ÖmGam: Yeniden

Part 87

(Gamze, hamileliğinde 38. haftaya gelmiştir. Son haftalarda kızlarının tekmeleri sadece ellerini koyduklarında değil, Gamze'nin karnının dışından da gözle görülebiliyordur. Özellikle akşam saatlerinde, arka arkaya güçlü tekmeler attığında Gamze karnını açıyor ve ailecek gülerek izliyorlardır. Ömer'in telefonun hafızası şimdiden kızlarının videolarıyla dolmaya başlamıştır.

Son haftalarda Gamze ne zaman içtiği bir şeyi ya da yemek tabağını karnını tepsi gibi kullanarak üzerine koysa Ömer önce 'Çocuğun üstüne nimet koymasana' diye uyarıyor ama sonra gülüp fotoğrafını çekiyordur.

Doğumun iki hafta içinde gerçekleşeceği için Gamze bugün son kez bankaya gidecek ve izne ayrılacaktır. kahvaltı etmek için Gamze ve Tuna sofraya giderler. Ömer elinde pancakelerin olduğu tabakla gelir ve tabağı Gamze'nin önüne koyar.)

Ömer: Tuna'ya stajının son gününe özel kahvaltı hazırlamıştım, bunlar da sana.

Gamze: (Yüzünde kocaman bir gülümseme oluşur.) Teşekkür ederim, hayatım.

Tuna: Bana yok mu?

Ömer: Olmaz olur mu, getiriyorum şimdi. (Mutfağa gidip kendine ve Tuna'ya hazırladığı tabakları getirir.)

Tuna: İki hafta evde tatil yapacaksın, ne güzel.

Gamze: Pek tatil yapacak bir halde değilim, koltuktan oturup kalkmam bile birkaç dakika sürüyor.

Tuna: (Gamze'nin kalkarkenki hali gözünün önüne gelir, güler ve Gamze'yi taklit eder.) Böyle önce yan dönüyorsun sonra koltuğu tutup koltuktan güç alarak kalkıyorsun.

Gamze: (Tuna'nın gülerek kendini taklit edişine gıcık olmuş bir şekilde bakar.) Evet, Tuna. Nasıl kalktığımı hiç bilmiyordum. Sen böyle söyleyip gülünce anlamış oldum.

Tuna: Yürürken de şöylesin bak. (Ayağa kalkıp bacaklarını ayırarak ağır ağır yürür, Gamze'yi taklit eder. Ömer de çaktırmadan güler.)

Ömer: (Gamze'yle göz göze geldiğinde güldüğü için suçlu hisseder.) Tuna ama dalga geçme annenle.

Gamze: Kızım doğunca bizde onunla birlikte sizin dalganızı geçeceğiz.

Tuna: Yoo, kardeşimi bizim takımımıza alacağız.

Gamze: (Elindeki bıçak ve çatalı havaya doğru kaldırır. Sert bir bakış atar.) Ne dedin, bir daha söyle bakayım. Hamile bir kadına karşı takım mı oluyorsunuz?

Ömer: Hayır canım (Tuna'ya bakış atar, devam etmemesi için uyarır.) olur mu öyle şey?

Gamze: Şimdi iki hafta çok boş zamanım olacak ya senin okuluna geleceğim Tuna, Duygu öğretmeninle konuşup seni drama kulübüne almasını söyleyeceğim.

Tuna: Anne hayır, sakın. Sakın yapma.

Gamze: Ne güzel taklit ettin beni, bu yeteneğinin boşa gitmesine bir anne olarak izin veremem.

Tuna: Hayır hayır. Bir daha taklit etmeyeceğim n'olur. Siz bilmiyorsunuz çok dalga geçiyorlar onun öğrencileriyle.

Gamze: E, sen de benimle dalga geçiyorsun.

Tuna: Öyle değil işte, müzikal yapıyorlar tiyatro yerine. Onun öğrencileriyle teneffüslerde dalga geçiyorlar, şarkı söyletiyorlar onlara. Müzikal yapmam ben.

Gamze: Kadının Broadway vizyonunu ortaokul öğrencileri anlayamıyor tabii.

Tuna: Ne vizyonu ya dümdüz konuşmak varken niye bir anda insan şarkı söyleyerek kendini anlatsın ki?