ÖmGam: Yeniden

Part 78

Ömer: En başından sen bir şeyler gizlemeye başlamıştın.

Gamze: Ne?

Ömer: Mehmet kaç kere aramıştı seni bana anlatmamıştın. Müşterin olduğunu bile söylememiştin. Sen bana kocan olarak saygı duymuyorsun.

Gamze: Saygıyla ne alakası var bunun? Tuna hatalı olsa da adam ona çarptı, kendini suçlu hissettiği için arıyor sandım. Önemsemedim de açıkçası. Bir iki dakika konuştuk hep, rahatsız edecek bir konuşma geçmemişti aramızda. Müşterilerimi de teker teker anlatmıyorum ki sana. (Bir an duraksar.) Ben hem niye şu an bunun açıklamasını yapıyorum? Biz konuştuk bunu.

Ömer: O zaman da ben kıskanırım, öfkeyle tepki veririm diye mi söylememiştin?

Gamze: Hayır, diyorum ya önemsememiştim diye. Dinliyor musun beni?

Ömer: Gamze, ben senin bankadaki iş arkadaşına gelen çiçeği, sevgilisiyle ettiği kavgayı bile biliyorum. Biz birbirimize her şeyi anlatıyoruz.

Gamze: Sen de kaç kez konuşmuştun Candan öğretmenle, bana söylemedin.

Ömer: Ondan mı kıskanıyorsun beni?

Gamze: Of! Nasıl beni bu kadar anlamıyor olabilirsin? Demek istediğim şey şu; sen 'Gamze'ye Candan öğretmenin beni aradığını söylersem beni kıskanır o yüzden söylemeyeyim?' diye düşünerek mi benden sakladın? Yoksa benim gibi, sadece gerek görmediğin, önemsemediğin için mi?

Ömer: Niye kıskanacağını düşüneyim? Konusu açılınca söyledim sana zaten.

Gamze: Ben de sana konusu açılınca söyledim.

Ömer: (Bir anda sinirle, kendinden emin bir şekilde çıkış yapar.) Hayır, söylemedin! Ben sizi yakaladım.

Gamze: (Gamze sinirleri bozularak güler.) Yakaladım ne demek ya? Sanki bizi basmışsın, yatakta yakalamışsın gibi?

Ömer: (Sesini yükseltir.) Sen çıldırtmak mı istiyorsun beni?

Gamze: Bağırma bana!

Ömer: Sen de şöyle salak salak kelimeler kullanma, yatakta mı yakalamışmışım?

Gamze: Düzgün konuş, Ömer.

Ömer: Sen düzgün konuş önce. Kurduğun cümlelere bak!

Gamze: Sen kurdurttun! Ben sizi yakaladım diyorsun, ne yakaladın acaba sen?

Ömer: Öğle yemeğinden geldiğinizde görmüştüm, kırk yıllık arkadaşınla vedalaşır gibi vedalaşmıştın.

Gamze: (Gülerek yan tarafına bakar. Eliyle saçını düzeltip Ömer'e döner. Yüzündeki ifade sertleşir.) Bana şöyle sanki seni aldatmışım da sen beni basmışsın dibi cümleler kurma! Bilmiyordum adamın böyle manyak çıkacağını, bilmiyordum. Bilsem görüşür müydüm?

Ömer: Bilmediğin insanlarla görüşmeyeceksin o zaman!

Gamze: (Cevap vermek, konuşmayı uzatmak istemiyordur.) Gider misin?

Ömer: (Şaşırarak sorar.) Nereye?

Gamze: Bugün sabahın köründe nereye gittiysen oraya git!

Ömer: Yürüyüş yapıp atölyeye çalışmaya gitmiştim. Ne yapayım atölyeye mi gideyim bu saatte?

Gamze: Git!

Ömer: (Gözlerini iyice açarak, daha da büyük şaşkınlıkla sorar.) Evden mi kovuyorsun beni?

Gamze: Evet, daha fazla seninle tartışmak, seni görmek istemiyorum.

Ömer: Ben sana şu cümleyi kursam bana demediğini bırakmazsın.