ÖmGam: Yeniden

Part 6

(Gamze ve Ömer'i emlakçıda evlere bakarlarken görürüz. Emlakçıdan çıkarlar, evlerine doğru yürüyorlardır.)

Gamze: Annemlerin apartmandaki ev güzelmiş sanki ama onlarla aynı apartmanı ister misin?

Ömer: Niye istemeyeyim?

Annemle aranız pek iyi değil ya.

Sizin aranız iyi değilken sana ne demiştim hatırlıyor musun? Benim annem de hayatta olsa da kızsa bağırsa keşke. Babam sana az mı şey söylemişti bak şimdi kızım da kızım ağzından düşmüyorsun. Ben de annenle öyle olacağım.

Annemle öyle olmak mümkün değil pek ama.

Ben kendimi sevdiririm.

Göreceğiz bakalım.

Ben Taci'nin yanına uğrasam, sen eve geçsen olur mu?

Olur da niye gideceksin şimdi?

Onun bilgisayarından da bakarım biraz ev ilanlarına.

Ben de gelseydim o zaman.

Sen dinlen eve geçip, gözlerin şişmiş bile ağlamaktan. Ben beğendiğim evleri not ederim. Geçe de kalmam zaten.

Yemek saatindeyiz ama habersiz gitme, arayıp söyle gideceğini. Gülten'in iki ayağı bir pabuca girmesin.

Tamam. (Durur, Gamze'ye dönüp ellerini beline dolar.) Gülten'e kadar herkesi düşünüyorsun. Kalbinin güzelliğini o kadar seviyorum ki. (Gamze başını Ömer'in göğsüne koyar ve sarılır. )

Çok geçe kalma olur mu? (Bakışları yerdedir, içinden geçenleri olduğu gibi söylemek ister.) Sana ihtiyacım var. (Şimdiye kadar her şeyle tek başına, kimseye ihtiyaç duymadan mücadele etmiş Gamze için bu çok büyük bir adımdır. Ömer eliyle Gamze'nin saçını kulağının arkasına ittirir. Yanağını okşayıp usulca alnını öper.)

En geç bir saate yanındayım.

(Ömer, eve gelmiştir. Doğruca merdivenlerden çıkıp Gamze'nin yanına gider. )

Ben geldim. (Gamze yatakta uzanıyordur. Ömer'i gördüğü an kalkar.)

Hoş geldin.

Bazı haberlerim var sana.

Ne? Güzel haber olsun lütfen, bir kötü haberlik daha yerim kalmadı.

Ben Taci'lere gitmedim.

Ne?

Taci'lere gidecektim ama sizin apartmanın önünden geçerken birden içimden bir ses yukarı çık dedi. Annene gittim. Annenle konuştum.

Annemle mi konuştun?

Onun sizin apartmanda iki dairesi var sonuçta, apartmandakileri de tanıyor. Beğendiğimiz evin sahibine en azından bir süre evi kiraya vermesin diye rica etmesini istedim. Depozitoyu bulana kadar beklesin, evi biz tutacağız dedim. Annen, dur sen dedi hemen aradı adamı, o da evi bize verdi.

Bize mi verdi? Hemen öyle şak diye verdi mi?

Evet.

Depozito?

İstemedi, Fatma anne öyle bir konuştu ki adam evi üzerimize yapacaktı neredeyse.

Ömer inanmıyorum. (Heyecanla boynuna atlayıp sıkıca sarılır.) Şaka yapmıyorsun değil mi?

Valla ben de şaşkınım, çok hızlı oldu ama olacağı varmış.

Ne zaman gidip bakabiliriz içine?