Püsküllü Belam

Ayrılık Zor

Mehmet'ten

Fatih sırıtarak latte isterken yardımcı kızın ise lattenın ne olduğunu anlam veremeyişine gülüyor ve sırf onunla uğraşmak için evde olmayan şeyleri istemesi ise canımı iyiden iyiye sıkıyordu.

-Sen bize sert bir kahve getir. Anlaşılan Fatih beyin kafası biraz bulanık. dediğimde yardımcı kadın kafasını sallayarak çekilmişti.

-Melis hanım aşaya inmedi mı ? dediğimde yardımcı kadın arkasını dönüp yanıma gelip durdu.

-Mehmet bey Melis hanım dışarıya çıkalı bir saat oldu. Kaşlarım çatılmış anlamsız ifadelerle ona baktım.

-Nere gitti.

-Kilinize efendim.Kafamı olumlu anlamda sallayıp önüme dönerken izinli olduğu kliniğe gitmesi iyice beni şüphelendirmişti.

-Hayırdır yenge ile bozuk musunuz ?.Onu aramam nerede olduğunu sormam gerekiyordu. Fatihe bakarken elimi cebime atıp telefonu aramaya başladım.

-Siktir. diyerek ayaklandığım da Fatihte benimle birlikte ayaklanmıştı.

-Ne oldu oğlum. dedi Anlamsız bakışları ile telefonumu nerede bıraktığımı düşündüm.Gözlerim son derecesine kadar açılırken hiç arkama bakmadan içeriye girip odaya çıktım.

-Melis ara çabuk. diye bağırdığımda Fatih çoktan telefona sarılmıştı. Seri şekilde odanın kapısını açar açmaz Melisin telefonu çalmaya başlamıştı. Telefonu elime alıp Fatihi meşgule atarken yatağın üzerindeki yorganı çekip telefonu aramaya başladım.

Yoktuk lanet olasıca telefon yoktu!

Merdivenlerden aşaya inip Fatihin elindeki telefonu alıp kliniğin numarasını çevirdim.

-Ne oluyor ya? Fatihin hala anlamsız ve bitmek bilmeyen sorularına cevap vermeden ilk çalışta açılan telefona cevap verdim.

-Ben Mehmet BAŞKAN Melis geldi mı ?

-Hayır efendim.Melis hanım izninde.

Aldığım cevap ile telefonu kızın yüzüne kapatırken sakın olup düşünmeye başladım.

-Yav ne oluyor kuzen ?

-Melis yok ? Telefonunu eve bırakmış?

-Tamam belki yürüyüşe çıkmıştır.Biraz sakinleş.

-Ne yürüyüşü? diye bağırdım.

-Tamam ben Elifi arığım bakalım onu aradımı.diyerek elimdeki telefonu aldığında gözlerimi kapatıp sakin kalmaya çalıştım.Onu bulmam gerekiyordu beni tek edemezdi beni bırakıp gitmezdi dimi.

Sakin,sakin,sakin.

-Elif de busele birlikteymiş onları aramamış.

Duyduğum cümlelerle önümde orta sehbanın üzerindekileri devirip bağırdım.

-Ver şu telefonu ? Elinden aldığım telefonla Sinanı aradım.Durumun aciliyetini anlatarak Sinandan Melisi bulmasını isterken tek duam ise ikisininde sağlıklı olmasıydı. İçimi saran huzursuzluk bedenimi ele geçirirken sakince düşünüyordum.

-Sakin ol kız biraz kafa dinlemek istemiştir.Böyle yaparak kötüyü çağırma.Normal günler geçirmiyorsunuz ?

- İnşallah o dediğin gibidir inşallah kafasını dinlemek istemiştir.Telefonu ver ?Bana uzattığı telefonu alıp Sinanı aradım beynim Melisi düşünürken onu bulmak sıkıca sarılmak istiyordum.

-Telefonum onun üstünde nerde olduğunu hemen bul. emirler yağdırarak onu bula bileceğime inanıyordum en azından içimi rahatlatıyordu. İyi ve sağlıklı olmalarını dileyerek içimi ferah tutmaya çalışsam da bu pek başarılı olmuyordu.