ÖmGam: Yeniden

Part 62

(Ömer, atölyede çalışıyordur. Mesai saatinin bitmesine çok az kaldığını fark edince atölyeyi çıkışa hazırlamaya başlar. Fırçaları yerlerine yerleştirip masadaki boya kalıntılarını temizler. Masanın üzerinde dağınık bir şekilde duran boyaları düzenleyerek raftaki yerlerine yerleştirir. Paletleri temiz bir bezle sildikten sonra etrafına bakınır.

Elindeki bezi yerine koyacakken kapının çaldığını duyar. Bu saatte gelen, beklenmedik ziyaretçinin kim olduğunu merak ederek kapıyı açar.)

Ömer: Gamze? (Gamze'yi görmeyi beklemediği için şaşırmıştır.) Ne işin var burada?

Gamze: Eşini böyle mi karşılıyorsun?

Ömer: Beklemiyordum seni, o yüzden şaşırırdım. (Sıkıca sarılır, sarılırken Gamze'nin saçlarını okşar.) Hoş geldin.

Gamze: Hep senin mi işlerin erken bitecek? Bugün de benimkiler erken bitti, kocamı almaya geldim. (Ömer gülümser.)

Ömer: Çok az işim kalmıştı, gel içerde bekle.

Gamze: Nihat bey de burada mı?

Ömer: Odasında o, rahatsız etmeyelim şimdi.

Gamze: Tamam, canım.

(Gamze sandalyeye oturup Ömer'in atölyeden çıkmadan önce halletmesi gereken son işleri tamamlamasını bekler. Ömer, işlerini bitirdikten sonra Gamze'ye bakar. Gamze'nin eli karnında, çok yavaş bir şekilde karnını okşuyordur. Gamze'nin bu hareketi Ömer'i gülümsetir.)

Ömer: Son zamanlarda elin hep karnına gidiyor.

Gamze: (Ömer söyleyince o da eline bakar.) İstemsizce oluyor, karnım büyümeye başladı diye herhalde.

Ömer: (Yüzünde muzip bir bakışla masayı işaret eder.) Bir zamanda bu masada uzanıyordun, şimdi masanın yanında karnını seviyorsun.

Gamze: (Ömer'in sesinin Nihat Bey'in odasına gitmesinden korkup kaşlarını kaldırıp onu susturur.) Ömer!

(Ömer, Gamze'nin yanındaki sandalyeye oturur. Bacakları, Gamze'nin bacaklarının iki yanına olacak şekilde oturur. Hafifçe öne doğru gider.)

Ömer: Acaba burada (Tekrar başıyla masayı işaret eder.) hamile kalmış olabilir misin?

Gamze: (Bacağıyla Ömer'in bacağını ittirip oturuşunu düzeltir.) Susar mısın ya? İçeriye gidecek sesin.

Ömer: Tamam tamam. (Yüzündeki muzip gülümsemenin yerini tekrar tatlı, sıcak bakışlar alır. Elini Gamze'nin elinin yanına, karnının üstüne koyar.)

Gamze: Aslında buraya gelmemin bir sebebi daha var. (Ömer bakışlarıyla ne olduğunu sorar. Gamze, masadan çantasının yanında duran torbayı alır.) Yan sokağınızdaki terziye uğradım, bunu aldım. (Torbayı Ömer'e uzatır.)

Ömer: (Şaşırır.) Bana mı?

Gamze: Kızımıza. Cinsiyeti belli olduktan sonra kumaş aldım, terziye tarif ettim nasıl bir şey istediğimi (Ömer torbadan elbiseyi çıkartır. Terzi, Ömer'in annesinin ördüğü ama yarım kalmış olan yün üstün altına o renklerle uyumlu krem tonlarında bir kumaşla etek ve elbiseye astar dikmiştir.) Yarım kalsın istemedim. (Ömer elbiseyi havada tutuyor ve bakışlarıyla inceliyordur.) Eteklerine overlok çekmiş kadın, bugün alabilirisiniz diye arayınca geldim ben de hemen. Senin atkınla da takım ya baba kız kombinler yaparsınız. Kışın külotlu çorapla giyer bu elbiseyi. 

(Ömer, gözleri dolu dolu bir şekilde Gamze'ye bakar. İçindeki duyguların yoğunluğu gözlerinden okunuyordur. Sandalyesini ileriye doğru çekip Gamze'ye yaklaşır ve ona sarılır. Sarılırken, göz yaşları yavaşça yanaklarından süzülmeye başlar ve Gamze'nin omzuna düşer.