ÖmGam: Yeniden

Part 25

(Cumartesi sabahı. Ömer camiden dönünce tekrar yatmaya devam etmiştir. Gamze uyandıktan sonra ikisi de yatakta sarılarak muhabbet ederek güne başlamışlardır. Bir anda yatak odalarının kapılarını arka arkaya hiç durmadan çalar.)

Gamze: Tuna?

Tuna: Girebilir miyim?

Ömer: (Yatma şekillerini düzeltirler.) Gelebilirsin.

Gamze: Bir şey mi oldu?

Tuna: Kar yağıyor. Bakın! (Pencerelerine gidip perdeleri hızla açar. Bir anda ışıktan gözleri rahatsız olan Gamze de Ömer de bakışlarını kaçırırlar.) Bu kış pek yağmamıştı.

Ömer: Kışın hiç yağmayıp şimdi yağması da bir tuhaf.

Gamze: Küresel ısınma... Boşuna her Cuma eylem yapmıyorlar.

Tuna: Kar topu savaşı yapalım mı?

Gamze: Kahvaltımızı edelim, hazırlanıp çıkarız.

Tuna: Olmaz, o zamana kadar durur belki.

Gamze: Karlar anında erimez ki durur biraz daha.

(Ömer, Tuna'nın heyecanına mutlu olmuştur.)

Ömer: Hadi hadi, çıkalım. (Yataktan kalkıp Tuna'nın yanına geçer.)

Gamze: Sende mi?

Ömer: (Tuna'ya bakıp başıyla Gamze'yi işaret eder.) Sen kollarından çek ben ayaklarından.

Gamze: (Ömer ve Tuna birbirlerine gülümseyerek Gamze'ye yaklaşır.) Hayır, durun. Durun tamam kalkıyorum. (Yataktan kalkar.) O zaman herkes sıkıca giyinsin. (Tuna odadan çıkıyordur.) Kat kat giyin, tamam mı Tuna?

Tuna: Tamaaam.

(Üçü de giyinip kapının önünde buluşurlar. Evlerinin ilerisindeki merdivenlerden aşağı inip boş alana geçerler. Onlar evden çıkana kadar kar yağışı bittiği ve yerlerde neredeyse hiç kar birikmediği için arabaların üstünde biriken karları toplayarak kısa süren bir kar topu savaşı yaparlar.)

Tuna: Kardan adam da yapalım mı?

Gamze: O kadar kar yok ki.

Ömer: Büyük olmasına gerek yok, küçük adam yaparız.

Gamze: Kardan çocuk, yani?

(Gülerler.)

Gamze: Tamam o zaman şöyle yapıyoruz, herkes buraya kar topluyor sonra birleştiriyoruz.

(Tuna da Ömer de emir dinleyen askerler gibi Gamze'yi dinleyip başlarını sallarlar ve ciddiyetle görevlerinin başlarına geçerler. Arabaların üstünde biriken karları toplayıp getirirler. Yaklaşık yarım saat süren uğraşlarının sonucunda ortaya değişik bir şekil çıkmıştır. Üçü de biraz geriden yaptıklarına bakıyordur.)

Tuna: Olmadı sanki ya.

Gamze: Yuvarlak yapamadık ondan. Normalde yerde yuvarlaya yuvarlaya yapmamız lazımdı ama yerde de kar yok ki yuvarlayalım.

Ömer: Düzeltebiliriz bence ama biraz daha küçülecek o zaman.

Gamze: Deneyin bakalım. Benim ellerim dondu, cebimden çıkartamam.

Ömer: Eldivenlerine ne oldu?

Gamze: Su geçirmez eldiven değildi ki onlar, daha da kötü oldu onlarla.

Tuna: Biz hallederiz anne, sen bize komut ver.

Gamze: Yuvarlak yapın.

Ömer: (Gülerek Gamze'ye bakar.) Harika bir komut gerçekten, keşke en başından söyleseymişsin. Şimdi bunu söylediğin için hemen yapacağız.