Part 89

302 14 13
                                    


(19 Ocak 2025, Pazar sabahı. Eve sessizlik hakimdir. Yatak odasının penceresinden perdenin aralığından süzülen güneş odayı, yataklarının yanındaki beşikte uyuyan Güneş'se kalplerini ısıtıyordur. 

Ömer uyanıp gözlerini açtığında yüzü kendine dönük bir şekilde Gamze'yi görünce birkaç saniye onu izleyip gülümser. Sabahları gözlerini açar açmaz her güne mutlu bir şekilde başlıyor olabilmenin huzuruyla kollarını yukarıya doğru uzatıp gerinir. Yataktan kalkıp Güneş'in beşiğinin yanına gider, birkaç saniye de kızını izler. Son on gündür sabahları camiye gitmeyip evde namaz kılıyordur. Namaz kılmayı bitirdikten sonra uyandırmamaya dikkat ederek çok yavaş bir şekilde Güneş'i kucağına alıp yatağa Gamze'nin yanına koyar ve kendi yastığına geri uzanır.

Son günlerde bu sabah rutini yapmayı en çok sevdiği şeylerden haline gelmiştir. Bazı sabahlar Gamze ve Güneş uykularında aynı anda derin nefes alıyor ya da hareket ediyordur, öyle anlarda Ömer'in yüzünde kocaman bir gülümseme oluşuyordur.

Gamze de uyanır uyanmaz yanında uyuyan kızını ve kendisini aşkla izleyen Ömer'i görünce her sabah uyanmış olmak eylemini bile güzelleştiren manzarayla karşılaşıyordur. Gamze de Ömer de yatakta hafifçe doğrulup kızlarının tam üstünde birbirlerinin dudaklarına bir öpücük bıraktıktan sonra kendi yastıklarına geri yatıyorlardır. Biri Güneş'in bir elini diğeri diğer elini tutuyor ve kızları uyanıp acıkana kadar yatakta sessizce uzanıyorlardır. Kızlarının doğmuş olmasının büyüsü hala ilk günkü gibi kendisini muhafaza ediyordur.

Güneş acıkınca Gamze yastığını düzeltip yatak başlığına yaslanarak oturur ve kızının karnını doyurmaya başlar. Ömer de yataktan kalkıp Gamze'nin başını öptükten sonra kızlarının başını okşayıp mutfağa geçiyor ve ailesinin karnını doyurmak için kahvaltı hazırlamaya başlıyordur.

Bugünün Pazar olduğunu fark edince pancake karışımını hazırlar ve ilk pancake'leri tavaya attıktan sonra Tuna'nın odasına gider. Uyandırmadan önce bir kolu yatağın dışından sarkan, derin bir uykuda gibi görünen Tuna'yı izler. Yatağın yanına eğilip Tuna'nın başını okşar.)


Tuna: Ne? Ne oldu?

Ömer: Sabah oldu. Günaydın.

Tuna: Çok erken değil mi saat?

Ömer: Bakmadım saate ama pancake'ler tavada. Onlar yanmadan mutfağa dönmem lazım, sen de gel kahvaltıyı birlikte hazırlayalım demek için geldim. (Güneş'le çok fazla vakit geçirdikleri ve tüm ilgileri onun üzerinde olduğu için Ömer gün içinde yaptığı aktivitelere Tuna'yı da dahil etmeye çalışıyordur.)

Tuna: Tamam. (Ömer odadan çıkınca esneyerek yatakta döner. Telefonuna bakıp ayılmaya çalışır.)


(Gamze, Güneş'i emzirmeyi bitirdikten sonra altını açıp yeni kıyafetler giydirir. Güneş'i kucağına alıp mutfağa gittiğinde Ömer portakal sularını bardaklara döküyor, Tuna ise omlet yapıyordur.)


Gamze: Size bir demet papatya getirdim! (Güneş'e üzerinde papatyalar olan sarı bir tulum giydirmiştir.)

Ömer: (Hızla arkasını döner.) Benim canım kızım, babacığım, çok güzel olmuşsun! (Güneş'in parmaklarını öper.)

Tuna: Tulum da sarı ya tam Güneş olmuş. (Gülümser.)

Gamze: Değil mi? (Tuna'ya gülümser.) Ben de çok yakıştırdım. (Güneş'i Ömer'e doğru uzatır.) Sen al, ben sofrayı kurarım. (Ömer bu teklifi bekliyormuş gibi hızla Güneş'i kucağına alıp kokusunu içine çekerek başına, alnına, yanağına öpücükler kondurarak salona yürür.

ÖmGam: YenidenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin