BU SON AYRILIĞIMIZ OLACAKNe hissediyordum hiç bilmiyordum. Babam Mehmet'i evden kovalı nereddeyse bir hafta olmuş ve er gün Mehmet İstanbul İzmir arası mekik dokuyordu benim için her ne kadar babamın net tavrına ses çıkartmasam da bu durum hoşuma gitmişti.Ama sonralara doğru ise liseli aşıklar gibi gizli saklı yerlerde buluşmak azcıkta olsa heyecanlı olmuyor da değildi.
Ama en son deniz kenarında arabada sarmaş dolaş bir şekilde yattığımızda cama tıklayan polisler yüzünden kaldırılıp geçici olsada dost hayatı yaşıyormuş hissi yaşamıştık. Mehmet polislere karısı olduğuma inandırmaya çalışsa da memurların ısrarla evlilik cüzdanı istemesini es geçsem de en son kimlik vermekte anlaşsa da yine pek verilim olmuyordu.
Kimliğini yanında taşımayan ben ise polis memurların gözünde hamile eşini aldatan bir bayan olarak gözlerine net işlemiştim.Mehmetin ısrarları artık İstanbul'daki avukatın devreye girmesi ile son bulurken sinirimiz tavan bir şekilde evin yolunu tutmuştuk.
Arabada yankılanan hafif müzik kulaklarımı doldururken bir sene önce elini tutulduğum adamın hala daha yanımda olması içimi bir hoş etmişti. Mutluydum işte bu sefer ki mutluluğumu bölen yada hor görecek kimse yoktu.
-Seni seviyorum. dudaklarından dökülen kelimelere tebessüm ederken elimi götürdüğü dudaklarına yapışmamak için zor duruyordum. Nereyse sihirli bir zamandı sanki yaşadığım bu kadar ayrı yaşamak ise imkansızdı bizim için.
-Bende seni seviyorum.deyip tebessüm ederken yüzümdeki tebessümü solduran bir ağrı ille önüme döndüm.Henüz daha bir ayımız vardı ve bu yüzden bu ağrılarla baş etmem oldukça da kolay değildi.
Dudaklarımdan çıkan ağrı ille Mehmetin korkmuş gözleri beni bulmuştu. Ne hikmetse işte bu sefer bende korkuyordum. Arabayı kenara çekip bana döndü.
-İyimisin. dedi her ne kadar iyi olduğumu bilmese de. Sadece kafamı olumlu sallamakla yetinmiştim nedense?Karnıma giren kramplar nerede ise Mehmetin korkasını sağlasa da onun yüzündeki korkuyu beni daha çok tamlaştırmıyor da değildi.
-Tamam hadi şu su iç ? Derin enfes alıp veriyoruz. dediğinde bana uzattığı suyu yudumlayıp ona baktım.Benim birlikte derin nefesler alıp verirken o kadar çok karizmatik görünüyordu ki ağrılarımın arasından ona doğru tebessüm ederken zaman durmuş gibi alıp verdiği nefesleri izledim.
Bir sene öncesi kafede üstüme döktüğü çayla başla tanımıştım ben onu aslında fazla dikkatimi çekmemişti ama ondan sonra ise durumu değiştirmişti.Çok şeyler yaşamıştık biz çok fazla ayrılık görmüş çok fazla kavga etmiştik.Ama hiç bir zaman onu gördüğüm günden beri olan sevgimi değiştirmemişti.
-Hayatım ?İyimisin ? Cevap versene ? kendime geldiğimde önüme donup derin nefes alıp verdim.
-İyiyim geçti.Biraz yorulduk sanırım. diyerek elimi karnımın üzerinde gezdirdim. Mehmet ise elini elimin üzerine koyup okşarken tebessüm ettim.
-Hadi beni eve yetiştir.Yoksa babam evde olmadığımı anlayacak. dediğim de Mehmet derin bir şekilde oflayıp arabayı çalıştırdı.Biliyordum neredeyse yirmi güne yakın ayrıydık ve gerçekten de babamda gizli sakı buluşuyordum.
-Melis bu baban gerçektende bana bir garezi var bak nikahlı karımı göremiyorum çocuğumdan mahrum bırakıldım olmaz böyle. Konuşacam babanla? dediğinde kafamı eğip gözlerimi kısıp ona baktım
-Hayatım 3452 cı kere konuşun daha ne kadar konuşacaksın nuh diyor peygamber demiyor biliyorsun.Biraz zamana bırak her şey yola girecek.
-Zaman zaman zaman arkadaş karımı göremiyorum.Dava açıcam babana ? dediğinde ise şaşkın bir şekilde ona döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Püsküllü Belam
RomanceSerinin ilk kitabı ! Gerçek yaşanmış bir aşk hikayesi dır. Not:Mehmetin melisi tavlama maceraları :) yoğum aşk ,sevgi,tutku , romantik içerir.