Püsküllü Belam

Katil

(Arkadaşlar resmi Melis facebokkundan aldım .Neden kafası çıkmadı onu anlam veremedim resmi iki kere yükledim fakat  ya bacakları çıkmadı yada kafası sanırım resmin kapasitesi yüksek olduğu için böyle çıktı)

Mehmet'ten

Alaçatı ya gelmiştim gecikmeli olarak bu süreçte Melisi aramamıştım hiç evlerinin önüne geldiğim de ikiz aynasından saçımı başımı düzeltip. Arabadan indim binalarına doğru yürümeye başladım fakat binadan melisin çıktığını görünce arabamın içine girdim hızla karşımdaydı boncuk gözlüm allahım onu çok özlemiştim uzaktan görmem bile nefes alış verişimi düzene sokmuştu sanki. Kaldırımdan yürümeye başlamıştı. Bende arabayla peşine takıldım allahım ben bu kıza kesinlikle şort giymeyi yasaklamam lazım bir an da arkasına dönüp bakmıştı heral de anlamıştı onu izledimi.Çok geçmeden telefonda aşkımı bulup aradım. Karşımdaydı Melis sadece sesini duymak istiyordum tahmin ettiğim gibi açmamıştı gene.

Ne yaptığını merak ediyordum kimin yanına gidiyordu bu halde taksiye bindiği gibi hareket etti aynı şekilde bende taksinin peşine takılmıştım. Melis bir evin önünde inip telefonla kısa bir görüşme yapmıştı uzaktan onu izliyordum. Çok geçmeden onu biri aramıştı ve o çok sinirlenmişti bunu gözlerinden anlaya biliyordum kim di o kişi neden onu bu kadar kızdırmıştı. Hemen arkasından sitelerden iki kız çıkıp melese bir şey dediler Melis de tebessüm ederek iki kızın kollarına girip yürümeye başladılar.Bende arkalarından takip etdim fakat bu takip kısa süreliğine yaya olarak takip etdim Melis bir sokaktan hediyelik bir kaç bir şey aldı ve hemen aşada olan cafe girmişlerdi.

Cafeye girdiklerinden emin olduğum zaman geri dönüp o hediyelik olan dükkanlardan ala çatının da adı geçen büssürü sevgi sözcükleri olan bibloları aldım. Yaklaşık 50 tane vardı ve hepsini aldım. Aralarında ilk gördüğüm seni alaçatı da bile özledim biblosunu elime alıp cafeye ilerledim. Melis karşı masam da oturuyor kahve içiyordu zaman kaybetmeden garsonu çağırıp

-Bu bibloyu şu karşı masadaki Melis hanıma verirmısın?deyip bibloyu ona uzattım garson elimdeki bibloyu alıp olumlu anlam da kafasını salladı. Melise ilerlerken ben bende hemen arkasından kalkıp kasa bölümüne geçtim. Meleğim şaşırmış bir hali vardı sonrasında ise telefona sarılmıştı. Âmâ beni aramamıştı. Çok geçmeden kasaya bir tane biblo daha bırakıp şu masadaki Melis hanıma verilecek diye de özenle söyleyip. Cafe den çıktım onu uzaktan da olsa görmek özlemimi az da olsa dindiriyordu.

Hızla arabaya doğru gittim elimdeki bibloları ön koltuğa koyup tekrar cafeye geri döndüm arabayla zamanlamam harika olacak ki Melis bir arkadaşıyla kapıda dikiliyorlardı. Telefonumu çıkartıp ona mesaj attım.Adını bilmediğim bir arkadaşı elindeki bibloyu ona uzatdı.Melis ise suratın da çok şaşkın bir ifadesi vardı istemsizce sırıttığımı fark ettim. Korkmuştu belki de hangi tur manyak bunu yapıyor diye düşünüyor bile ola bilirdi.

Kızlara bir şey deyip taksiye bindiler bende hemen arkalarından tabikide onu böyle izlemek gerçekten çok zordu benim için ona sarılmak istiyordum. Kokusunu içime çekmek istiyordum. Kısa sürede taksi Melisi takip ettiğim sitelerin önünde durup hızla apartmana girdiler bende arabayı park edip girdikleri binaya girdim. Asansöre baktım 5 cı katta durmuştu.

Hızla arabaya gidip biblolardan SENSİZ ALAÇATI BİLE ÇEKİLMIYOR yazını alıp apartmana girdim. Asansörü çağırıp 5 kata çıktım. Hangi daire olduğunu bilmiyordum ama öncelerden bu konuda bir ders aldığım için kapının önündeki ayakkabılara baktım. Ve üç kızın topuklu ayakkabıları olan bir evde tabikide bir aile oturmazdı. Bibloyu kapının önündeki mermere koyup zile bastım ve merdivendeki duvar aralığına saklandım.