ÖmGam: Yeniden

Part 70

(Pazar sabahı. Gamze, hamileliğinde 19. haftaya gelmiştir ve bebekleri artık bir mango boyutundadır. Pazar sabahı ailecek kahvaltıları için Gamze ve Tuna sofrayı hazırlarken Ömer, sürpriz olması için onlara göstermeden özel sunum hazırlıyordur. Gamze ve Tuna sofrada beklemeye başlar, birkaç dakika sonra Ömer elinde tabaklarla yüzünde gururlu bir gülümsemeyle salona gelir. Tabakları önlerine bıraktıktan sonra yüz ifadelerini görmek için heyecanla onlara bakar. )

[Ömer'in hazırladığı pancakeler]

Tuna: Harika. (Güler.) 

Gamze: Çok tatlılar.

Tuna: Bu sunumlar daha ne kadar devam eder? Bitmeden önce haber vermen lazım ki kendimi hazırlayayım. Çok alıştım bunlara.

Gamze: Aslında daha kardeşinin bunları yiyebilecek yaşa gelmesine yaklaşık iki yıl var.

Tuna: Oo iki yıl daha devam edersen baya profesyonelleşirsin yalnız.

Ömer: (Gülümser.) Kahvaltı listemde çok az şey kaldı, bunlar bitince yemeklere geçeceğim. Annen demişti ya lezzetli görünmeyen şeyleri tatlı hale getirmen lazım diye, onun için liste oluşturmaya başladım.

Gamze: Neler var listede?

Ömer: Brokoli topları, ıspanaklı pancake, çıtır kabak... (Düşünür.) Başka birkaç şey daha var ama şimdi aklıma gelenler bunlar. Bir de sağlıklı, organik gıda boyaları varmış aktardaki adam söyledi, onları kullanarak bir şeyler deneyebilirim.

Gamze: (Pancakelerin fotoğraflarını çektikten sonra bir ısırık alıp Tuna'ya bakar.) Şimdiye kadarki favorin hangisiydi?

Tuna: Ayıydı galiba. Senin?

Gamze: (Ayılı pancake aklına geldiği için gülümser.) Evet, ayıcıklar çok güzeldi. Benim de o olabilir.

Ömer: Afiyet olsun. (Kendi pancake'inden bir ısırık alır.)

Gamze: Sana da afiyet olsun, canım. Ellerine sağlık.

Tuna: Ellerine sağlık.

(Kahvaltıdan sonra ailece hazırlanıp heyecanla sinemaya gitmek için yola çıkarlar. Üçünün de sabırsızlıkla beklediği animasyon filmi izlemek üzere salondaki yerlerini alırlar.

Ara verildiğinde, Ömer, Gamze ve Tuna birlikte patlamış mısır ve içecek almak için salonun dışına çıkarlar. Filmin ilk yarısını konuşarak patlamış mısır tezgahına doğru ilerlerler. Patlamış mısır ve içeceklerini aldıktan sonra sohbetlerine devam ederek salonun girişindeki bistro masalarından birine yönelirler. Aldıklarını masaya koyup salona girmeden önce reklamları izlemek yerine birkaç dakika ayakta beklerler.)