Part 64

701 17 10
                                        


(Pazar sabahı, Ömer sabah camiden döner dönmez kahvaltı hazırlamaya başlamıştır. İlerde, kızlarının yemesi için şimdiden denemeye başladığı sunumlara gururla bakıp gülümser. Sofrayı hızlıca hazırlayıp bir an önce yaptıklarını Gamze ve Tuna'ya göstermek için heyecanla yatak odasına gider. Gamze'nin saçlarını okşayıp alnını öper. Gamze yavaşça gözlerini açıp esner.)


Gamze: Saat kaç?

Ömer: Bilmem, bakayım. (Saate baktıktan sonra cevap vermez.)

Gamze: Kaçmış?

Ömer: Iı... dokuz olacak. (Gülümser.)

Gamze: (Telefonuna uzanır.) Ömer! Sekiz olmamış daha saat! Yediyi kırk geçe niye uyandırıyorsun beni Pazar sabahı ya?

Ömer: Camiden gelince kahvaltı hazırladım, normalde de öyle yapıyorum ya. Pazar olduğunu unutmuşum.

Gamze: Gel, yat sen de. Bir iki saat daha uyuyalım.

Ömer: Kahvaltı hazırlamıştım ama yumurtalar soğumasın.

Gamze: Soğusun, bir şey olmaz soğuk da yeriz. Hem bu saatte Pazar günü, Tuna'yı uyandır da gör bakalım yumurtaları yiyor mu yoksa sana mı yediyor? (Ömer pijamalarını giyip yatağa geçer.) Bir de dokuz olacak diyor ya. Sekiz olmamış daha (Esnemekten konuşamaz.) erken kalkmamızı gerektirecek bir şey de yok. Bir tek hafta sonları geç uyanabiliyoruz onda da sabahın köründe uyandırıyorsun. Zaten bebeğimiz doğunca o da olmayacak, her gün bölünecek uykumuz.

Ömer: Amma söylendin sabah sabah. Tamam, hadi uyuyalım biraz daha.

Gamze: Sen benim uykumu bölersen ben de söylenirim. (Ömer kolunu başının üzerine koymuş yatıyordur. Sertçe Ömer'e bakar.) E, bir sarıl bari. Öyle put gibi yatmışsın.

Ömer: (Gözlerini gülümseyerek açar, Gamze'ye arkasından sarılıp boynuna doğru sokulur.) Oldu mu?

Gamze: Saçlarımı okşarsan daha çabuk uykuya dalabilirim. (Ömer saçlarını okşamaya başlar.) Tamam, daha iyi böyle.

(Ömer birkaç dakika sonra Gamze'nin nefes alış verişinden tekrar uykuya daldığını fark eder. Yavaş yavaş kendi gözlerinin de ağırlaştığını hisseder, Gamze'nin saçlarının arasında dolaşan eli durur. O da uykuya dalar.

Kapının tıklatılma sesine ikisi de irkilerek uyanır.)

Tuna: Girebilir miyim?

(Uyku sersemi bir şekilde Gamze ve Ömer birbirine bakar.)

Gamze: Gir. (Tuna odalarına girer.) Bir şey mi oldu?

Tuna: Yoo ama on oldu saat. Uyandım, kahvaltılıkları hazır görünce sofraya oturdum bekledim sizi ama kaç dakika oldu gelmediniz.

Ömer: Ben sabah erkenden hazırlamıştım sofrayı sonra tekrar yattım.

Gamze: (Yatağın ucuna doğru gider.) Gel biraz yanımıza.

Tuna: (Gülümser.) Bebek miyim ben anne?

Gamze: Kardeşin doğana kadar bebek kategorisindesin, gel.

(Tuna, Ömer ve Gamze'nin ortasına geçer. Gamze, Tuna'ya sarılınca Ömer gülümseyerek ikisine bakar.)

Ömer: Çok acıktın mı?

Tuna: Biraz ama tabakları bozmak istemedim ondan yemedim bir şey.

Gamze: (Ömer'e sorar.) Neler hazırladın?

Ömer: Sofrada görürsün, sürpriz. (O da Gamze ve Tuna'ya sarılır. Tuna, yüzünde kocaman bir gülümsemeyle, Gamze ve Ömer'in onu sevgiyle saran kollarının sıcaklığını hisseder.)

ÖmGam: YenidenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin