanın yakınlarına geldiğinde Gamze'yi yanında bir adamla yürürken görür ve yürümeyi bırakıp, durup ikisini izler. Adam, Gamze'yle vedalaştıktan sonra önündeki arabaya binip uzaklaşır. Ömer de kaşları istemsizce çatılmış bir şekilde Gamze'nin yanına sertçe yürür.)

Ömer: O kimdi?

Gamze: (Arkasını dönüp Ömer'i görür.) Sana da merhaba.

Ömer: Tanıdık geldi ama tam çıkartamadım.

Gamze: Tuna'ya arabayla çarpan adam, hastanede tanışmıştık ya oradan tanıdık gelmiştir.

Tuna'ya çarpan adamın ne işi var burada?

Kendi şirketi var, büyütmeyi planlıyormuş. Kredilerle ilgili görüşmek için geldi, bizim bankanın müşterisi olacak.

Dışarıdan geliyordunuz.

Öğle yemeği yedik, iş konuştuk biraz.

Ne alaka şimdi bu adam, anlamadım. Nerden biliyormuş senin bu bankada çalıştığını?

Birkaç kez aradı Tuna'yı sordu, muhabbet arasında söylemiştim burada çalıştığımı.

(Sinirleri bozulmuş bir şekilde güler.) Birkaç kez aradı ve sen bana söylemedin? Muhabbet arasında ne demek ya senin bu adamla muhabbet edecek neyin var ki?

Ömer, sakin olur musun? Şu verdiğin tepkilere bak.

Bankaya gelmiş bir de müşteri olmaya. Yemeğe de çıkartmış seni. (Sinirle başını yana çevirir.) En başından planlamış. Ben de diyorum ki adamın da arabasına çarpmışlar, onun için numaralarımızı aldı herhalde. Hasarı ödememizi rica edecek... Meğer adam seni gözüne kestirmiş.

(O da sinirle güler.) Saçma sapan konuşma, ne gözüne kestirmesi ya? Adam, Tuna'yı merak etmişti aradı sordu nasıl oldu diye. Son aradığında bankadaydım, öyle öğrendi bankada çalıştığımı.

Son aradığında derken...kaç kez aradı ki son aradığı oluyor? Siz ne zamandır konuşuyorsunuz?

Aylardır konuşuyoruz, Ömer. Kazadan önce de tanışıyorduk, hastanede sana belli etmedik. Ya delirtme beni ne zamandır konuşuyor olabiliriz?

İkimizin de numarasını almıştı. Adam olan beni arar, erkek erkeğe konuşmak için. Seni araması hiç normal değil.

Senin kurduğun şu cümlelerden daha normal, emin ol. Eril eril konuşma benimle. Tahir misin sen?

Hem bankada insan mı yok sen niye yemeğe çıkartıyorsun?

Bir düşünelim (Düşünüyor gibi yapar.) Bankanın müdürüyüm ya ben, o yüzden olabilir mi acaba?

Ben çok rahatsız oldum şu adamdan, görüşmeni istemiyorum. Bankaya gelirse bankada görüşün ama böyle yemeğe gitmek, telefonla muhabbet etmek falan olmaz.

Emredersiniz Ömer Bey.

Kocan olarak görüşmeni istemediğim kişiyi sana söylemeye hakkım yok mu?

Var, söyledin de zaten. Ben de saygıyla dinledim ama sen saygısızlık yapıyorsun.

Ne saygısızlığı?

Ben nerede ne yapması, kiminle ne konuşması gerektiğini bilmeyen biri miyim? Öyle biri gibi mi görüyorsun beni?

Hayır, tabii ki.