ÖmGam: Yeniden

Part 18

(Gamze işten bir saat erken çıkıp, Tuna ve İzem'i okuldan almıştır. Üçü birlikte yürüyerek atölyeye gidiyorlardır.)

Gamze: Nasıl geçti gününüz?

Tuna: Güzeldi. (İzem'e doğru bakar.) Salı günleri güzel geçiyor hep zaten. (İzem, birlikte resim kulübünde vakit geçirdikleri için bu yorumda bulunduğunu anlayıp gülümser.)

İzem: Sizin nasıl geçti gününüz?

Gamze: Güzel geçti canım ama bana sen diyebilirsin, siz demene gerek yok. (İzem başını sallar.)

İzem: Sen bankada müdürdün değil mi Gamze abla?

Gamze: Evet.

İzem: Ne güzel. Eskiden kadınların banka hesapları olmasına izin bile verilmiyordu, yüz yıl önce yaşamış bir kadın seni görse gurur duyardı. (Gamze şaşkınlıkla gülümser.) Annem 'Kadın Çalışmaları' bölümünde akademisyen. Beni feminizm kitaplarıyla büyüttü; peri masalları, prensesler yasaktı. Cinsiyetçi bakış açılarıyla dolu oldukları için.

Gamze: (Nasıl tepki vereceğini bilemez.) Herkesin çocuk yetiştirme şekli farklı tabii.

İzem: Öyle. Sen, helikopter tarzı bir ebeveyn misin yoksa serbest bırakıcı mı Gamze abla? Gerçi bizi atölyeye kadar götürdüğüne göre helikopter gibisin.

Gamze: Nasıl oluyor helikopter tarzı?

İzem: Koruyucu, müdahaleci.

Gamze: Yani müdahale de etmem çok ama koruyucumdur, evet.

İzem: (Tuna'ya döner.) Tahmin etmiştim.

Gamze: Senin annen nasıl?

İzem: O benim kendi kararlarımı almama ve kendi hatalarımı yapmama izin verir, serbest bırakıcı ebeveyn.

Gamze: Ben de izin veriyorum canım Tuna'nın kendi kararlarını almasına. Vermiyor muyum? (Tuna cevap vermez.) Tuna?

Tuna: (İzem'e doğru alçak sesle söyler ama Gamze de duyar. ) Helikopter daha çok.

(Atölyeye gelmişlerdir, Gamze'nin yüzüne şaşkınlık ifadesi hakimdir.)

Ömer: Hoş geldiniz. (İzem'e doğru elini uzatır.) Ömer.

İzem: İzem.

Ömer: Tanıştığımıza çok memnun oldum, İzem.

İzem: Ben de memnun oldum.

Ömer: Masaya geçebilirsiniz.

(Gamze, Ömer'i kolundan hafifçe tutup çeker. Kaşıyla atölyenin girişini işaret eder. Birlikte atölyenin girişindeki odaya doğru yürürler.)

Ömer: Ne oldu?

Gamze: Ben bu kızı sevmedim.

Ömer: (Güler.) Ne olmuş olabilir okuldan buraya gelene kadar.

Gamze: Çok bilmiş. Helikopter dedi bana.

Ömer: (Gamze'nin ne dediğini anlamaz.) Helikopter mi dedi? Anlamadım.

Gamze: Helikopter ebeveyn diye bir kavram varmış müdahaleci, korumacı ebeveynlere verilen. Ben de oymuşum. Hayır yani ona ne oluyor? Benim ebeveynliğimden ona ne? (Ömer gülmeye devam ediyordur.) Ne gülüyorsun?

Ömer: Gamze, on üç yaşındaki çocuğa böyle kurulamazsın.

Gamze: Tuna da bana karşı onunla birlik oldu. Daha ilk günden. (Ömer bir şey söylemek ister ama gülmekten konuşamıyordur.) Ya gülme!