Püsküllü Belam

Aslan Evlat

        Sabahın ilk ışıkları gözüme vururken aynı zamanda çalan telefonun sesi kulaklarımı dolduruluyordu zorlan olsada gözlerimi açıp çalan telefona sıkı bir küfür edip Melis uyanmadan telefonu açmak için yatağımdan hafif doğrularak telefona eğilip arama sonlanmadan hemen cevap verdim.

-Kuzen neredesin sen ?

-Evde. deyip gözlerimi kapattığım da sabaha karşı uyuduğumuz aklıma gelmişti. İşlerim dolayısıyla Melisle pek fazla ilgilenemiyordum doğrusunu söylemek gerekirse balayımızı yarıda kesecek kadar yoğundu işlerim.

-Kuzen çabuk hazırlan buraya gel. Fatihin telefonda azarlamalarını kulak arkası yapıp cevap vermediğim gibi de üstüne üstlük Fatihten kısa bir azar bile yemiştim.

-Konu ne ? deyip lafı uzatmadan kısa keserken Fatih hala anlamayacağım şekilde bana söylenip sorumun cevabını bekledim.

-Buse

-Geliyorum. deyip telefonu kapattığım da yatakdan seri şekilde kalkıp dolaptaki takımları giyinmeye başladım yatakta yatan sevgili karıcığıma gözümü alamadım yine her zaman ki gibi muhteşem görünüyordu.Yine Buse yüzünden muhteşem görünen karıma doyamadan şirkete gidecektim ve yine Onun yüzünden.

Üzerimi giyinip Melise kısa bir not yazıp evden çıkarken Melisin tekrardan bana ateş püskürtmelerine hazırlanmam lazımdı. Haklıydı balayımızı kendi isteyerek kısa kesmişti ve bunun pişmanlığını yaşar gibiydi neredeyse balayımızdan döneli bir hafta olacaktı ve ben ne doğru düzgün eve uğrar oldum nede karımla baş başa bir şeyler yapabilmiştim. Yola koyulduğumda çalan telefonumu açıp cevap verdim.

-Efendim.

-Oğlum günaydın müsait misin napıyorsunuz ?

-Günaydın anne şirkete gidiyorum önemli değilse sonra konuşsak olmaz mı?

-Oğlum bugün Nermin annenle size gelicez Melis kızımına ulaşamadım haber veriyim dedim.Böyle saçma muhabbetlerle uğraşmadığım kalmıştı onunla da uğraşıyordum annemin sayesinde.

-Anne Melis evde uyuyor.O evde zaten gidersiniz siz.? deyip telefonu kapatırken Busenin bu sefer nasıl bir saçmalık yaptığını düşünmeye başlamıştım.Bugün için bir anlaşma yoktu e toplantıda yoktu bu kız ne yapmış ola bilirdi ki ?

***

Şirketin önüne geldiğimde arabadan inip anahtarı valeye atıp seri şekil de şirkete giriş yaptım.Sinanın durumu iyiye giderken işe gelmeme konusunda hala anlaşamazsak da asansörden indiğimde karşımda Sinanı görünce şaşırmadan ona doğru ilerledim oda beni görmesiyle üzerini düzeltip ağır adımlarla bana yürüdü.

-Sorun ne gene ? deyip odama ilerlerken Sinan yüzündeki korku ile ellerini cebinden çıkartarak benim peşimden odaya geldi.

-Abi Buse yani Buse hanım.deyip Buse hanımı düzeltirken istemsizce ona baktım.Buse ve Buse hanım bunların arasında ne vardı böyle.Buğazını temizleyerek konuşmasına devam etti.

-Abi Buse hanım sabah saatlerinde şirketimizin bir arabası ile kaza yapmış. Durumu iyi bir sıkıntı yok.

-İyi o zaman Busede bir sıkıntı yoksa neden sabahın köründe şirkete çağrılıyorum? Sözümü bitirir bitirmez odamın kapısı açılmasıyla kafamı gelen Fatihe çevirdim.

-Futbol saha projesi Busenin arabasından çalınmış kuzen.

Başta Fatihin söylediği şeye küçük bir tebessüm ederek hem ona hemde Sinana baktığım da içimden gelen gülmeyle bir kahakah patlatırken Fatihin yüzünde ki şaşırmış ifadesi gülmeme daha çok sebeb oluyordu.