(Çarşamba günü. Nezahat babaannenin ölümünün üzerinden iki hafta geçmiştir. Ömer, öğle arasında işten çıkıp bankaya gelir ve Gamze'yle birlikte Tuna'yı okuldan alırlar. Tuna'nın alçısının çıkması için hastaneye giderler.İki saat sonra da Gamze'nin, detaylı kan tahlili yapılması için doktorda randevusu vardır. Tuna'nın alçısı çıktıktan sonra kadın doğum doktorunun ofisine yakın bir kafeye oturup hem öğle yemeği yerler hem de randevu saatini beklerler.)
Tuna: Çok ilginç, iki kolumun rengi birbirinden farklı şu an. Düzelir mi acaba zamanla ya da bu koluma güneş kremi sürüp diğerine sürmeden güneşe mi çıksam?
Gamze: (Hafifçe Tuna'nın koluna dokunur.) Yumuşacık, krem sürmüşsün gibi.
Ömer: Yara bandını bile birkaç gün takınca ten rengi değişmiş gibi beyaz oluyor. Alçın kaç zaman kaldı kolunda, böyle olması normal.
Tuna: Havalar da çok sıcak, şimdi yarım kolluyla tuhaf olacağım böyle.
Gamze: (Tuna'ya takılmaya başlar.) Vücut fondöteni alalım, sürerim kollarına.
Tuna: Çok komik.
Gamze: Işıltılı olanları da var, ışıl ışıl gezersin. (Tuna, Gamze'ye aldırış etmeden telefonuna bakar.)
Ömer: (Tuna'nın dikkatinin telefonda olduğunu görünce Gamze'nin kulağına fısıldar.) Yumuşak ten demişken... sen ne zamandır dudak maskesi almıyorsun.
Gamze: (Dirseğiyle Ömer'in kolunu ittirip kaşlarını kaldırır ve gülümser.) Ömer!
Ömer: Tamam tamam. Maskeye gerek yok, ben her şekilde öperim dudaklarını.
Gamze: (Fısıldayarak bakışlarıyla Tuna'yı işaret eder.) Duyacak ya.
Ömer: (Tuna sırıtarak telefonuna bakıyordur.) O şu an bizi hayatta duymaz. (Telefonla kolunun resmini çekip İzem'e atar.)
Gamze: Olsun, karşımızda oturuyor sonuçta. (Ömer, dinliyor gibi görünse de odağı tamamen Gamze'nin dudaklarındadır. Elini Gamze'nin bacağına koyup yukarıya doğru okşayarak çıkartıp iç bacağını kavrar. Gamze bacağını çekip, Ömer'in elini iter.) Sen iyice zıvanadan çıktın. Kafedeyiz. Yemeklerimiz gelecek birazdan.
Ömer: (Gamze'nin boynuna doğru yaklaşıp kulağına fısıldar.) Ben yemeği değil seni yemek istiyorum ama.
Gamze: (Kendine engel olamayıp gülümser ve kaşlarını kaldırır.) Kalkıp Tuna'nın yanına oturacağım şimdi. Şu libidona sahip çık, insan içindeyiz.
Ömer: Baş başa kalabileceğimiz bir yere gidelim. (Duraksayıp biraz düşünür.) Lavaboya git arkandan hemen ben de gelirim.
Gamze: Saçmalama.
Ömer: Hadi hadi. (Elini tekrar Gamze'nin bacağına koyar.)
Gamze: İyi (Ayağa kalkar.)
Ömer: (Gamze'nin kabul edip ayağa kalkmış olmasına şaşkınlıkla gözleri açılır.) Cidden mi? Gidiyor musun gerçekten?
(Gamze cevap vermeden tuvalete doğru yürür. Bir dakika sonra Ömer de tuvalete gidip kapıyı çalar. Gamze hızlıca kapıyı açıp Ömer'i içeriye çekip kapıyı kilitler. Heyecandan Ömer'in gözleri parlıyordur, Gamze elini Ömer'in kemerine götürür. Ömer başını Gamze'nin boynuna gömüp öpmeye başlar.)
Gamze: Bir daha (Kemeri çözmüştür. Pantolonun belini gevşetip gömleğini içinden çıkartır.) Tuna yanımızdayken (Gömleğin düğmelerini açmaya başlar.) şöyle hareketler yaparsan (Gömleği tamamen çıkartır.) çok kötü olur. (Bir elinde gömleği tutarken bir elini Ömer'in göğsünde gezdirir.)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖmGam: Yeniden
FanficÖmGam Yeniden: Ömer dizisinin çifti ÖmGam için yazılmış alternatif bir hikaye. 27. Bölümden devam edecek şekilde yazdım. Okuyan/okumaya başlayacak kişilere şimdiden iyi okumalar, umarım beğenirsiniz.