ÖmGam: Yeniden

Part 39

(Cuma günü, mesai saatinin bitmesine beş dakika kala Sema, Gamze'nin odasının kapısını çalar.)

Gamze: Gel!

Sema: Bu size geldi, Gamze Hanım. (Elindeki zarfı Gamze'ye uzatır.)

Gamze: Teşekkür ederim. (Zarfı açar.) Cuma günü mesai bitimine beş dakika kala gelen iş, harika! Acelesi olan bir şey olmasa bari (Sesli bir şekilde nefes verip zarfı açıp kağıdı çıkartır.)

''Gamze Ademoğlu,

Bugün seni üç adet mektup bekliyor. Bu, ilk mektubun. Şimdi içinden "Bu mektubu kim yazdı, ben kocam dışında birinin gönderdiği mektubu okumam" deyip hemen yırtıp atma isteğinin geçtiğinin farkındayım :D Ama merak etme, benim. Ömer. Kocan. :D (Gamze gülerek mektubu okumaya devam eder.)

İkinci mektubun, seni ileride bir Ademoğlu olacağını, evleneceğin ve hayatını paylaşacağın kişiyle tanışacağını bilmeden ''Yavaş beyefendi yavaş!'' diye bağırarak girdiğin yerde seni bekliyor. Neresi olduğunu asla tahmin edemiyorsun, değil mi? :D Biliyorsun, normalde seni işten almak ve saatlerce seni göremeden geçirdiğim günün ardından senin o güzel yüzünü görmek en sevdiğim şeylerden biri. Ama bu sürprizin için mektuplarını almaya tek gitmen gerekiyor. Yanında olduğumu hissedersin diye umuyorum. İkinci mektupta görüşmek üzere.''

(Gamze gülümseyerek masasından kalkar, ceketini giyer ve çantasını alır. Masasına geri döner, bilgisayarını kapatır ve heyecanla mektubu eline alır. Bankadan çıkarırken haftanın yorgunluğunun yerini mutluluğa bıraktığını hisseder. Çilingire doğru yürümeye başlar. Sadık'ın berber dükkanının önünden geçerken Sadık Gamze'yi görür ve onu durdurur.)

Sadık: Gamze!

Gamze: Sadık enişte, nasılsın?

Sadık: İyiyim, sen nasılsın?

Gamze: İyiyim, ben de.

Sadık: Bir dakika bekle (İçeriye girdikten sonra elinde bir zarfla çıkar ve Gamze'ye uzatır.) Sanaymış, bu.

Gamze: Aa!

Sadık: (Gülümseyerek kaşlarını kaldırıp Gamze'ye bakış atar.) Ben seni tutmayayım. Görüşürüz.

Gamze: Görüşürüz. (Sadık'ın dükkanının önündeki tabureye oturup zarfı açar.)

''Gamze Ademoğlu,

Sana üç mektubun olduğunu söylediğimde inanmıştın, değil mi? Nasıl kandırdım ama heheh :D Aslında dört mektubun var, bu bonus. Bankadan buraya kadar öyle güzel yürüdün ki, dayanamayıp bunu yazdım.

(Gamze, Ömer'in nerede olduğunu bulmak için etrafına bakınır.)

Yürürken seni izlemedim, etrafına bakınma. (Gamze 'Salak' deyip gülerek yüzünde tebessümle okumaya devam eder.) Sen her zaman güzel olduğun için öngörüde bulundum. Burası bizim bedenlerimizin ilk kez birlikte olduğu yer olduğu için burayı da boş geçmek istemedim. Seni aylarca görememenin özlemini, yanımda olduğun halde dokunamadığım günlerin acısını çıkarma isteğini, kendime, sana ve yaşamak zorunda kaldığımız zorluklara duyduğum öfke, aşk, tutku, hepsini aynı anda hissettiğim o gece. Neyse, seni daha fazla tutmayayım. Karnın açken sinirli olabiliyorsun, bir an önce mektuplarını bitir. Bonus mektubun sonuna geldik.''

(Gamze mektubu çantasına atıp yürümeye devam eder. Çilingirin önüne gelmiştir.)