İnadım İnat

2.9K 121 13
                                    




Gün ışığının  yüzüme vurmasa ile gözlerimi açtım. Kendimi yatak odasında buldum.Buraya nasıl gelmiştim ben ? En son kardelenlerin evinden dönüyorduk.Üzerimdeki örtüyü kaldırıp ayağa kalktığımda üzerimde Mehmet'in tişörtü olduğunu gördüm.

Aşaya indiğimde Mehmet salonda bilgisayar başındaydı. Bedenim çok yorgundu daha doğrusu üzerimde bir kırgınlık vardı.

-Günaydın hayatım.Başını kaldırıp bana baktı.

-Günaydın boncuk gözlüm nasıl oldun. Yanındaki koltuğa oturdum.

-Biraz kırgınlık var üzerimde grip olucam heralde.Çok yorgunum hayatım. Anlıma öpücük kondurdu.

-Bebeğim hadi gel kahvaltı yapalım elif hanım güzel kahvaltı hazırladı.Belki biraz kendini toplarsın.

-İyi olur.deyip ayağa kalktık.Mehmet elimi tutup beni mutfağa doğru yönlendirdi.Harika bir masa ile karşılaştım.

-Elif hanım işi biliyormuş. deyip masaya oturdum.Mehmet tebessüm ederek gülümsedi.Kahvaltıya başlamıştık masada sadece çatal ve bıçak sesleri vardı. Portakal suyumdan bir yudum alıp mehemte baktım.Sanki bir şeyler anlatacak gibi duruyordu.

-Evet dinliyorum hayatım ne anlatacaksın.Mehmet kafasını kaldırıp çayından bir yudum alıp bana iki gözünü kırptı.

-Dün şirkete toplantı vardı.Daha doğrusu konutların mimarisi ile ilgili bir toplantıydı.

-Evet hayatım nasıl geçti.deyip çatalımla peynir alıp ağzıma attım.

-Hayatım anlaşma yaptığımız firma sahiplerin mimarisini Şeyma hazırlamış.Mehmet Şeyma dediğinde buzağıma yük binmişti resmen bir den öksürmeye başladım.Portakal suyumdan bir yudum alıp buğazımı temizledim.

-Ne ciddimsin sen ?

-Yani evet. Elimdeki çatalı bırakıp Mehmet'e baktım.

-Hayatım bu kız canına mı susamış ?

-Bilmiyorum hayatım ama gerçekten sabrımı çok zorluyor. Dün toplantıda çalıştığı firmaya kusursuz bir proje çıkartmış onun hazırlandığını öğrendiğimde işi zorlaştırdım bir hafta sonra gene tekrardan başka bir proje ile gelecekler ve yüzde yüz yine o da kusursuz olucak.

-Hayatım sıkma canını.deyip masanın üzerindeki elini tuttum.Mehmet hiç bir zaman Şeyma'yı afetmiyecekti.Ona olan nefretini gözlerinde göre biliyordum.Bende o kızın mehemt'den uzak durmasını istiyordum tabikide.

-Eeee ne zaman takıyoruz yüzükleri.Mehmet'in sesiyle kendime geldim.

-Ne yüzüğü ? deyip portakal suyumdan bir yudum aldım.

-Melisssssss. kafamı kaldırıp Mehmet'e baktım sinirlenmişti bu soruma.

-Tamam hayatım ya sinirlenme İngiltere'den geldiğim de taksak.

-Neden o Zamana peki.

-Hayatım ders çalışıyorum biliyorsun.Şimdi bu tür şeyler düşünmek istemiyorum.

-Tamam bakalım istediğin gibi olsun ne zaman gidiyoruz İngiltere'ye .

-Gidiyoruz derken.deyip Mehmete baktım.Yüzündeki kararlık beni çok şaşırtmıştı.

-Bende seninle geliyorum.Seni orada bırakmak istemiyorum. deyip masadan kalktı.Ben de hemen peşinden kalkıp onu takip ettim.

-Hayatım gelmene gerek yok sadece dört günlüğüne gidicem.Sende burda kalıp işinin başın da olacaksın.Mehmet onun gelmesini istemediğim için konuyu uzatacağını biliyordum.Ve bana cevap vermeden merdivenlerden oda çıktı bende peşinden çıktım.

Püsküllü BelamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin